Melez ϟ Kampı

iv » camp fire

- Sözlük Niyetine -

Drahmi: Antik Yunan madeni parası.

4. BÖLÜM (KAMP ATEŞİ ~)

Suho ve Hyejeong çadırdan çıktıktan sonra kampın çıkışına doğru ilerlerken Suho "Evin nerede?" diye sordu.

"Okulumun yakınlarında."

"Ah daha yakındır diye ümit ediyordum. "

"Ç-çok mu uzak?"

"Evet biraz öyle. Yürüyerek gitmemiz çok zor. Buradan otobüs de geçmez. Sanırım bu gece burada kalsan iyi olur."

"Ama- Beni kurtarmaya nasıl geldiniz peki?"

"Seni buraya getirmemiz Bay Lee'nin emri olduğu için arabasını kullanmamıza izin verdi. Ancak bu saatte arabasını almama izin vermez. O yüzden yarın sabaha kadar beklemelisin."

"Tamam ama peki ya babam? Meraktan ölmüştür. Ona haber vermeliyim."

"Burada telefon gibi teknolojik aletler kullanmamıza izin verilmez."

Hyejeong gözlerini açarak "Nasıl yani? Hiç mi telefon kullanmıyorsunuz? " diye sorduğunda Suho başını hayır manasında salladı.

Hyejeong kendi kendine "Burası nasıl bir yer..." diye mırıldanırken Suho birden kafasında ampul yanmışçasına "Buldum!" diye bağırdı.

"Suyun kaldırma kuvvetini mi?" dedi içinden Hyejeong. Gülmemek için dudağını ısırdı ve "Neyi buldun?" diye sordu.

"Luhan! Ondan telefon isteyebiliriz. Onda herşey bulunur."

"E hani telefon yasaktı?"

"Yasak ama onun yasakları taktığı söylenemez. Bunu gizli yapıyor. Bütün kamp bu tarz şeylerde ondan yararlanır. "

"Pekala o halde Luhan denilen kişiye gidelim."

♧ ♧ ♧

Suho, Hyejeong'u Luhan'ın kulübesine getirdiğinde "İşte burası." dedi ve kapıyı belirli bir ritmle tıklattı. 

"Bu 'merak etme biz dostuz' şifresi gibi bir şey." diye açıkladı Suho. "Hocaların onu yakalamaması için bulunmuş bir yöntem. Hepimiz onun kapısını bu şekilde çalarız. Eğer ritm olmadan kapı çalınırsa bu, gelen kişinin bir hoca olduğu anlamına gelir. O zaman da Luhan eşyalarını saklar."

Içerden gürültüler geldikten sonra sonunda kapı açıldı ve karşılarında sevimli bir yüz belirdi. Luhan "Suho, adamım!" dedikten sonra Hyejeong'u inceledi. "Sen de kimsin?"

"Adım Hyejeong."

Luhan tatmin olmamıştı. Suho'ya dönüp "Bu kız kim?" diye sordu.

Suho "Hyejeong. Yeni Melez. Aramıza bugün katıldı." diye cevapladı.

"Anlıyorum... Peki buraya niye geldiniz?"

Hyejeong tam konuşacaktı ki Suho araya girdi "Kendisi aramıza bugün katıldı ama gitmek istiyor. Ancak bu saatte gitmesi mümkün değil o yüzden yarın gidecek. Bu akşamı burada geçireceği için babasına haber vermesi lazım."

Luhan sırıttı. "Yani telefona ihtiyacınız var."

Suho başını salladı. Luhan oturduğu yerden kalkıp dolabının kapağını açtı. İçeriyi biraz karıştırdıktan sonra cep telefonunu çıkardı ve Hyejeong'a uzattı. Hyejeong telefonu alacakken elini geri çekti ve "10 drahmi*" dedi sırıtarak.