•18•Film•

16.6K 1.3K 1K
                                    

Jungkook sarılışımla kaskatı kesilmişti.

"Senin sevgine ihtiyacım yok. "

"Herkesin sevgiye ihtiyacı vardı! Mesela ben! Biri bana dondurma ya da lolipop aldığında çok mutlu olurum. "

"Ben ne zaman mutlu olurum biliyor musun? "

"Ne zaman? "

"Can sıkıcı birileri ortadan kalktığında. "

Sertçe söylediği içim alınmıştım. Arkamı döndüğümde kolumdan tuttu ve;

"Şaka şaka. Odamı birisi temizleyince seviniyorum. "

"O zaman odanı toparlayabilirim! "

Odasında kanıt bulabilir miydim?

"Odama mı? Evime mi gelmek istiyorsun? "

"Evet, sevindiğini söyledin. "

Kaşlarını tekrar çattı.

"Sen hep böyle miydin? "

"Nasıl? "

"Fazla iyi niyetli? "

"Neden ki? "

"Taehyung'un yerinde olsaydım seni bin defa sikmiştim. "

Dediği şeyle gözlerimi kocaman açtım.

"Ne dedin sen? "

"Bir erkeğin evine gidilmez Minjae-ya, asla. Evime gidelim diyen erkeğin amacı seni yatağa atmaktır. "

Şuan bana ders veriyordu...

"İyi o zaman nereye gidelim Jungkook? "

"Evime. "

"Ne?! Daha demin evime gidelim diyen erkeklerle konuşma diye. "

"Ben o tür bir erkek değilim. Şimdi evime gidiyoruz ve sen benim odamı temizleyeceksin. "

Evi okula 20 dklık mesafedeydi.

Odası....

Odası savaş alanı gibiydi.

Çoraplar, pijamalar...

"Sen bu odada yaşadığına en misin? "

"Yaşamaya çalışıyoruz. "

"Çalışıyoruz? "

"Ben ve mikroplarım. "

Odayı yaklaşık 1 saatte pırıl pırıl yapmıştım.

Fakat kanıt namına hiçbir şey bulamamıştım.

Çekmecelerden biri kilitliydi fakat anahtar görünürde yoktu.

Zorlamama rağmen açılmamıştı.

Kuşkuyla çekmeceden uzaklaşıp oturma odasındaki Jungkook'un yanına oturdum.

"Çok yoruldum ."

"Film açmamımı ister misin? "

Bugün oldukça iyi davranıyordu. Korkmaya başlamıştım.

"Neden iyi davranıyorsun? "

"Ee odamı topladın. Seni ödüllendirmem gerekiyor değil mi? "

Dedi ve dvdlerim yanına gidip bir film seçip taktı.

Film gerçekten güzeldi. Gözlerimi ayırmadan izlediğim 1 saatin ardından kaçınılmaz son gerçekleşti.

Öpüşme sahnesi çıkmıştı.

Gözlerimi kaçırdığımda Jungkook ile göz göze gelmiştik.

Tekrar ekrana baktığımda ise ateşli bir biçimde öpüşüyorlardı.

"Nasıl böyle öpüşüyorlar anlamıyorum. "

Diye mırıldandım.

"Neden? "

Beni duyacağını zannetmemiştim.

"Dudakları birleştirmek tamam ama dil... Ah... Çok iğrenç. "

"Bence iğrenç değil. "

"Bunu daha önce hiç öpüşmemiş biri mi söylüyor? "

Diye alay ettiğimde Jungkook filmi geriye sardı. Öpüşme sahnesini baştan sona kadar gözünü dahi kırpmadan izledi ve televizyonu kapattı.

"Ne yapıyorsun? "

"Nasıl öpüşüldüğünü öğrendim. Sıra denemekte. "

Alarma geçen bedenimle elim Ayağım titredi. Kolumdan tutup beni tam önüne çekti.

"N-ne yapıyorsun Jungkook? "

"Şşşh, sessiz ol. "

Dedi ve sağ elini sol çenemi kavrayacak biçimde boynumda konumlandırdı.

Beni öpecekti.

Bunu engellemem gerekiyordu.

Ayağa kalkacağım sırada omuzlarımdan tuttu ve beni kucağına oturttu.

"Jungkook-"

"Şşşh sessiz ol dedim sana! "

Dedi ve tekrardan elini çeneme koydu. Boynunu bükerek yaklaştığında sıcak nefesini yüzümde hissetmiştim.

Nefeslerimiz birbirine karıştıktan birkaç saniye sonra dudaklarımız da buluştu.

Bu sefer bu eylemin baş kahramanı Jungkook'tu.

Alt dudağımı dişlerinin arasına alıp çekiştirdi ve emmeye başladı. Dilini hissettiğimde irkildim ve geriye doğru çekilince belimden tutmak zorunda kaldı. Sıra üst dudağıma geldiğinde aynı işlemi oraya da uyguladı.

Birden dudağımı ısırdığında ağzının içine inlemiştim.

Utançla kıpkırmızı olunca geri çekilmeye çalıştım fakat tekrardan buna engel oldu.

Dudaklarımı aralamam gerekiyormuş gibi hissedip araladığım sırada cürretkar dili ağzımım içine girmişti.

Sanki yüzlerce kez deneyimlemiş bir eylemi benim üzerimde uyguluyordu.

En sonunda nefes nefese ayrıldığımızda kesik nefeslerinin arasında konuştu.

"İşte. Böyle. Hissettiriyormuş. "

.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Sabah sabahndkdjdodjkd neyse

BLOOD OF JUNGKOOK¹ • JJKNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ