55 ♛ GECE KRALİÇESİ*

1K 119 161
                                    

55. Bölüm

GECE KRALİÇESİ

Gece Diyarı, Safir

Gece.

Kuzeyde gece, güne denirdi. Önemli olan güneş değil ay ve yıldızlardı. Kuzey tanrıları ona aitlerdi. Bu bölgenin ruhları, ejderhaları, hükümdarları, insanları... bu vakit yükselirler ve düşerlerdi.

Gece karanlıktı. Ay, yıldızlar ve onların ışığı, ondan bağımsız aydınlığa ait varlıklar değillerdi, bulundukları zamana ve göğe aitlerdi, onunla bilinirlerdi. Bulundukları mevsime, kışa, kuzeyde bazen gece denirdi.

Kara Kraliçe bir söz söylemişti. Onun için gecenin Zerath olduğunu söylemişti. Bu sözünün ardında duracaktı. Artık karanlığının nedenlerinden biri oydu. Ondan vazgeçmeyecekti. Onu kaybetmeyecekti.

Karanlığına hükmetmek için bir bağa ihtiyacı vardı, sonsuz siyahlıkta kaybolmaması, Diyar tabiriyle yok olmaması, için bir nedeni olmalıydı. Değer vermeli, hissetmeliydi. Bunu zor yoldan öğrenmişti. Gölge Kraliçe'nin emriyle düzenlenen suikast, gücünün sınırına ulaşmasını sağlamıştı. Gerçi o söz konusu olduğunda sınır değil, sınırsızlık söz konusuydu. Onu geri getiren, sonsuzluktan, zamansızlıktan ve mekansızlıktan geri getiren, hisleriydi. Ülkesi ve halkıydı, hükmüydü. Kardeşleri ve ölen annesiydi, babası ve Rhadenis'ti, sevgisiydi. Dostları ve düşmanlarıydı. Hırsı ve arzuları, tutkusu ve acılarıydı.

Fakat o an, karanlığa karıştığı o an, onu geri getiren yalnız onlar değildi. Bir başkası daha eklenmişti. Henüz diğerlerinden gerideydi ama onlara katılacağı belliydi.

Zerath.

Dymentsia, ülkesi için, hükmü ve gücü için ne gerekirse yapardı. Ailesi, dostları ve hatta düşmanları için kuralları umursamazdı.

Zerath, artık onlardan biriydi. Onun mektubunda yazdığı gibi dostu, müttefiği, sevgilisiydi. Dymentsia bunu kabullenmişti. Kabullenmek, yıkacakları kuralların başlangıcıydı.

Dymentsia, Zerath'ın mektubunda yazanları kabul ediyordu. Birbirlerinin yaşadıklarını bilmek onlar için yeterdi. Ama asla daha fazlasını istemekten geri durmayacaklardı. Hissetmek, tüm bedellere değerdi.

Ve tüm kuralları yıkmaya.

Bu kural, onlardan biriydi.

Rhadenis'e hükmüyle gücünü etkilemeyen her şeyi demişti. Bu, etkileyecekti. Bağlı kaldığı gelenekleri ve kuralları umursamayacaktı.

"Emin misin?" dedi Rhadenis. Bu soruyu ilk kez soruyordu. Dymentsia kesin bir yanıt verirse artık sormayacaktı.

Dymentsia, elini kılıcının kabzasına koydu. Gözlerini surlardan ayırmadı. Bu surların ardında uzun zamandır boş olduğunu tahmin ettiği sarayda ve orduda önemli görevleri olan insanlar için yapılan zindanların girişi vardı. Hiç şüphesiz karanlık onları istedikleri yere getirmişti. Bundan sonrasında ayrılacaklardı. Başını kaldırdı ve mavi göğe baktı. "Önceleri yaptıklarımın çok azında bu kadar emin olmuştum." Rhadenis'e döndü. "Mesela tahta çıkarken, mesela kuzeye giderken... düşmanlarımla savaşırken." Devam edecek gibi görünüyordu.

"Dört saat sonra burada buluşuruz." dedi Rhadenis.

Gölge Kral'ı ondan çok seven Lorenna ekledi. "Sizi burada bekliyor olacağız." Maviye parıldayan gözlerini Rhadenis'e yöneltti. "Gidecek miyiz?"

Rhadenis gitmeyi düşünmüyor gibiydi. "Gidiyoruz."

"Sanki benim için hiç kural yıkmadın, Temsilci." dedi Dymentsia. "Mysania'yı o zindandan çıkarmak için Auramos'u gönderen sendin."*

KARANLIĞIN ŞAFAĞI ♛ Kraliçelerin Savaşı IIIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin