KATİL KİM?

İŞTE HAYAT

Niye ölmüyordum?

- Yoona.

Jimin? Jimin seslenmişti.

- Yoona sana sesleniyorum duymuyor musun?

- Jimin sen.. iyi misin?

- Evet.

- Senin nabzın yavaş atıyordu ama..

- Biliyorum sadece sana şaka yapmak istedim.

- Ne?!

- Komik değil miydi?

Jimin gülmeye başladı.

- Jimin seni öldürürüm. Deli misin sen? Ben burada kalpten gittim.

- Kendini ölüme hazırlayacak kadar korktun belli. Sadece biraz eğlenelim dedim.

- Bir dakika sen ölmüyor musun?

- Hayır ayrıca sen de.

- Jimin kafayı yedin herhalde.

- Hayır doğruyu söylüyorum. Sana bir şey olmayacak.

- Doktordan iyi bilemezsin.

- Yoona doktora ben söyledim.

- Niye yaptın bunu?

- Son günlerinde olduğun için beni affedeceğini biliyordum. Eğer ölmeyeceğini bilsen beni asla affetmezdin.

- Baş ağrılarım.. burnumun kanaması?

- Baş ağrıların migrenin olduğundan. Burun kanaman da güneşin altında çok durduğumuz için.

- Yani ben ölmüyor muyum?

- Evet.

O kadar mutlu oldum ki Jimin'e sarıldım. Bu sefer mutluluktan ağlıyordum.

- Jimin seni çok seviyorum.

- Ne? Hâlâ mı?

- Evet.

- Dalga geçiyorsun değil mi?

- Hayır. Sen beni çok mutlu ettin. Ayrıca çok sinirlendirdin.

Jimin'e vurmaya başladım. O ise gülüyordu.

- Yoona.

Jimin bana sarıldı.

- Seni üzdüğüm için çok pişmanım. Seni bir o kadar da mutlu edeceğim.

- Biliyorum. Jimin biliyorsun ama..

- Evet biliyorum biz sevgili olamayız. Ben zaten gideceğim.

- Nereye?

- Amerika'ya. Orada beni bekleyen biri var.

- Balodaki kız mı yoksa?

- Evet.

- Hayırlı olsun. Seni unutmak zor olacak.

- Beni unutturacak biri var bence. Hem çok uzun zamandır tanıyorsun.

- Min Jae mi?

- Hayır. Sürpriz.

- Peki. Senin sürprizlerin bitmiyor.

- Yoona çok özür dilerim.

- Ben unuttum bile.

- Hadi biraz gezelim.

- Tamam. Jimin sana bir şey diyeyim mi?

- De.

- Ben yarın herkesi affedeceğim.