xxxii » ace of angels

1.4K 142 136
                                    

*Şarkıyı yine dediğim zaman açarsanız sevinirim. İyi okumalar ~

| 32. Bölüm | (MELEKLERİN ASI ~)

Hız yarışında Baekhyun ve Yuna elenmişti. Suho, Sehun ve Hyejeong ise başarıyla turu tamamlamışlardı. Sehun turu geçen ilk kişilerden olmuştu. Jongin ile baş başa yarışıp ikinciliği almıştı. İlk defa üçüncü olan Tao ise sinirden kudurmuştu. Bu yarışlarda her zaman ya o birinci olurdu ya da Jongin. İkinci olmaya bile alışamamışken üçüncü olması sinirlerini fazlasıyla bozmuştu. Yine de turnuvanın ikinci yarısı bittiğinde herkes derin bir nefes almıştı ve sonunda yılbaşıyla beraber kış balosu gelip çatmıştı.

-Yılbaşı Sabahı-

Baekhyun ve Suho kamp merkezinde yürürlerken Baekhyun etraftaki süslemeleri görünce yüzünü ekşitti. "Şu yılbaşını ne diye abartırlar anlamıyorum."

"Byun Baekhyun'un ilgisini çekmeyen bir olay. Çok ilginç(!)"

"İğneleme yapma bana Suho. Haksız mıyım yani tüm bu etrafı süsleme işleri falan ne gerek var?"

"Ahh söylenip durma. Gelenek işte. Hem... Belki bu gece senin şanslı gecen olabilir," dedi Suho sırıtarak.

"Şanslı gecem mi? Nasıl yani?"

"Bilirsin noel zamanı hoşlandığın kızı ökse otunun asılı olduğu bir yere götürürsen kız seni öpmek zorunda kalır."

Baekhyun eliyle beş karış açılmış ağzını kapattı. "Kim Junmyeon! Sen neymişsin böyle! Ama sana hiç yakıştıramadım bilesin. Seni temiz çocuklardan bilirdim ben. 'Kız seni öpmek zorunda kalır' falan ne biçim laflar bunlar."

"Aman duyan da seni en masumumuz sanır. Ayrıca lafımı bitirtmiyorsun ki bana. Kız seni öpmek zorunda kalıyor böylece güzel bir ilişki başlamış oluyor. Masum kızlardan öpücük almak için kullanılacak bir durum değil yani."

"He yani sırayla kamptaki tüm kızları ökse otunun altına getiremiyoruz öyle mi?"

"Baekhyun!"

"Tamam tamam. Emin olayım diye sordum. Hem ben ne yapayım diğer kızları! Benim Mina'm var."

O sırada tiz bir ses duyuldu "Selaaam!"

Baekhyun yüzünü ekşitti. "Ayy sen miydin..."

"Ne oldu beğenemedin mi?" diye dudaklarını büzdü Hyejeong.

"Beğenemedim."

"Gıcık."

"Sinir."

"Huysuz."

"Tamam başlamayın yine. Bir keresinde yarım saat birbirinize lakap taktığınızı hatırlıyorum." diye araya girdi Suho.

"O başlattı." dedi Hyejeong eliyle Baekhyun'u göstererek.

"Meeh sen de karşılık vermeseydin."

Hyejeong gözlerini devirip "Tamam tamam hadi barışalım." dedi ve elini yumruk yapıp Baekhyun'a uzattı. Baekhyun da aynı şekilde yumruk yapıp Hyejeong'un eline vurdu ve "Best friends forever!" diye bağırdı şirin bir ifadeyle.

Hyejeong güldü. "Ee ne yapıyorsunuz bu akşam?"

"Ben kulübemde oturmayı planlıyordum ki Suho müthiş bir planla aklımı çeldi."

"Öyle mi? Ne planıymış bu?"

"Şöyle ki Mina'yı alıp... fhfhgjfk" Baekhyun'un ne dediği anlaşılmıyordu çünkü Suho eliyle ağzını kapatmıştı. "Bakma sen buna heheh. Baloya gidecek kimsemiz olmadığı için Luhan'ın kulübesine gitmeyi planlıyoruz."

Melez ϟ KampıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin