15. Bölüm- Beş

106 9 8
                                    

(Medya: Yüz ifadesine kadar Louis'nin bölümdeki hali...)

~5 ay sonra~

-Louis?

+Ha? Ha, efendim Danielle?

-Yine beni dinlemiyorsun hayatım.

+Ah, üzgünüm. Dalmışım...

-Alıştık artık sanırım.

Danielle yanımdan kalkıp amerikan modeli olan mutfağa yöneldi. Birkaç tencere filan çıkarırken benimle konuşmayı sürdürdü.

-Neyin var, bilmiyorum fakat bu artık beni çok üzmeye başladı. Sevdiğim adamın bu halde olması beni çok üzüyor. Sağlığından şüphe etmeye başladım, Louis. Düzelirsin diye bekledim ama her geçen gün daha da kötü oluyorsun. Liam ile konuştum. Çocuklar da senin için çok endişeleniyormuş. Doktor ise psikolojik travma olduğunu ve en fazla iki ay sonra geçeceğini söylemişti fakat beş ay oldu ve hiçbir düzelme yok. Böyle davr-

+Susar mısın?

Gerçekten beynim almıyordu söylediklerini. Sadece anlamsız sesler duyuyordum.
Bunu o kadar sakince sormuştum ki Danielle bana bakıp üzülerek yaptığı işe devam etti. Normalde kızardı ama bu sefer sadece üzülmüştü.

+Ben çıkıyorum. Akşam geç gelirim.

-L-Louis?

Ona cevap vermeyip kot ceketimi aldım ve evden çıktım. Cebimden telefonumu çıkarıp Liam'ı aradım. Yalnızca bir defa çaldıktan sonra açtı.

-Merhaba, dostum.

+Merhaba, Liam. Notları almaya geliyorum, müsaitsiniz değil mi?

-Tabii, bekliyoruz.

Telefonu kapattım ve çok uzak olmayan Liam ve Zayn'in evine yürümeye başladım. Geçen ay Liam, Zayn'in evine taşınmıştı.
Evlerinin önüne geldim ve kapıyı çaldım. Kapıyı da ilk çalışımda, Liam hemen açmıştı. Bu da garip geldi çünkü hiç ilk çalışımda açmazlardı. Hele birliktelerse...

-Hoşgeldin, dostum!

+Hoşbuldum.

Birlikte salona geçtik. Tahminen Zayn banyodaydı. Liam elinde bir şeffaf dosya içindeki kağıtları bana uzatırken konuştu.

-Al bakalım, bunları sizin sınıftaki kızdan çok zor şartlar altında aldım. Çok değerli sayfalar yani...

Şaka yaptığını belli edercesine güldü fakat ben gülmeyi çoktandır unutmuştum. Notları aldım ve teşekkür edip gitmek için ayaklandım. Bu sırada Liam kolumu tuttu.

-Neden biraz oturmuyorsun, Louis?

Çok çaresiz görünüyordu. Sesi de normal Liam'a göre fazla kısık çıkmıştı.

+Ben gideyim. Şu notlara bakmam lazım.

-Sabahtan akşama kadar ders çalışıyorsun, dostum. Kitapçıda test kitabı bırakmamışsın. Biraz kendine zaman ayırmalısın.

+Üzgünüm.

Kapıdan çıkıp eve döndüm. Tahmin ettiğim gibi Danielle gitmişti. Zaten gitsin diye evden çıkarken geç geleceğimi söylemiştim. Odama geçip çalışma masama oturdum.

Son beş ayım sürekli böyle, ders çalışarak geçiyordu. Kimse bilmiyor ama her gece, geç saatlerde bir bara gidiyor, birkaç saat durup dönüyordum. Bir ya da iki saat uyuyor, sonraki iki saat de kitap okuyordum. Kalan zamanda da süreki test çözüp ders çalışıyordum. Okula gitmiyordum. Okul, sadece sınav olmak için uğradığım bir yer haline gelmişti. Danielle'la buluşmuyordum ama o her gün evime geliyordu. Çocukların hepsiyle aynı ortamda bulunmayalı çok uzun zaman olmuştu. Açıkçası hiçbir şey pek umrumda değildi. Haftada bir kez ailemle görüşmek dışında yapmaktan zevk aldığım tek şey ders çalışmaktı. Bir de sigara içmek.
Fakat tüm bunları yaparken; bara gittiğimde, kitap okurken ve ders çalışırken, sigara içerken, otururken, yürürken, kısacası nefes aldığım her saniye aklımdan çıkmayan tek bir şey var.
Düşünmeyi bırakamadığım, beynimi fazla zorlamaktan başımın ağrıdığı, bir saniye olsun düşünmemek için dua ettiğim, kendimi yaşlanmış hissetmeme sebep olan, müzik dinleyemememe, şarkı sözleri yazamamama, odamdan dışarı çıkmak istemememe sebep olan bu düşünce çok değil, birkaç ay içinde beni tamamen bitirdi. Yalnızca bir tek şeyi düşünsem yine iyi, fakat durum çok başka. Bu düşünceyi neden aklımdan çıkaramadığımı ve neden böyle olduğumu, aklımı kaçırmış olabileceğimi ve hatta düşündüğüm şeyin artık gerçek olup olmadığını, belki de hayalimin bir yansıması olabileceğini bile düşünüyordum. Ve evet, bunların hepsini aynı anda yapmak beni tüketti. Ben, Louis William Tomlinson; artık kendimi tanıyamıyordum...

Criminal (LarryStylinson)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin