İreöm'den; "Pekala,pekala..."diye mırıldandığımda,başını kaldırıp bana baktı.Haklıydı,hem altı üstü birkaç gündü.İyi geleceğine emindim. "Gidelim."diye mırıldandım,elimi saçlarından geçirip oynarken.
"Söz veriyorum,ikimize de iyi gelecek bir tatil olacak."dedi dudağıma minik bir öpücük kondurmadan önce.Bende öyle olmasını diliyor ve umuyordum.
"Şimdi size bir şey söylememiz gerkiyor."dedim öksürüp dikkatleri üzerime çektikten sonra.
"Hamile misin?"
"Evleniyor musunuz?"diye sormuştu Ash ve Melis aynı anda.Kaşlarımı çattım ve "Hayır."dedim tereddütle.Bir şey söyleyeceğim dediğimde,niye akıllarına gelen ilk şey bunlar olmuştu ki?
"Ah,bende sevinmiştim."dedi Melis,kollarını göğüsünde birleştirip geriye yaslanırken.Hamile olmamı mı bekliyordu diye düşünmeyecektim çünkü evet,bunu bekliyordu.
"Başbaşa?"dedi Lara sırıtarak.Bugün akıllarından,bizimle ilgili;ki aslında olmayan şeyleri neden geçiriyorlardı ki? Calum'la başbaşa tatile çıkmam tuhaf bir şey miydi,yani?
"Yok Lara,birkaç kişi daha gelecek."dedim göz devirirken.Taklidimi yapıp çileklerini yemeye dev-Bi saniye,onlar benim çileklerimdi! Tam dudaklarımı aralamıştım ki,geri kapatmak zorunda kaldım.Hah,sonuçta o hamileydi ve yemesi gerekiyordu.
"Mutfağa gidiyorum,bir şey isteyen var mı?"dedim Calum'un kolları arasından çıkarken.Hepsi olumsuz mırıltılar çıkarırken,salondan çıktım.
Esin'den;
"Tatilden döndüğümüzde etmeyi düşünüyorum evlilik teklifini."dedi Calum,tekli koltuğa otururken.Tatile de bu yüzden gidiyorlardı,en azından Calum;öyle planlamıştı.İrem'i evden başka türlü kolay kolay çıkaramayacağını biliyordu ve döndüğünde ortamı halletmiş olmamızı istiyordu.
"Neden doğum gününde yapmıyorsun ki?"dedi Luke,Lara'nın saçlarıyla oynarken.
"Çünkü doğum günüyle aynı gün olamaz."dedi Melis,Calum'dan önce.Aslında bir taraftan daha romantik olabilirdi ama...
"Ne konuşuyorsunuz bakalım fısır fısır?"dedi İrem,salona girerken.Hepimizden farklı bir cevap çıkarken,dudak büzdü ve gidip Calum'un dizine oturdu.Dönüp Ashton'a baktım.Bana bakıyordu.Gülümsedim ve utanarak önüme döndüm.Birinin gözlerine bakmakta iyi olduğum söylenemezdi.
"O zaman biz valizleri hazırlayalım."dedi Calum,kucağında İrem'le birlikte kalarken.İrem kıkırdayarak,kollarını;Calum'un boynuna doladı.Ve salondan çıktılar.
"Uykum geldi."diye mırıldandım,saçlarımla oynayıp bir yandan da film izleyen Ash'e.İremler gideli,yarım saat oluyordu ve muhtemelen uçağa binmişlerdi.Melis ve Michael;pizza yemek için dışar çıkmıştı.Lara ve Luke ise;alamadıkları bebek eşyalarına tekrar bakmaya gitmişlerdi.Bizse,koltukta öylece uzanmış film izliyorduk.Daha doğrusu,son 20 dakikadır;ben uykuyla savaşıyor ve Ash'im gülerken çıkan mükemmel gamzelerini izleyip ne kadar mükemmel olduğun düşünüyordum.
Söylediğim şeye sonunda tepki verip başına eğdi. "Yatak odasına çıkalım mı?"Film izliyordu.Onu bitirmeden kalkmasını istemiyordum.
"Hayır."diye mırıldandım göğüsüne sokulurken.
"O zaman 2 dakika bekle geliyorum hemen."dedi ve ben daha tam göğüsüne sokulamamışken,yanımdan kalkıp gitti ve gitmeden önce filmi durdurdu.Ve 2 dakika sonra,elinde yastık ve örtü ile geri döndü.Tanrım... Neden bu kadar tatlı olmak zorundaydı ki?
Yastığı başımın altına koydu,yanıma uzandı,örtüyü üzerimize çekti ve başıma minik bir öpücük kondurup "Öylece uyumanı istemezdim."diye mırıldandı.Gülümsedim ve "Babacık beni mi düşünüyor?"diye mırıldandım.Elini belime koyarken,sır verecekmiş gibi yakınıma girip "Babacığın seni hep düşünüyor."diye fısıldadı...
Melsi'den; "Onu yiyecek misin?"dedi Michael,önümde son kalan pizza dilimime aşkla bakarken.Kıkırdadım ve elime alıp yiyecek gibi yaptım.Bir an yüzü düşünüyor gibi oldu.Kıkırdayarak pizzayı ona doğru uzattığımda;gözleri resmen kocaman açılmıştı.O kadar tatlı gözüküyordu ki,kendimi onu mıncıklama isteğinden alıkoyamıyordum.Pizzadan kocaman bir ısırık aldığında,kıkırdadım ve parmağımla dudağının kenarında kalan ketçabı sildim.Bazen bir çocukla birlikteymişim gibi geliyordu... Bu... Elbette güzel bir şeydi.Onun enerjisini seviyordum.Bulunduğu yere ciddi ya da eğlenceli olmayı biliyordu.Pizzanın geri kalanını da ısırdığında,elimdeki kırıntıları silkip kıkırdadım.Kolasından bir yudum aldığı sırada 3 kız yanımıza gelmişti.O kadar heyecanlı gözüküyorlardı ki... Muhtemelen hayranlardı.
"Michael,"dedi sarışın olan kız. "Bir tane fotoğraf çekilebilir miyiz?"Michael,dönüp bana baktı.Omuz silktim ve "Onlar senin hayranların Clifford,tabiki çekilebilirsin."diye fısıldadım.Ama kızlar duymuştu,ki gülümsemişti.
Michael "Pekala."diye mırıldandığında,kızlar hemen Michael'ın yanına geçtiler ve fotoğraf çekilmeye başladılar.Aklıma konser günü geldi... Ona hayrandan öte aşık ama sadece Michael için bir hayran olan Melis....Hayatımın belki en zor ama en güzel 3 yılını yaşamıştım.Sonuçta... Sizi mutlu eden birinin,yanınızda olmaması zordur.Ama,her çekilen acının;her katedilen yolun sonu mutluluğa çıkıyordu.Bu da bir gerçekti.
Kızlar imzaları da alıp gittikten sonra,bizde kalktık ve hesabı ödeyip pizzacıdan el ele çıktık.
Lara'dan;
"Lukey,çok güzel oldu..."diye mırıldandım,odaya hayran bir şekilde bakınırken.O kadar güzel olmuştu ki... Tam hayalimedeki gibiydi.(Y/N;en sonda odanın fotoğrafını şey ettim.)Bir an önce,Lara doğsun istiyordum.Onu kucağıma almak,kokusunu içime çekmek istiyordum.Uykusuz kalmaya hazırdım,yorulmaya da... Yeter ki,o bir aksilik çıkmadan doğsun.
"Bence de güzelim,çok güzel oldu."dedi Luke,kapıya yaslanırken.Gülümseyerek odaya bakmaya devam ederken,Luke'a sarıldım ve başımı göğüsüne yasladım.Huzur buydu.Onun kollarında olmak.... Hem huzurlu,hem güvende,hem de hiç bitmeyeceğini isteyeceğim türden bir rüyadaymış gibi hissediyordum.
"Odamıza gidelim mi?"diye mırıldandı Luke,bir süre sonra.
"Olur."derken,uyku moduna geçmiştim resmen.Beni,kucağına aldı ve beraber merdivenleri çıkmaya başladık...
Yeyy bundan sonraki bölüm calrem özel bölüm 💕💕
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
