Kalbim Mars'a Gitti...

46 8 124
                                    

Keyifli okumalar... Seviyom sizi. Yarışmadaki aşk hikayeleri tamamen hayal ürünüdür... Tşk by.

Cihat'tan:

'Bize ne gelecek acaba?' dedim Esra ile bize ayrılan masada otururken. Başkan yüzünden girdiğimiz yarışma, içeriğini bilmediğim için beni şaşırtmıştı.

'Sen olduktan sonra alırız biz yiğidim.' Düşüncelerimden çıkaran cümlesine anlam veremeden, tekrar lafa atıldı.

'Bize Juliet ve Yiğit gelebilir yani.' dediğinde, onu sıkıştırmamak için güldüm. Ben gülerken bir süre beni izleyip, sonra önüne döndü. 

'Neden öyle baktın?' dedim merakla. 

'Bakılmayacak gibi misin?' dediğinde, kaşlarımı kaldırıp ona baktım. 

'Saçların çok güzel ya.' dedi panikle. Sözleri trafikte kalmışım gibi karmaşa yaratsa da, beni o cümlelerden kurtarıp korna çalan da o oluyordu.

'Eveeeeet! Seçin bakalım.' Bizi bu işlere seve seve sokan (!) başkan yanımıza gelince, kart seçimini Esra'ya bıraktım.

'Lukas Ve Marry.' dedi bana bakarak. Arkadaşlıkla başlayıp, büyük bir aşka dönüşen Lukas ve Marry...

                 🌚 🌝 🌞 🌛 🌜

rıdvan:

Kartlar ilk önce Cihat'a giderken, ben de merakla beklemeye başladım. Tüm kartlarda aşk hikayesi yazılması beni tedirgin etse bile, en fazla ne kadar kötü olabileceğini düşündüm. 

'rıdvan seçsen artık.' Süm yavaşça koluma dokunurken, düşüncelerimden kopmuştum. Kafamı sallayıp bize uzatılan kartlardan mavi olanı seçtim.

'Olley. Maviyi seviyorum. Umarım uğur getirir.' Gülerek Süm'e bakıp, kartı açtım.

'Carson ve Chelsea.' dedim. Ama bu hikayeyi, pek bilmiyordum.

'Sen tanıyor musun?' dediğimde, kafasını salladı.

'Kadın çok sever. Ama adam fark etmez. Kadın adam için her gün evine kilometrelerce uzak olan trene biner. Hikaye, adamın yanlışlıkla kadını görmesiyle başlar.' dediğinde, garip ama güzel bir kurgu olduğunu sezdim.

'Sonra?' dediğimde güldü.

'Spoi olmasın.' Omuzlarını kaldırıp indirirken, söylememekte ısrarcı olduğu belliydi.

                        🌚 🌝 🌞 🌛 🌜   

Didem Kübra'dan:

'Ebeni ve Eden.' Ege'nin söylediğinden bir şey anlamazken, kartı elime aldım.

'Ebony o Ege ya.' dedim gülerek. Kartı tekrar elimden alıp güldü.

'Ya bir an yanlış okudum. Normalde sık argo kullanmam ama.' dedi panikle. Sonra kafasını eğdi.

'Yok ya. Sorun yok.' dediğimde, bana bakıp güldü.

'Şimdi Ebeni, ay aman yani Ebony...' dedi duraksayıp. Kartı elimden alıp harf harf okudu. Deli ya.

'Bunların hikayesi ne?' dediğinde, ben de bilmediğimi fark ettim. Sonra telefonunu çıkardı, internetten baktık.

'Ne yazıyor?' dediğimde, Ege okumaya başladı.

'Kadın her seferinde, yanlışlıkla mektup yollar bir adama. Yıllarca hiç mektup almamış adam, mektupları büyük bir sevinçle okur. Gel zaman git zaman, adam kadına bir mektup yollar. Aynen şöyle yazar: Yazdıklarına aşık olduğumun, güzel yüzünü görecek miyim?' dedi gülümseyerek.

Gıybet-i WattpadOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz