Yalan/Bilinmeyen
•••••
Yalan: Sevdiğim nasılsın?(iletilmez)
İyisin iyi
Baya iyisin hem de
Hani yanındakiler falan
Baya iyi yani
Ve hala engeli kaldırmamışsın
Keyfin yerinde herhalde
Tam on sekiz saat oldu ama hala engeli kaldırmadığına göre...
Belki de sadece umursamadığın herhangi biri olduğum için bana mesaj atmak senin için o kadar sorun olmuyor ama
Herşeyi bilsen
Ne olur ben de bilmiyorum
Çok zor biliyor musun
Gerçekten yıllardır seni seviyor olmak çok zor
İnsanlar bu genç yaşında eğlenir, birbirlerini sever ve sevişirken ben sadece seni seviyorum
Ve karşılık almadan
Alamayacağımı bilerek
Ama ben de bi şeyler yaşamak istiyorum artık
En çok da seninle yaşamak istiyorum her şeyimi, her anımı
Beni sevmiyorsun ve zaten çok zamanımız da kalmadı
Sana kendimi sevdirmek için uğraşacak vaktim bile yok
Bi de bazen senin boş yere kafanı karıştırdığımı ve sonra senin için daha kötü olabileceğini düşünüyorum. Korkuyorum
Biliyorum bunu yapmam söz konusu bile değil ama bazen...
Bu yüzden senden vaz geçmeyi düşünüyorum(iletilir)
Kızıl: Madem vazgeçebileceğin biriydim, vazgeç
Bu kadar uğraşmama gerek kalmazdı
Bende hala gerçekten seven insanlar var diye düşünüyorum
Çok aptalım
Yazık
Yalan: Hayır Kağan yanlış anladın. Ben öyle söylemedim
Demek istediğim senden vazgeçebilseydim çok önceden vazgeçerdim. Belki ilkokul, ortaokul?(iletilmez)
Gitme lütfen gitme
Ben senden vazgeçemem ki
Sevmiyorsun diyorsun ama
Seni kimse böyle sevemez ki
Ben zaten yakında gidecektim sen gitme
Kağan seni çok seviyorum
Gerçekten çok seviyorum
Lütfen kaldır şu aptal şeyi lütfen
Kağan
•.•.•.•.•.•
Ve hayatını aşkına adayan bu çocuğun kalbi bi kez de böyle acımıştı. Bu seferki biraz farklı olmuştu ama. Çünkü ilk defa sevdiği adamdan uzak oluşu değildi kalbini acıtan. Ya da sevdiği adamın kitaplarının hala kendisinden daha değerli oluşu değildi.
Bu sefer, ondan asla vaz geçmeyecek olan kendisini; ondan kolayca vazgeçebilecek bi insan sanmasıydı kalbini acıtan. Vazgeçemeyen bu aşık kalbini, öylece bi heves uğruna çarpan ve vazgeçebilecek bi kalp zannetmişti.
Gerçekten bu hikayenin sonu bu çocuğun istediği gibi bitecek miydi?
Zaten ilk istediği gibi bitmeyeceğini anlamıştı ama olanlardan sonra bi son daha hayal etmişti kendileri için. Onu seven birinin olduğunu bilerek hayatına devam etsin istemişti. Ona aşık olanın kim olduğunu bilsin istemişti. Ama bu ikinci hayali de gerçek olmayacaktı anlaşılan.
Bi kez daha kalbi kırık bi şekilde ayrıldı onu izlediği yerden. En yakın arkadaşı anlayamamıştı birden bire akan gözyaşlarını. Yine de kimseye çaktırmamak için ona sarılıp şakalaşıyor gibi çıkarmıştı bulundukları sınıftan ve boş bi lavaboya sokmuştu onu.
O ise sadece sevdiğinin bulunduğu sınıftan ona görünmeden kaçabildiği için iyi hissetmişti. Ama çıkmadan önce gördüğü kızgın ve hayal kırıklığı dolu gözlerini telefonda gezdiren adamı görmüştü bir kere. Başka bir şeye gerek kalmamıştı zaten daha fazla acıtması için.
Arkadaşı ona ne olduğunu sorarken yalnızca ona sarılabilmişti genç adam. Nasılsa anlatırdı bi ara. Ama şimdi sakinleşmeliydi. Küçük ve yorgun bedeni en yakınının kolları arasında güvende hissediyordu belli ki. Ona sığınmıştı bi kez daha.
Kağan ise yanındaki insanların konuşmalarından sıkılmış ve onunla konuşabilmek için engeli kaldırdığında gördüğü mesajla onun da herkes gibi olduğunu düşünüp kırılmıştı bi kez daha. Yine aynı yerden. Herkesin kırdığı yerden.
Boşuna 'Yalan' diye kaydetmemişti onu telefonuna, haklıydı. O da herkes gibiydi işte...
Gerçekten öyle miydi?
•.•.•.•.•.•.•.•.•
Gece gece ne drama bağladıysam ben de :/
Kadjdhdjdj
YOU ARE READING
KIZILA BOYA
Short StoryBen senden benim olmanı istemedim ki Ben senden beni sevmeni istemedim ki İstedim sadece hiç kimseyi sevme İstedim sadece hiç kimseyi sevme ..... Yarım bıraktığım bi hikaye, başlamayın. Başlayanlardan ise özür diliyorum beklemeniz uzun sürecek ama ö...