Hilmi'li Hoşbeş

82 13 102
                                    

Selllaam sevgili arkadaşlar. Bu bölüm de Hilmi ile ilgili efsane detaylar sizi bekliyor olacak. İp uçlarını birleştirip ilk çözeneee, Hilmili Hoşbeş hfjdkolsp şaka yahu, bölüm ithaf ederim. Tşk by öptüm.

İlay'dan:

Mesajı okumadan, o heyecanla eve geldim. Olur da bir yerlerde bayılırım felan. Ülke batar bana bir şey oldu diye...

Annemlere hal hatır sormadan odama kapanmış, mesajı okumak için kriz geçirecektim. Önce çantamı fırlattım. Sonra kendimi yere attım. Hızlıca mesaja tıkladım.

georgeshelley✓

'Hello Ilayda, how are you? I hope you're okay. I love you :)'

Lan adımı söylemiş lan. Beni sevdiğini söylemiş resmen.

'Anneeeee!' diye koca bir çığlık attım. Annem odaya geldiği sırada, elindeki toz bezini kaptım. Annem en yakın tımarhanenin adresini düşünüyor olmalıydı ki, uzunca bir süre dalmıştı. Onu aldırmadan koşarak dışarı çıktım.

Evimizin köşesinde olan manav Rüstem amca, beni görünce güldü.

'Kızım, hayırdır?' dedi merakla.

'Hayır Rüstem amca hayır!' dedim anlatsam da anlamayacağı için. Tam gideceğim sırada, bir şey söylemek için dudakları aralandı.

'Az bir bekler misin?' dedi düşünceli bir şekilde. Yerimde bir türlü duramazken, nasıl olduysa bekledim. Geldiğinde elinde bir paket vardı.

'Bu sana.' dedi paketi bana uzatırken. Anlamayarak elinden aldım. Kesinlikle biri mutluluğumu izleyip bana bomba yolladı. Vay it.

'Kimden?' dedim senaryoma ayak uydurarak. Bir Sherlock kolay yetişmiyordu.

'Bana da bir postacı verdi.' dedi. Bilmediği belliydi. Teşekkür edip az ilerideki banka oturdum. Sıkı sıkı sarılmış paketi açtım. İçinde George'nin bir kaç şey okurken, yüzünde inanılmaz bir tebessüm varken gördüm onu. Anlamayarak resimlere baktım. Sonunda, kurtarıcı bir not bulmuştum.

'Ulaşmadığı sandığın her mesajı, büyük bir tebessümle okuyor. Yaptığın şeylere hissiyatı, çok büyük. Sen bana hiçbir şey yapmasan da, benim hissettiklerim gibi. Kendine iyi bak. Ben dersem belki bakmazsın. Kim olduğum bile belli değil ne de olsa... George şöyle diyor İlay, KENDİNE ÇOK İYİ BAK.'

Mektup biterken, içimi acıtan bir duygu hissettim. Aklıma gelen ilk isim, Hilmi oldu. Ama o bunu yapamazdı. Çünkü George'den bahsedince, anlamaz ve boş boş bakardı. Kesinlikle o olamazdı. Yani, herhalde...

Paketi toplayıp, gönderen posta şubesine doğru yola koyuldum. Bunu bulmam gerekiyordu.

Şansıma gelen otobüs kendimi attığımda, metroda herkesin güldüğünü fark ettim. Benim enerjim herkese yayılıyordu. Sonra tanıdık bir ses duydum.

'Sudan ucuz abla valla ya. Biz ailecek her gün çayla yeriz. Oh mis.' diyen kişi, Didem'di...

'Didem!' dedim beni duymasını umarak. Bana baktı gülerek.

'Hilmi'li hoşbeş var, yiiceen mi?' dediğinde, Bet anırarak güldü. Hay sizin Hilmi'nizin ağzına ayağımı sokayım!

🌍 🌍 🌍 🌍 🌍 🌍 🌍 🌍 🌍 🌍 🌍 🌍

İlay'dan:

Kızları zar zor otobüsten indirip, posta şubesine ilerledik.

Gıybet-i WattpadWhere stories live. Discover now