50. Final-2

2.9K 125 1
                                    

"Kız ben seni daha farklı giyinirsin sanıyordum." (Büşra)

"Ha!?"

"Diyorum ki seninki yine bırakmaz da kötü birşeyle geliyorsin sanıyordum ama yanılmışım." (Büşra)

"Zaten öyleydi de zor ikna ettim. Beni boşverde Çiğdem ve Abim ne kadar da mutlular." Diyerek abimlere baktık. Büşrada abimlere doğru döndü.

"Evet çok mutlu görünüyorlar." (Büşra)

"Aynen çiğdem kalpten gitmek üzereydi en son ama abiniz biraz rahatlatmış." (Kübra)

"Seni de göreceğim kübra." (Büşra)

"Beni niye ortaya atıyorsun. Benim evliliğe daha var. Babam şuan için sıcak bakmıyor evlenmeme." (Kübra)

"Baban bakmıyorsada buğra sıcak bakıyor ama dert etme sen. Etrafındakiler evlenmeye başladı, şimdi baban ve işin yüzünden seni her istediğinde de göremiyor ama ileride bol bol görür." Dedim. Göz kırptım.

"Ben böyle iyiyim. Evlilik işi bekleyebilir." (Kübra)

"Ben buğranın bekleyecegini sanmıyorum. "

Kübra Omuz silkti.

"Valla aramızda bekar kız bir sen kaldın kübra. Baksana çocuklarımız oluyor. Sende hala tık yok." (Dilara)

Göz ucuyla Talhaya baktım. Şirketten birilerini görünce erkekler bir arada toplandı bizde bir masaya geçip sohbete başladık.

"Kızlar ne konuşuyorsunuz?" Diyerek selen Kübra ve Büşranın ortasına oturdu.

"Kübra ve Buğradan bahsediyorduk. Bir bekar onlar kaldı demiştik ama sizde varsınız." (Büşra)

"Yanlış zamanda denk gelmişim. Ben giderimde necla teyzeye selam vereyim." Dedi. Ayağa kalkmak üzereyken büşra selenin kolunu tuttu. Sandelyeye oturttu.

"Otur canım nereye gidiyorsun. Necla teyzeye selam vermiştin sen. Buluttan bahsedince aklın gitti galiba." (Büşra)

"Ya gelmeyin üzerime. " diyerek sandalyesini düzeltti selen.

"Bulut ve Buğranın  daha askerliği var." (Dilara)

"Aa evet daha askerliğini yapmadılar bence konuyu kapatalım." (Kübra)

"Aynen." (Selen)

"Askerlik 6 ay sürüyor kızlar çokta uzun değil yani. " Dedim.

"Off yaa!!" (Kübra)

Gülmeye başladık. Nedense gülmemiz erkeklerin dikkatini çekti. Talha bana uyarıcı bir bakış atınca gülmem tebessüme dönüştü. Bizimkiler masadan ayrılıp yanımıza geldiler. Sandalyele alıp yanımıza bıraktılar.

"Hayırdır hanımlar! Ne bu neşenizin kaynağı!?" (Talha)

"Yok birşey canım dedikodu işte." Dedim ve masadakilere döndüm.
"Hadi biz bebişlerden dolayı dans edemiyoruz siz neden oturuyorsunuz. Kalkın hadi." Dedim.

"Evet pınar huysuzlanmaya başladığına göre biz kaçalım." Diyerek selenin eleni tutup ayağa kalktı bulut.

"Öküze bak!! Sensin be huysuz." Dedim.

"Tabi belli oluyor." Diyerek tebessüm etti ve dans pistine doğru yürümeye başladı.

Diğerleride masadan kalktılar.

"Ege kalk bizde gidelim. Yoksa pınar bizi yer." Diyerek ayağa kalktı efe.

"Doğru diyorsun kardeşim. Biz en iyisi gidelim. Hatta şurada elifler vardı oraya gidelim." (Ege)

ZAMANIN GETİRİSİWhere stories live. Discover now