Dangerous Boy | Jikook

-9- Finansal Köle

Jungkook okula geldiğinden beri zengin çocuk modundaydı. Okula iPhone x ile gelip teneffüslerde Köpekhyung ile müzik dinlerlerdi. Kulaklığı ise pek güzeldi.

Bi bilgisayar getirmediği kalmıştı şerefsizin. Kızların şimdi neden yalakalık yaptığını anlayabiliyorum.

Eğer okulun popüler çocuğu olacak isen mal mal hareketler yapacaksın. Zenginliğini milletin gözüne sokacaksın. Etrafındakilere yalakalık yapacaksın. Kızlarla haşır neşir olacaksın. Okulda cips getirip kızlara dağıtacaksın. Okul forması giymeyeceksin.

Ha bide kaslı olacaksın. Benim tek sahip olduğum şey.

Tam kızlar Jungkook'un yanından gitti diyecektim ki IU salağı geldi. Belki okuldaki en sessiz kızlardan ama genede ne tür bir salak olduğunu kanıtlayabilirim.

"Jungkook en sevdiğim çikolata İçin param yetmedi. Napabilirim?"

Ne mi yapacaksın? Tabiki de Jungkook'un peşinde sürterek paranı kazanacaksın.

"Ben sana veririm. Hiç dert etme canım."

Canını siksinler.

Sonunda tek kaldı gerizekalı. Hemen yanına uçtum. Biraz evcilik oynayayım bari.

"Ne ara insanların kölesi oldunuz Jeon Bey?"

Bana bakıp o sinsi gülüşünü yaptı. Dişlerini ön plana çıkarıp kahkaha atmaya başladı. Ama konuşmaya bir yeri yetmedi.

"Ne gülüyorsun köle? Git kızlara götünü ısmarla."

"Emredersiniz kraliçem. Başka bir isteğiniz var mıydı?"

Kraliçe? Bu benim erkeklik gururumla dalga mı geçti? Vay pislik.

"Pekala. Konser bileti diyorum. Hemen en önü kapıyorsun. Fiyatı ne kadar olursa olsun istiyorum."

İşte harikayım. Gene ben.

"Edepsiz Park Jimin."

"Hiç yakıştıramadım finansal köle."

• • •

Son ders boştu. Jungkook ile Tae sınıfta futbol oynuyordu. Bizimkiler ise bahsettikleri kamp için plan kuruyorlardı.

Tam uyuyacaktım ki Jin beni çağırdı.

"Jimin gel şuraya. Konuşmamız gereken şeyler var."

Uykusuzdum. Ve uykusuz olunca çok sinirleniyordum.

"Ne var be?"

"Gelme istemiyorum."

Neden bir tane bile normal arkadaşım yok... Ben insan değil miyim?

Ardından kamp hakkında konuşmaya başladılar. Birden bire aralarına atladım.

"Annemden pirinç keki yapmayı öğrenmiştim. Şimdiden afiyet olsun."

Yoongi salağı oradan atladı.

"Sen beceriksizsin, yapamazsın hiç deneme."

Komikmiş gibi gülmeye başladım. Hayata negatif bakan biri gibi gözükmek istemiyordum.

"Pekala ben grubun aşçısı olarak Elmalı turta yapacağım."

Namjoon şaşırmış gibi durdu.

"Grup? Jin çok fazla kpop grubu dinlemiş olmalısın."

Gülüşmeye başladılar. Ardından Hoseok koluma hafifçe vurdu. Ve bir şeyler söyledi. Sanırım sevgili olduklarını bilmiyor.

"Şunlara bak! Aynı evli çiftler gibi gülüyorlar."

Jennie ordan karıştı.

"Onlar zaten çıkıyorlar! AHAHAHAHA."

Komik olan neydi anlayamadım. Kamp konusuna geri soktum herkesi.

"Peki ya finansal köle, o da gelecek mi?"

Herkes sessiz kaldı. Sanırım Tae dışında kimse ne dediğimi anlamadı.

"Jimin ölmek mi istiyorsun?"

Bu neden pislik arkadaşını savundu? Neler oluyordu buna.

Jungkook'un duymayacağı şekilde fısıldadım.

"Ona aşıksın değil mi?"

Taehyung bana tip tip baktı.

"Onu kıskanıyorsun değil mi?"

Jin ve Namjoon bana kocaman gözlerle gülerek bakıyorlardı. Sanırım bir şeyi açıklamamı bekliyorlardı.

Jungkook neye uğradığını şaşırdı. Bana tuhaf bir şekilde bakıyordu. Bende bir hayliyle ona bakmak zorunda kaldım.

Fakat o pislikten nefret ediyordum.

Yoongi gene sıkılmış gibiydi. İki dakika eğlendirmiyordu bizi.

"Hepiniz ergensiniz. Her neyse çantanızı hazırlayın. Yarın gidiyoruz veletler."

Zil çaldı ve son derse girdik. Son ders geometriydi. Kusmak üzereydim.

Gerçi ben hiç bir dersi sevmezdim. Okul denilen varlığın içindeki her bok kötü.

• • • •

Eve geldiğimde haberleri açtım. Birbirinden tatlı yavru köpekler vardı. Benimle birlikte köpek bakacak birisi istiyorum.

Hoseok mu? Sanırım fazla uygun bir arkadaş değil. Köpek onun enerjisine dayanamayıp iflas ederse şaşırmam doğrusu.

Hoseok eğlenceli birisi. Fakat tüm herkes gibi bazen bana fazlasıyla baskı yapabiliyor.

Özellikle bana sürekli Jungkook denilen pisliği sevdiğimi söylüyor.

Onunla geçirdiğim kazayı bilmiyor bile. Dudağımdaki uçuk neyin nesi bilse zaten ohoo...