•49•Mahkeme•

13.5K 1.1K 92
                                    

Mahkeme günü gelip çattığında hepimiz hazırlanıp evden çıktık.

Evin önünü kaplayan kameranlar ve muhabirlerden kafamı gizleyip ilerlemeye çalışıyordum.

Zorla da olsa arabaya bindiğimde Jungkook yanıma oturmuştu, annem ise ön koltukta yerini alırken avukat arabayı çalıştırdı.

"İyi misiniz? "

Annem;

"İyiyiz, hemen adliyeye gidelim. "

Dediğinde kafamı pencereden dışarıya uzattım.

Mahkemeye girdiğimde ön sıralara yerleştik. Chansoo ise avukatıyla geldiğinde ben de avukatımla birlikte sanık koltuğunun tam karşısıma yerleştik.

"Heyecanlanma, korkma. Ben buradayım. "

Avukata kafamı salladığımda kafamı kaldırmadan ellerimle oynadım.

Hakim odaya girdiğinde herkes ayağa kalktı.

Mahkeme bağladığında suçlamalar yapılmış, suçlu masasına yönlendirilmişti.

"Suçlamaları kabul ediyor musun sanık? "

"Hayır. "

Tok ve kararlı çıkan sesle tüylerim diken diken oldu.

"Savunmanızı yapın. "

Dediğinde Chansoo'num avukatı ayağa kalktı.

"Müvekkilim suçlamaları kabul etmiyor. Bunların hepsi planlı bir komplo. "

Dediğinde yumruklarımı sıktım.

"Müvekkilim bir polis memuru, sizce de kulağa garip gelmiyor mu?  Eğer cinayeti işleyen bir polis memuru ise, neden arkasında bir tanık bıraksın? "

Avukatım ayağa kalktı.

"Onlar akraba! "

Hakim araya girdi.

"Karşı tarafın savunmasını dinliyorum avukat!  Sıranı bekle. "

"Dediğim gibi, bir polis memuru eğer suç işlerse gerisinde kanıt bırakmaz. Fakat karşısında oturan kız 5 aydır yaşıyor.  Bu kadar. "

Dedi ve oturdu. Avukatıma söz hakkı vermeden konuştum.

"İyi de suçlamaları 5 ay önce yaşanan saldırı üzerine açmadık. 2 hafta önce yaşanan kundaklama ve kaçırma dosyası üzerine açtık. "

Dediğimde hakim tatmin olmuşçasına bana baktı. Devam ettiğimde ise ayağa kalkmıştım, Chansoo'nun şaşkın bakışları avukatına kaydı. Avukat ise söylediği yanlış ifadeden dolayı pişmanlıkla etrafı süzüyordu.

"Dediğiniz gibi akrabaysak, neden beni kaçırdı ve öldürmeye çalıştı?"

"Bunların hepsi suçlama hakim bey!  Kesin kanıtlarla yöneltilen sorular değil! "

"Sanık!  Avukat haklı. "

Dediğinde ayağa kalktım ve Chansoo'nun avukatının karşısına geçtim.

"Dediğin gibi 5 ay öncesinde saldırıya uğradım. Bana saldıran kişi de burada gördüğümüz adamdır! "

Dediğimde parmağımla Chansoo'yu gösterdim.

Avukat tekrardan karşı çıktı.

"Bunların hepsi iddia!  "

"Tanık!  Yerine geç! "

Ben ise dediğini yapmayıp iki elimi kaldırdım ve ikisini de Chansoo'nun avukatı ve Chansoo'ya yönelttim.

İkisi de kolumu tuttuğunda kollarını bırakmamak için sıkıca tuttum.

"Tanık!  Yerine geç dedim! "

Diye bağıran haline döndüm ve konuştum.

"Gördüğüniz gibi avukat kolumu sağ eliyle, Chansoo ise sol eliyle tuttu. Yani Chansoo solak, öyle değil mi? "

Dediğimde hakim kafasını salladı.

"Tanık ne yapmaya çalışıyorsun? "

Chansoo'nun avukatı ise;

"Mahkeme ile alakalı olmayan sorular yöneltiliyor-"

"Avukat, sus. Tanık, devam et! "

Dediğinde gülümsedim. Belimi açıkta bırakarak karnımı açtım. Bıçak izi hala oradaydı, dikişlerin bıraktığı yamuk birleşme yerlerinde ellerimi gezdirdim.

"Gördüğüniz gibi yara sağ tarafımda. Bunu ancak solak birisi yapabilir! "

Dediğimde salonu fısıldaşmalar sarmıştı.

İşte bu.

Chansoo'nun şok olmuş gözleri beni bulduğunda gözlerimi kaçırdım.

"Hala basit bir suçlama olarak mı görüyorsunuz? "

Hakim ise düşünceli bir şekilde bana döndü.

"Mahkemeye 11.20'ye kadar ara verilmiştir! "

Savcılar ve hakimler durum değerlendirmesi yapacaktı.

Yerime geçerken avukat şok olmuş biçimde bana bakıyordu, kimse kendi savunmamı kendimin yapacağını düşünmüyordu.

Ben bile.










Mahkeme bölümleri de ekşınlı olcak jdldkflfjlf

BLOOD OF JUNGKOOK¹ • JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin