11. Bölüm- 'Özür Dilerim'

175 15 1
                                    

(Bir miktar Harry'li bir medya...)

+Hayır.

Harry, ellerini arkasında birleştirdi ve başını dikleştirdi.

-Güzel. Ben gidiyorum.

+Tamam.

Yüzüklü ellerini arkasında tutarak koridoru boylu boyunca yürümeye başladı.

+D-dur

Durdu ama arkasına dönmedi. Ben odanın içinde, koridora dönük, o ise koridorun sonunda, merdivenlere dönüktü. Pozisyonunu bozmadan arkasına döndüğünde gözleri kısık, dudakları yukarı kıvrıktı. Sinir bozucu adam, korktuğumu sandı herhalde. Ne alaka..?

+Ne gülüyorsun?

-Hiç...

+Ne demek hiç lan? Korktuğumu mu sanıyorsun?

-En son böyle artistlendiğinde tıpış tıpış yanıma gelmiştin, Küçük. Doğru ya "Ben karanlıktan korkuyorum Marul Kafa."...

Söyledikleri doğruydu, haklıydı yani. Bok vardı da gittim yanına, zaten gelecekti biraz dayansam. Lanet korku...

+O-o başkaydı. O zaman çok karanlıktı.

Harry sırıtışını ve pozisyonunu bozmadan yanıma geldi ve önümde dikildi. Sırıtmasını yarıda bölüp rol yapar gibi gözlerini açarak kulağıma eğildi.

-Burası daha karanlık olacak, Louis.

Bunu korkunç olmak için fısıldayarak söylemişti. Korkunç değil de, daha çok şey olmuştu... Şey işte. Biraz seksi... Ne var canım, olabilir!

+O-olsun, uyurum ben de hep.

Kulağımdan çekilip yüzüme bakarken gülümsüyordu. Bu seferki alayla değildi. Eğleniyor gibi bir gülümsemeydi.

-Biliyor musun...

+Ne? Neyi?

Bir anda gülümsemeyi kesti ve gözlerini kırpıştırarak iç çekti.

-Hiç. Bir şey yok.

Kendi etrafında sıkıntıyla bir tur dönerken saçlarını karıştırdı. Tekrar bana dönerken yüzünü gördüğümde dudaklarını ısırıyor, bir yandan da yukarı bakıyordu. Ellerini saçlarından çekip hızlı bir nefes verdi.

-Ee, neden dur dedin?

+Ah, evet. Şey, sen nereye gidiyorsun?

Gözlerimin içine içine korkutucu derecede derin baktığını fark ettikten sonra kafamı aşağı eğdim ve ayakkabılarıma bakmaya başladım. Bari bakıyorsa da gözlerime bakmasın ki gerilmeyeyim diye. Aşağı baktığım için Harry'nin belinden aşağısını da görebiliyordum. Yani aynı boyda olsak göğsünü de görebilirdim ama işte, yapacak bir şey yok...

Harry, haç dövmesi olan elini sıkmaya başlamıştı. Görüyordum ama görmemiş gibi yapıyordum. Boyu uzun olduğu için kirpiklerimden nereye baktığımı göremezdi. Yüzüklerle dolu olan elini gevşettikten sonra bir adım geri çekildi.

-Önemi var mı? Burada seni kimse bulamaz. Amacın da buydu. Benim işim bitti.

Arkasına dönüp koridorda yürümeye başladığında kafamdan aşağı kaynar sular dökülmüştü bile. Kendimi bir anda boşluğa düşmüş gibi hissettim. Sanki son merdiven basamağını görmemişim de ayağım boşluğa basmış gibiydi. İşin garip tarafı, göğüs kafesimde gereksiz bir hareketlilik vardı ve bu hiç hoş değildi. Sanki biraz önce çok heyecanlanmışım da etkisi hala geçmemiş gibiydi. Midem bulanıyordu, kafamın içine de, sanki beynime kurşun girmiş gibi bir ağırlık çökmüştü.

Criminal (LarryStylinson)Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum