34. Halacı?

3K 129 2
                                    

Mertte sert bir tokat attım. Bunu reflesk olarakta atmış olabilirim. Tam olarak nedenini bilmiyorum. Beni birden öpmesi bütün devrelerimi yaktı. Birde benimle oynaması canımı yakıyordu artık. Vurduğum yere dokunup bana kaşları çatık bir şekilde baktı. Aracı açıp ön kapıyı açtı.


"Geç." Dedi sert ses tonuyla.


Koltuğa geçince kapıyı örttü. Kendi tarafına geçti. Gözlerim mertin üzerindeydi. Aracı çalıştırıp gaza bastı. Avm den çıktıktan sonra kısa bir an bakışlarını bana çevirdi sonra tekrar önüne döndü. Bende kafamı çevirip camdan dışarıya bakındım.


Beni neden öptü acaba?
Hayır takıldığı diğer kızlar gibi mi görüyor beni?
Tokatıda sert attım yanağı acıyor mudur acaba?
Niye öptü ki beni?....



Telefonum çalınca çantamdan çıkardım. Arayan abimdi.

"Efendim abiciğim."

"Okulda mısın fıstık?"

Merte baktım. "Yok abi arkadaşlarla dışarıya çıkmıştım neden sordun?"

"Babamla bir arkadaşı bu sabah buluştular. Arkadaşı Çocuklarımız aynı okulda falan demiş. Adı hikmetti galiba. Tanıyormuşsun?"

"Hikmet mi? Hikmet ne alaka abi?" Dedim. Merttin gözleri bir an bana kaydı sonra önüne döndü. Aracın hızını azalttı.

"Avukatlık şirketleri varmış. Sen babamla bizim şirket yerine normal bir avukatlık şirketinde işe başlamak istediğini söyledin ya. Eğer okeylersen orada başlayacaksın. Şimdilik okuldan kalan boş zamanlarında başlayacaksın. Ne diyorsun?"

"Yok abi istemiyorum. Ben bir şeyler ayarlarım." Dedim hemen.

"Neden kabul etmiyorsun fıstık? Araştırdım biraz Şirketleri güçlüymüş."

"Abi ben fazla müsait değilim. Bu konuyu akşam seninle evde konuşsak?"

"Tamam fıstık. Evde Görüşürüz."

"Görüşürüz." Diyerek telefonu kapattım. Evde görüşürüz dedigine göre kesin benimle konuşacaktır. Telefonu çantama attım.

"Ne oldu?" Dedi Mert.

"Babam Hikmetin babasıyla arkadaşmış avukatlık şirketi varmış istersen orada ise başla dediler."

"Sen şirkette işe başlamayacak mıydın?"

"Hayır ilk başka bir şirkette çalışmak istiyorum. Avukatlık şirketinde çalışıp her davayla ilgilenmek istiyorum."

 

Tekrar önüme döndüm. Ikimizde sessizdik. Okula yakın bir yerdeydik yolu değiştirip sağa döndü. Merte döndüm.


"Neden sağa döndün?"

"Seninle konuşmamız gerekiyor çiğdem."

"Ne konuşacağız? Beni okula bırakır mısın Mert?"

"Konuşacağız dedim çiğdem!!"

"Ben konuşmak istemiyorum. Durdur arabayı ineceğim." Dedim.

Bana bakıp güldü.

"Neden gülüyorsun Mert. Durur musun lütfen." Dedim ciddi bir şekilde.

"Sadece konuşacağız çiğdem. Şimdi uslu dur." Dedi.


Kollarımı göğsümde bağlayıp sağıma döndüm.


Uyuz...

Ne konuşacağız biz şimdi...

Niye böyle davranmaya başladı şimdi bana. Ne istiyor benden.


Sakin olan bir yere geçtik. Aracı sağa çekti. Emniyet kemerini açtı. Arabayı kilitledi ve bana döndü. Bende hala aynı şekildeydim.


"Sen bu kadar inatçı mıydın?"

"Evet." Dedim.

Hala Merte bakmıyordum.

"Bana bakar mısın çiğdem."

ZAMANIN GETİRİSİWhere stories live. Discover now