OĞLUMUN ÖĞRETMENİ LGBT

15.BÖLÜM

Derin'den...

Parktan çıktıktan sonra benim evime geldik. O zamana kadar arabada çıt çıkmamıştı. Umut uyuyakalmıştı ve Selin de hala biraz durgundu. Arada bakışlarımı kesişince bana bakıp gülümsüyor daha sonra tekrar önüne dönüp yola bakıyordu.
Apartmanın girişine geldiğimizde Selin arabayı durdurdu. Kapıyı açtım ve ben kapıyı kapatmadan hızlı olmam konusunda uyaran Selin'i onayladıktan sonra binaya girdim.

Odama girer girmez büyük bir çanta çıkardım ve içini doldurmaya başladım. Diş fırçası, iç çamaşırı, yedek kıyafet,makyaj malzemeleri ve parfüm aldım. Daha sonra odayı hızlıca gözlerimle tarayarak unuttuğum almam gereken birşey var mı diye bakındım. Herşeyi aldığımı düşünüyordum ama niyeyse çok büyük birşey unutmuşum hissi vardı evin kapısını kilitlerken. Hızlıca merdivenlere yöneldim ve binadan çıktım.

Arabaya ulaşınca yavaşça kapıyı açtım ve çantayı bacaklarımın yanına koyarak içeri oturdum.

"Hazır mısın ?" Başımı sallayarak Selin'i onayladım. Emniyet kemerini de bağladıktan sonra koltuğa iyice yerleştim. Fakat hala hareket etmeyen arabayla başımı şoför koltuğunda oturan Selin'e çevirdim.

"Ne oldu ?"

Selin soruma cevap vermeden bir süre daha yüzüme baktı ve vücudumu süzdü. Kaşları hafif çatılmıştı. Ne olduğunu anlayamamıştım ama ciddiyetle üzerimi süzmesi utanmama neden olmuştu. "Ü-üzerimde birşey mi var ?" Kekeleyerek sorduğum sorudan normalde utanırdım ama şuan utanacağım başka şeyler vardı. O sırada hızlıca kıyafetlerime baktım. Acaba üzerime içecek falan mı dökmüştüm ? Hızlıca kontrol ettim ama hiçbiri görünmüyordu. Belki de akşam karanlığından dolayı kendisi göremiyordu. Emin değildi.

Yazardan ...

Derin üzerini kontrol ederken hareket eden arabayla birlikte başını Selin'e bakmak için çevirdi. Fakat Selin artık kendisine bakmıyordu, gözleri yoldaydı.

Yolculuk fazlasıyla gergin geçmişti Derin için. Selin içinde öyleydi ancak Derin'in bundan haberi yoktu.

Selin büyük bir kararsızlık içindeydi. Aklından geçen şeyi yapmalı mıydı ? Derin'i korkutur muydu ? Fazla mı hızlı davranıyordu ? Henüz ilişkilerine bir isim bile koymamışlardı. Onlar neydi ki ? İstediği şeyi Derin kabul eder miydi ?
Selin bu soruların hiçbirinin cevabından emin değildi, bilmiyordu. Bldiği tek birşey vardı : Derin bu gece ya tamamen kendisine ait olacaktı ya da olacaktı. Başka bir ihtimal göremiyordu. Başını hafifçe yanındaki hoş kadına çevirdi. Derin ellerine bakıyor, sanki ilk defa görüyormuş gibi onları inceliyordu. Derin'in ne kadar gergin olduğu belliydi. Büyük ihtimalle korkuyordu. Selin vaz mı geçsem acaba diye düşündü. Henüz erkendi, tanışalı çok olmamıştı. Hafifçe gülümsedi. Özünde bu gülümsemekten çok uzak bir eylemdi sadece dudağının kenarı hafifçe yukarı kalkmıştı. Daha çok olsa olsa bir sırıtış olabilirdi.

Eve geldiklerinde saat akşam dokuz buçuk gibiydi. Umut gerçekten de gün içinde çok enerjikti ve yorulmuştu.

Selin Umut'u kucağına alırken Derin de bahçe kapısını kapattıktan sonra evin kapısını açmak için hızlıca onların önüne geçti. Kapıyı açtıktan sonra Selin ve kucağında ki Umut hızlıca içeri girdiler o da arabanının yanına bıraktığı çantasını aldıktan sonra içeri girip kapıyı arkalarından kapattı.

Selin çoktan üst kata çıkmıştı. Derin üzerinden ki ince ceketi çıkarıp koluna aldı. İçeride kapının önünde öylece dikiliyordu. Ne yapacağını bilmiyordu. Onu asıl korkutan birazdan Selin yanına gelince ne olacağıydı. Derin sakinleşmek için gözlerini kapattı. Fakat gözlerini kapatır kapatmaz Selin'in kendini arabada nasıl süzdüğü aklına geliyor, tüm o görüntüler - Selin'in başını hafifçe eğmesi, kaşlarını çatması - gözlerine hücum ediyordu. Acaba yanlış mı anladım diyordu. Nasıl yanlış anlayabilirdi ki ? Herşey ortada diyordu kendine. Ama ya değilse diyordu sonra da. Kafası çok karışıktı. Eğer Selin'in bakışlarını yanlış yorumluyorsa çok utanırdı. Niye aklına bir anda sapık düşünceler geliyordu ki ?! Belki de Selin'in aklının ucundan bile geçmemişti, tüm bunlar kendi kuruntusuydu.

Selin merdivenlerden usulca aşağıya inerken Derin'i kapının önünde gergin bir şekilde dudaklarını dişlerken gördü. Bu sefer Selin'in dudaklarında gerçek bir gülümseme vardı. Ama pek de masum bir gülümseme sayılmazdı.

"Neden ayakta duruyorsun ? Otursana. "

Derin bir anda kulaklarına ulaşan sesle hafifçe sıçradı. Salak saçma düşüncelere dalmıştı!

"Ah şey dalmışım. "

Selin karşısına geçip saklamaya çalışmadığı piç gülümsemesi ile Derin'in gözlerine bakıyordu.

"Hayırdır ne düşünüyorsun bu kadar ? "

Derin'in şu an ki gerginliği arabada ki ile kıyaslanamazdı bile. Selin öyle bir bakıyordu ki ! Sanki aklından geçen herşeyi görüyor gibiydi. Bu düşünce ile dudaklarını ısırdı. Bu sadece gergin olduğu için yaptığı birşeydi. Ama Selin'in aklı fikri o andan itibaren kendini tutmak için yine kendisine verdiği sözleri boş vermesine neden olmuştu.
Yavaşça iyice Derin'in dibine girdi. Bir elini beline sararken diğerini de saçlarına çıkardı. Ve Derin'in saçlarını okşamaya başladı. Derin ise iyice transa geçmişti o an. Aklına şamanizm ile ilgili okuduğu bilgiler akın ediyordu şimdi de. Şam analar transtan çıktıktan sonra hiçbir şey hatırlamazlardı. Derin de o an Selin dibinden çekildiği an aklında ki saçma şeyleri unutmak istiyordu. Evet saçmaydı işte ! Ne derse desin içten içe haklı olduğunu biliyordu.

Selin gözlerini sevdiği kadının gözlerine indirdi. Şimdi yoğun bir şekilde bakıyordu ona. O gözlerde tutku ve aşk vardı. Anlamamak mümkün değildi. Derin o an kabul etti. Düşündüğü şeyler gerçekleşecekti. Selin'in şu an ki bakışları o kadar hoştu ki ! Derin de ne korku ne de gerginlik kalmıştı. Rahatlamış gibi hissediyordu. Daha çok evine gelmiş gibiydi.

Selin dudaklarını Derin'inkine değdirdi. Yavaşça ve şefkatle öpüyordu, öyle ki Derin erimek üzereydi. Ellerinin birini Selin'in yüzüne koymuştu parmak uçlarıyla hafifçe okşuyordu. Diğer elini de ensesine koymuştu saç diplerini okşuyordu.

Birbirlerini öyle kaybetmişlerdi ki ! Kimse buna kayıp demezdi. Daha çok bulmuş gibilerdi.

Öpücük yavaşça hızlanıyor sanki alevleniyordu. Derin dudaklarıyla ateşe dokunduğuna emindi o an da. Tüm vücudunu ateş basmıştı. Ayrıca Selin'in elinin değdiği yerler yanıyordu.

Selin'in dudakları artık Derin'in çenesinde, yanaklarında, boynunda ve hatta kulaklarındaydı. Islak dili de araya girdiğinde artık Derin'in bacakları tutmuyordu. Ellerini hızla onu yakan kadının omuzlarına koydu. O an ayakta durmasını sağlayan tek şey belini sıkıca saran kollardı.

Selin artık yatağa gitmelerini anladığında teninin kokusunun en yoğun geldiği yerden - Derin'in boynundan - başını kaldırdı. Ve gözlerine baktı. Derin'in gözleri hafif aralıktı. Gözlerini açık tutmakta zorlanıyordu. Sanki göz kapaklarında tonlarca ağırlık varmış gibiydi.

Selin onu yatak odasına götürmeden hemen önce kulağına fısıldadı.

"Sen zaten gözlerimiz ilk buluştuğu anda benim olmuştun. O ilk anda senin aklını aldım sonra zamanla kalbini ve ruhunu da ... şimdi de bunlardan geriye kalan şeye imzamı atacağım. Ve sen bundan sonra asla yanımdan ayrılamayacaksın. Çünkü seni kendime mühürleyeceğim. Dayanmalısın, çünkü bu mührü yapmak için bana tek bir gece asla yetmeyecek. "

📌 Bu zamana kadar gerçekten iyi yazdığımı hiç düşünmedim. Ama şu son kısmı yazarken acayip heyecan bastı, kalbim hızlıca atmaya başladı. İlk defa yazdığım birşeyi bu kadar beğeniyorum. Açıkçası Selin ve Derin arasında gece boyunca yaşanan herşeyi tek tek yazmak isterdim. O sırada anlatmak istediğim duygular vardı fakat utanıyorum 🙈 ve yazabileceğimden de pek emin değilim. Mühürleme falan diye de yazarken bir an kendimi kurt adam hikayesi yazıyormuş gibi hissettim. 😂 Pek kontrol edemedim umarım yanlış yazmamışımdır. 2000 kelimeden daha fazla tutan bir DNA izolasyonu raporu yazdım da beynim dumanlı 😅 . Umarım sizde bu bölümü en az benim kadar beğenirsiniz. Hepinizi öpüyorum kendinize iyi bakın. 😙 📌