İyi Biri Değilim

Mangal

Erkenden uyandım ve hazırlanıp Tülü'yle buluştum. Yarına biletini aldık. Sonra bir kafeye oturduk.

"Kim bilir belki döndüğümde Deniz'le seni el ele görürüm." Çayımı içerken ona baktım.

"Ya da sizin işiniz belli olmaz belki de Doruk'la el ele görürüm." dedi gülerek.

"Ne kadar kalıcaksın Ankara'da?" Gözlerini yere çevirdi.

"Bilmem bi hafta kalırım. Babannemlerden sıkılmazsam iki- üç haftaya çıkartabilirim."

"... Döndüğünde her şey düzelicek mi?"

"...Umarım düzelir. Kafa dinlemeye ihtiyacım var Eses. Bu bana iyi gelicek."

"İyi geleceğine ve her şeyin dönünce düzeleceğine emin olsam bende giderdim." dedim.

"Git sende kızım bir yerlere."

"Nereye gidiyim? İzmir'e annemin yanına mı? Hayatta olmaz."

"Benimle gel."

"Sen tek başına kalmak istiyosun ben seni rahat bırakmam."

"Hiç  sorun değil. Babannemler de sorun çıkartmaz."

"Hayır git kafanı dinle işte. Tamamen yalnız kalmak istiyorsun seni anlıyorum... Ama döndüğünde bir karar vermiş olarak dön."

"...Belki de kararı kendime bile itiraf edemiyorum ne bilim ya... Kimsenin beni ezmişler gibi görmesine tahammül edemiyorum. O yüzden delirdim dün."

"Kimsenin ezdiği falan yok."

"Kıskandırmaya çalıştı beni."

"Ve kıskandın." Bu lafımdan sonra suratı şişmişti sanki.

"Hadi Tülü bana da yalan söyleme istersen."

"Ya of işte insanlarda bunu düşünüyor. 'Tülü kıskandı' diyolar. Rezillik."

"Etrafındaki insanları siklememelisin.  Çünkü onlar hiç vazgeçmicekler." Çayımdan yudum aldım.

"Ayrıca çocuğu durduk yere azarladın. Çocuk en sonunda patladı haklı olarak. Çok kırıldı."

"Peki ben? Beni de kırdı piç."

"Ne yaparak?"

"..." Söyleyeceği şeyi geri yutuyordu resmen. Ama sonunda konuştu.

"...Dün son laflarıyla ağzıma sıçtı. İlkten idrak edemedim afalladım. Ama bütün konuşmasında haklıydı işte. Deniz'le Doruk kavga ederken hala onun konuşmalarını düşünüyodum. Bu yüzden kitlendim zaten."

"Sonunda çocuğa haklı dediğine göre gelişme var."

"Neden ben haklı değilim Eses?"

"Çünkü biz aptalız Tülü. Haklı olmak için çabalamıyoruz hep salakça şeyler işte. Neyse ya." dedim sigara yakarak. O sırada tepemizde bir ses duyduk.

"Bayanlar, çay ısmarlama mı ister misiniz?" İkimizde kafamızı kaldırıp tepemizde dikilen adama baktık.

"Arkadaşımla şurada oturuyoruz. Ismarlamamı kabul ederseniz beraber oturabiliriz."

...........

Tülü'yü eve getirdiğimde Deniz uyanmıştı ve Üçlük'le Murat'ta evdeydi. Tülü:

"Ooo hepiniz erkencisiniz. Bu arada kafedeyken herifin teki tanışmak istedi." Murat:

"Naptınız?"

"Kibarca reddettik." dedim. Üçlük:

"Kibarca?"

Aslında olan....