xviii » punishment

1.7K 153 158
                                    

| 18. Bölüm | (CEZA~) 

Baekhyun'un kafeteryada bayılmasının üzerinden 3 gün geçmiş ve Baekhyun tamamen kendine gelmişti. Eskisi gibi şakalaşıp Hyejeong'u sinir edip duruyordu. Öyle ki, Hyejeong Baekhyun ile çene çalmaktan derse geç kalmıştı ve şimdi koşturarak sınıfı arıyordu. Elindeki ders programının yazılı olduğu kağıda baktı. 'Ders: Antik Yunan Tarihi - Sınıf: 402'

Hyejeong 402 numaralı sınıfın önünde dikildi. Kapı açıktı ve öğretmen çoktan derse başlamıştı. Neyseki kapı sınıfın arkasında kalıyordu ve Hyejeong görünmeden yavaş adımlarla arkadaki boş sıralardan birine oturdu. 

"...Daha sonra Perseus Medusa'nın kafasını koparmış ve unutulmaz kahramanlar arasında tarihteki yerini almıştır."

Öğretmen tahtayı yazdıktan sonra öğrencilere döndü. "Sen! Oradaki!"

Hyejeong yanına aldığı küçük deftere tahtada yazanları geçirmekle meşguldü.

"Hey! Turuncu kız!"

Hyejeong başını kaldırıp sınıfa baktı. Sınıfta ondan başka turuncu saçlı biri yoktu. Derin bir iç çekti. "Harika(!) Kampın turuncusu olarak tanınıyorum," diye geçirdi içinden.

"Beni duyuyor musun?"

Öğretmenin sorusuyla Hyejeong öğretmene döndü. "E-efendim?" 

"Neden geç kaldınız acaba?"

Hyejeong ağzından "Ha?" sesini çıkarmadan edemedi. 

"Öncelikle ayağa kalkarsanız sevinirim. Sonradan gelip oraya oturduğunuzu fark etmedim sanmayın. Şimdi sorumu yineliyorum, neden geç kaldınız?"

Hyejeong ayağa kalkıp üstünü düzeltti. "Şey ben...Özür dilerim bu derse ilk girişim. Kampı da henüz tam bilmiyorum. Hala yeni sayılırım."

"Ah demek yeni öğrenci!" diyerek güldü hoca.

Hyejeong da gülümserken hoca birden ciddileşti. "Adınız nedir küçük hanım?"

"Hyejeong. Shin Hyejeong."

"Bayan Shin burada yeni olabilirsiniz ancak tahmin ediyorum ki buraya gelmeden önce dış dünyada eğitim gördünüz. Yanılıyor muyum?"

"D-doğru" diyerek başını salladı Hyejeong.

"Zannımca dış dünyadaki okullarda derslere öğretmenden sonra girilmesi yasaktır. Değil mi?"

"Şey..."

"Şey bir cevap değildir Bayan Shin evet ya da hayır diyeceksiniz çok basit."

"E-evet. Doğru söylüyorsunuz."

Hoca alaycı bir şekilde güldü. "O halde bu en basit ve en temel kuralı neden burada uygulama zahmetine girmiyorsunuz? Burada yeni olmanız kuralları değiştirmez. Ders saatim tam 8 buçukta. Ancak görüyorum ki..." diyerek kolundaki saate baktı "Şuan saat 9. Bir kaç dakika gecikmenizi anlarım ama bu kabul edilemez."

Hyejeong başını öne eğdi. "Özür dilerim. Bir daha olmayacak."

"Umarım Bayan Shin. Ancak görüyorsunuz ya, ben prensipleri olan bir adamım. Madem geç geldiniz, o halde bana 12 Olimposlu'nun adlarını sayabilir misiniz?"

"Um...Şey..."

"Um ve şey diye bir Tanrı duymamıştım. Ilginç."

Hyejeong sinirden dudağını ısırdı. "Hayır yani demek istediğim... Zeus, Poseidon, Hades, Ares, Athena... Artemis."

Melez ϟ KampıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin