NK - 3

6.1K 408 869
                                    

Gifin mükemmelliği *-*

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gifin mükemmelliği *-*

***

Harry sonbaharın etkisiyle soğuyan hava yüzünden paltosuna daha çok sarıldı. Boynuna asılı olan Gryffindor atkısı sert rüzgarın eşliğiyle Harry'den kurtulmaya çalışıyor gibiydi. O an istediği tek şey hemen baykuşhaneye gidip mektubu anne ve babasına iletmesi için Hedwig'e vermekti.

Baykuşhanenin uzun, dönemeçli merdivenlerden koşarak çıkıp aynı hızda Hedwig'in yanına ulaştı. Yanında getirdiği yemlerden beyaz tüylü baykuşa yedirip mektubu pençesine taktı. Onu soğuk ve rüzgarlı havaya saldıktan sonra bu havada hiç dışarıda daha fazla durmak istemediğinden hızlı adımlarla kaleye geri döndü.

İçeriye girdiği an şapkasını çıkarttı. Zaten normalde kuş yuvası gibi olan saçları şapkayla beraber daha çok karışmıştı. Gryffindor yatakhanesine ilerlerken pek başarılı olamayacağını bilse de saçını düzeltmeye çalışıyordu. Merdivenlere yaklaşacağı sırada köşede Tom'un, Abraxas ile fısır fısır bir şeyler konuştuğunu gördü. Adımlarını yavaşlatarak yanlarından geçmeye çalıştı. Pek dikkat çekmek istemiyordu.

Abraxas'ın ciddiyete bürünmüş suratı Harry'i fark ettiğinde düz bir hal aldı. Karşısındaki çocuğun nereye baktığını merak eden Tom da arkasını döndü.

"Sen bizi mi dinliyorsun?"

Harry hızla kafasını salladı. "Hayır odama gidiyordum"

Tom'un tek kaşı yukarı kalktığında Harry, onun yalan söyleyip söylemediğini ölçmeye çalıştığını anladı.

"Neyse ben gideyim"

Tekrar yürümeye başlayacağı sırada Tom'un "Bekle" sesiyle duraksadı. Tom önüne dönüp Abraxas'ın kulağına bir şeyler fısıldadı. Abraxas "Hala kabul edeceğimi sanmıyorum" deyip onlardan uzaklaşmaya başladı. Tom sinirle iç geçirip tek elini saçlarına götürdü. Harry onun sinirli haliyle pek başa çıkabileceğini sanmıyordu.

Tom, Harry'e yaklaşmaya başladığında Harry de aynı şekilde geriliyordu. Bu çocuğun etrafında kendini pek güven hissetmediği doğruydu. Neden ilk başta Minerva'nın dediğine uymamıştı ki?

Tom, onun önünde durup gözlerini onunkilere dikti. "Dökül" diye fısıldadı sessizce. Harry'nin tek kaşı havaya yükseldi. Neyden bahsediyordu bu?

"Ne?"

Tom bu sefer iç geçirdi. "Duyduklarını diyorum. Dökül. Bak bir kez daha tekrarlamayacağım"

"Bir şey duymadım. Sizi dinlemiyordum cümlesinin hangi kısmını anlamakta zorluk çekiyorsun, Riddle?"

Tom sağ elini hızla Harry'nin yanındaki duvara sabitledi. Biraz korkutmaya çalışıyordu. Harry karşısındaki çocuk sinirlerini bozmakta oldukça iyiydi.

Harry, Tom'un bu hareketiyle önce hemen kafasının yanındaki duvarda duran ele, sonra yine önünde ona bir şeyler söylemesini bekleyen çocuğa baktı. Bir an önce oradan kurtulup odasına gitmek istiyordu. Ne diye sürekli karşısına çıkmak zorundaydı ki!

new kid ;; tomarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin