SOL YANIM (TÖRE)

Bölüm-2

Akşam oldu güneş battı Karadağlı konağı düğün halayın da davullar zurnalar Amedi şenlendiriyordu.Berfin Nalın Şilan Dilan küçük Ağa'nın yanına oturup hep birlikte halay çekenleri daha doğrusu sevdikleri gözlerini üzerlerinden biran olsun ayırmadan hayran hayran doyasıya izliyorlardı.Berfin ailesinin gelmesiyle birden ayaklandı geç kalmış yolda ufak bir sorun yaşamış ama yetişmişlerdi. Hemen Bav(babasının)elini öpüp Hazarla Asmine sarıldı.Ağıt Ağa bower ağa Ezo hanım adar azat tüm aile dünürlerini kapıda karşılamış buyur etmişlerdi.Cok zor günler geçirmişti bu iki aile ama herşey zamanla tatlıya bağlanmış bağlanmasına ama gelecek günler ne getirir bilinmezdi.Küçük ağaya hediyelerini verdikten sonra Asmin hek(ablasının) yanında kalırken Adar da Seyit ağa ve hazarla erkeklerin tarafına geçti.Tabi bir kişinin gözü Hazarin üzerinde kalakalmış Berfinin dürtmesiyle kendine gelmesi bir olmustu o da ayrı.

Nalın çocukluk arkadaşını görür görmez sıkıca sarıldı.Asmin:
Hih nalın ne kadar güzel olmuşsun sen
Bana diyene bak asıl sen çok güzel olmuşsun deyip kıkırdadılar.
Dilan iki kıza bakıp;
"gördün mü Şilan hane körler sağırlar birbirini ağırlar lafı varya ahanda bu ikisi için söylenmiş"deyip gülmeye başladı.Şilanda ona kafa sallayıp gülerken Asmin elindeki çantayı dilana fırlattı.Oldum olası anlasamazdı asminle dilan Berfin daha fazla uzaması için araya girip iki kızı da uyardı.İki dost kol kola halay çekenleri izlemeye başladı.Aslinda birbirlerinden habersiz ikisinin de gözü tek bir kişinin yakışıklılığıyla tüm kızların aklını başından alan sertliği yiğitliği adaletiyle nam salmış Azad Ağa'nın üzerindeydi.Ayni şekilde onlara aşkla bakan gözlerden habersiz..

İlerleyen saatlerde hep birlikte halaya kalkıldı Azad Nalın el ele yanlarında Berfin Adar Baran Şilan Asmin Dilan Siyabent onları büyük mutlulukla izleyen Ezo Berivan Ağıt ve Bower Ağa'nın gözleri gururla parlıyordu.Aslan gibi yetiştirmişlerdi evlatlarını yan yana hiç birini diğerinden ayırmadan doğru dürüst namuslu evlatlarından yana hep gülmüştü yüzleri çok Şükür..

Halayda Nalinin kalbi ha durdu ha duracak kalp atışı bir kuşun kanat çırpışından farksız avucunda Azadın eli yanyana göz göze halay çekiyorlardı rüya gibi bu kalp bugün şuan durmazsa daha da durmazdı.İcinden sürekli kendine telkin veriyor;
"Atma kalbim bu kadar atma şimdi değil" avucunun içi terlemeye başlamıştı.
Hic bitmesin istediğimiz anlar vardır ya hani işte Nalın için şuan tamda o andı yanında azadin da aynı düşüncelerde olduğunu bilmeden ama her güzel şey gibi oda bitmişti işte.Azad Nalinin elini bırakmadan önce sıcacık nefesine kulağına
"ortalarda fazla dolanma "
Nalin yakınlıktan kıpkırmızı olmuş algıları tamamen kapalı sadece
Hıı diyebildi.Azad ne dediğinin farkına varıp kızlara da şöyle fazla dolaşmayın ortada dedi. Nalın sadece kafasıyla onaylayıp ellerini bırakıp arkasını döndüğünde kalbi yerinden çıkacak şekilde atıyordu elini kalbine koyup derin bı nefes aldı.Asmin arkadaşının halini görünce telaşlanıp hemen tuttu ellerini titriyordu resmen.
"Kuzum benim yüzün bembeyaz olmuş neyin var? herşeyin farkında olan Şilan sırıtırken nalın ona göz belertip
"yok birseyim halay yordu biraz başım döndü "dedi.Silan durur mu hiç "abim sana ne dedi öyle fısır fısır "
Asmin birden Naline odaklandı oda ne diyecek" kızlara söyle ortalarda dolanmasınlar dedi "demesiyle Asmin rahat bir nefes aldı tabi bu dilanin gözünden kaçmadı ama üzerinde de durmadı.Şilan hala imalı imalı bakıp "hı hı tabi tabi kesin onu demiştir" dedi.
"Kız yalan mı söylicem ne dediysem o "Asmin konuşmalardan iyiden iyiye rahatsız olup "aman ne dediyse dedi kapatın artık "dedi demesine ama içine düşen kurda engel olamadı.Dilan o sırada Siyabente gözlerini dikmiş bakan hejayi fark etti üzerine atlamamak için kendini zor tutuyordu.Daha fazla dayanamayıp tam hareketlenmişti ki onu fark eden Şilan tuttu kolundan "hop hop hop nereye ?
"Bak Şilan demedi deme ben bu hejanin o tülü saçlarını tek tek yolar Siyabente bakan gözlerini oyup ellerine veririm."
"Kız manyak mısın herkesin için de oluur "otur şuraya sonra beraber yolarız "deyip çekti yanına
"yolarız dimi "
"yolarız yolarız "deyip güldü.

Halaydan sonra Siyabentle yerine geçen Azad Berivan yengesiyle Cane hanımın konuşmasında Nalın geçince dikkat kesildi.
MaşAllah SubhanAllah Nalın değil mi o kız Berivan hatun?
O Cane hatun o güzel kızım benim büyüdü serpildi kocaman oldu.
Ne güzel olmuş MaşAllah aynı annesi bebek gibi insan bakmaya kıyamaz.Gelinlik kız olmuş varmıdır sahibi?
Berivan hafifçe gülümser Allah biliyor ya hep oğlu Baran için düşünmüştür can dostunun kızını ama hiç dile getirmemiş hele şu kalabalığı bir savsınlar oğluyla da Naline de konuşacaktı.Baranin da niyeti bu yöndeydi ah bir bilseydi bırakırmıydı şimdiye bağlardı hemen başlarını.Cane kadının niyetini anlayan Berivan hanım;
"Vardır elbet böyle güzel kız sahipsiz kalırsa hiç "
Bunu duymasıyla Cane hanımın yüzü düştü nasıl düşmesin oğlu Cihan sıkı sıkı tembihlemiş gelmeden başının etini yemişti gidip alalım diye zor ikna etmişti oğlunu yol yordam vardır dur hele sen ben bir ağız yoklayayım diye.Kıyameti koparacaktı duyduğunda.İki kadında sessizleşip oynayanlara döndüler.
Azad duyduklarıyla adete sinir küpü olmuş içinden gidip Cihanın kafasını koparmak geçiyordu.Siyabent dostuna seslendi kendini dinlemediğini anlayınca da o da konuşulanlari duymuş Azada sakin olmasını tembihliyordu.Azad ise başka bir alemde aklinda yengesinin sözleri dönüp duruyordu.Nalinin sahibi var demişti.Kimdi Nalinin sahibi ellerini yumruk yapmış kafasında binbir soru derin bı nefes alıp bunu şimdilik bı kenara bıraktı daha doğrusu bırakması gerekti.

Avluda çalınan davullar zurnalar ağızlarda eksik olmayan zılgıtlar eğlence artarak devam ediyordu yemenin içmenin haddi hesabı yoktu bugün herkesin keyfi yerindeydi.Taki gelenleri görene kadar...

Bölüm sonu..

Düşünceleriniz benim için çok değerli yorum ve vote ile desteğinizi eksik etmeyin lütfen keyifli okumalar...