24.bölüm -Final-

5.4K 313 236
                                    

Evet geldik finale. Değişik bir türdü benim için. Umarım severek okumuşsunuzdur bu güne kadar. Sürekli tek düze yazmak istemediğim için zaman zaman böyle farklı türler deniyorum. Yorumlarınız benim için önemli. Can Suyum hakkındaki fikirlerinizi benimle paylaşırsanız sevinirim.

Yeni hikayelerde görüşmek üzere diyerek sizleri finalle baş başa bırakıyorum.

Keyifli okumalar...

♠️

Hafta sonu yapılacak 40.yıl partisi için hazırlıklar tam gaz devam ediyordu. Baran az çok Dağhan'ın planından haberdar olsa da detayları bilmiyordu.

"Abi...Aklından ne geçiyor anlatmayacak mısın? Tamam herkese, tüm Ürgüp'e gerçekleri göstermek istiyorsun. Bu yüzden kırkıncı yıl partisi düzenliyorsun. Ve herkesi de çağırdın. Peki ne olacak o partide?"

"Çok şey...Biraz daha bekle kardeşim. Az daha sabret. Her şey güzel olacak."

"Sana güveniyorum abi ama endişeleniyorum da. Ne olacağını bilsem..."

"Bilmesen daha iyi. Biraz zor bir gece olacak ama herşey hallolacak. Bunu bil yeter."

"Hasan ağa da gelecekmiş davete? Hem de Duygu'yla beraber."

"Evet. Onları da davet ettim." dedi umursamaz şekilde. Ama bu durum Baran'ı şüphelendirmişti. "Abi büyük oynuyorsun."

"İyi ya...Ya büyük kazanırız ya da büyük kaybederiz koçum."

Baran fazlasıyla tedirgindi. Neden abisinin kendisine bir şey anlatmadığını merak ediyordu. Günlerdir sık sık ortadan kayboluyor bu durum da Baran'ın şüphelerini kuvvetlendiriyordu.

Açelya ise Baran'la yaşadıklarından sonra kimsenin yüzüne bakamaz olmuştu. Utanıyordu. Sanki yüzüne bakan anlayacaktı. Aslında utanacak bir durum olduğunun bilincindeydi ama yine de biri imada bulunacak diye ödü kopuyordu.

O gece hiç bir şey düşünecek durumda değildi kocasının kollarındayken. Ama sabah çok utanmıştı. Baran şakalaşarak onun açılması için uğraşmış, az da olsa etkili olmayı başarmıştı. Uzun süre Baran'ın gözlerine bakamasa da sonradan Baran'ı yolcu ederken yanağından öperek uğurlayacak kadar açılmıştı. Tüm gün yüzü gülünce Nehir ve Zeynep de durumunu farketmişti. Hatta 'ne bu neşe hayırdır?' diye takıldıklarında yanaklarının kızardığını görünce fikir yürütmek zor olmamıştı. Yine de yüzüne bir şey diyerek daha çok utandırmamak için normal davranmışlardı.

Nehir ve Emre ise parti düzenlemesine yardım etmişlerdi. Nehir kendi seçmek istemişti bir çok şeyi. Partide neler olacak kestiremiyordu ama bir çok heyecan içinde kanat çırparken yerinde de duramıyordu. O yüzden hazırlıklara yardım etmeyi kendine kaçış yolu olarak seçti.

Ama Emre de boş durmaktan sıkıldığını söyleyerek peşine düşmüştü. Ama yardım etmek yerine delirtiyordu Nehir'i. Onunla didişmek en büyük eğlencesihaline gelmişti.

Artık son gündü. Herşey hazırdı. Son kontroller yapılırken Nehir ve Emre yine oradaydı. Eksik bir şey var mı diye kontrol ederken Emre yine gıcıklığını yapmıştı. "Bence sen bu işi beceremiyorsun ufaklık."

Nehir sinirle baktı suratına. "Fikrini sormadım!"

"Ama ben söyledim...Hem niye girdin ki sen bu işe. Beceremiyorsun işte kabul et."

Emre bunları söylerken organizasyon şirketinin sahibinin Nehir'e olan bakışlarını farketmişti. Bir anda kan beynine sıçramıştı. O sinirle söylemişti son kelimeleri. Nehir ise iyice bozulmuş çıkmıştı salondan. Ve tuvalete doğru ilerlerken Emre kolunu yakaladı. "Afedersin. İleri gittim."

CAN SUYUM -Tamamlandı-Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang