- 5 -

3K 175 126
                                    

Saat çok geç olmuştu 02.53. Televizyonu kapatıp, odama gidip uyudum. Bir çığlık sesiyle gözlerimi açtım, yine rüya olabileceğini düşündüm fakat değildi. Saate baktım 03.32. Çığlık sesi evin içinden gelmediği için takmadım ve uyumaya devam ettim.

•\•\•\•\•\•\•\•\

Yavaş yavaş gözlerimi araladım. Sabah olmuştu, saate baktım 14.25 işte eski Yoora geri döndü.

Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Geceliklerimi çıkarmadan aşağı indim ve hemen televizyonun başına oturdum.

Kanalları gezerken bir haber dikkatimi çekti.

" ***** sokağındaki kim olduğu bilinmeyen katil bir kişiyi daha öldürdü. Bu olayın dün gece saat 03.30 sularında olduğu düşünülmekte. Sabah saat 07.15 de ceset sokağın girişinde fark edildi. Kurbanın yüzü tanınmayacak halde olduğu için kimliği hâlâ belirlenemedi fakat araştırılmaya devam ediliyor."

Demekki gece duyduğum ses o kişiden geliyormuş.

Bu katil yüzünden aklımı kaçıracağım.

Spiker kadın konuşmaya devam etti.

"Bu olaydan sonra 2 polis katili yakalamak için ssokağa girdi fakat 2 polisde geri dönmedi ve kimse o 2 polisi aramak için sokağa girmeye cesaret edemiyor."

Bütün gün boyunca evden çıkmadan haberleri izledim.

Saat 22.14. Gidip tekrar televizyonu açtım. O 2 polisle ilgili yeni bir haber vardı.

"Az önce ***** sokağındaki katili yakalamak için sokağa giren polisler sokağın önünde ölü olarak bulundu. Polislerden bir tanesinin elinde bir not vardı. Notta yazanlar ise şu şekilde; 'Bu sokağa giren herkesin sonu bu olacaktır'. Sevgili vatandaşlar lütfen o sokağa girmeyin"

Spiker konuşmayı bitirince televizyonu kapattım ve odama çıkıp yattım.

'.'.'.'.'.'

Kulaklarımı tırmalayan alarm sesiyle gözlerimi açtım. En nefret ettiğim gün, pazartesi.

Yatağımdan kalktım ve rutin işlerimi halledip evden çıktım.

Kısa bir süre yürüdükten sonra okula varmıştım. Sınıfa çıktım ve yerime oturdum. Biraz sonra sınıfa Bay Han girdi. Bay Han ın yanında bir çocuk daha vardı.

Tüm kızlar çocuğu yiyecekmiş gibi bakıyorlardı. O sırada Bay Han konuşmaya başladı.

"Çocuklar bu yeni transfer öğrenci" transfer öğrenciye dönüp devam etti "bize kendini tanıtırmısın?"

Çocuk kafasını sallayıp konuşmaya başladı.

"Merhaba ben Jeon Jungkook buraya Busan dan geliyorum. İyi anlaşalım."

"Pekâla Jungkook boş bulduğun bir yere otur"

Yanıma birinin oturduğunu hissettim. Kafamı kaldırıp baktığımda transfer öğrenci olduğunu fark ettim bana gülünseyerek bakıyordu.

"Merhaba ben Jungkook"

Ben de gülümsedim.

"Ben de Yoora"

Fizik dersi sonunda bitmişti Yoona nın yanına gittim ve birlikte kantine gittik. Hoseok ve Namjoon da oradaydı.

Gidip Hoseok ve Namjoon un olduğu masaya oturduk. Biz sohbet ederken kantine Jungkook girdi.

Hemen Jungkooka seslendim

"Jungkook! Buraya gelsene"

Gülümseyip bizim olduğumuz masaya geldi.

Jungkooku Hoseok ve Namjoon la tanıştırdım. Şimdiden çok iyi anlaşmaya başladılar.

Zil çalınca Namjoon ve Hoseok dan ayrılıp sınıfa gittik.

Jungkook la birlikte sıraya oturduk.

"İlk günden bu kadar arkadaşım olacağını düşünmüyordum."

Gülümsedim

"Tüm kızlar seni yiyecekmiş gibi bakıyor" dediğimde etrafına baktı.

"Ee tabii bu kadar yakışıklı olunca normal"

Kendini övmeye başlayınca gözlerimi devirdim.

Sınıfa öğretmen girince konuşmayı buraktık. Ders tarihti

Jungkooka göndüm ve "dersi kaynatalım" dedim

"Nasıl?" Diye sorduğunda yüzüme sinsi bir sırıtış ekleyip parmak kaldırdım

"Evet Yoora"

"Hocam ben büyüyünce matematik öğretmeni olmak istiyorum"

"Yoora sen bu kafayla matematik öğretmeni olamazsın. Matematik öğretmeni olmak için beyin gerekiyor"

"Hocam siz o yüzdenmi tarih öğretmeni oldunuz" dediğimde tüm sınıf 'ooo' lamaya başladı Jungkook ise büyümüş gözlerle bana bakıyordu.

"YOORA ÇIK DIŞARI!" Öğretmenin bağırmasıyla Jungkooka döndüm ve "gördünmü ders böyle kaynatılır" diye fısıldadım.

Sınıftan çıkarken Yoona ya beşlik çakıp sınıftan çıktım.

YANLIŞ SOKAK♧ M.Y.G.Where stories live. Discover now