1 Ay sonra;

Melsi'den;

"Öleceğim şimdi heyecandan..."diye mırıldandım,aynadan arkamdaki İrem'e bakarken.Gerçekten ölebilirdim,ihtimaldi yani.Michael'lar 2 gün önce gelmişti ve az sonra evleniyordum.EVLENİYORDUM.Çığlık atarak deli gibi,bir o yana;bir bu yana gitmemek için kendimi zor tutuyordum.Yıllardır aşık olduğum adamla evleniyordum,ki evlenmeyi onunla bile düşünmediğim halde... Ah,sanırım bayılacaktım.

"Ölmezsin,dayan biraz."dedi İrem gülerek gelinliğimi düzeltirken.Doğum yapıyormuş gibi,derin nefesler alıp veriyordum;ellerim titriyordu.Biz bize olacaktık belki ama yine de heyecanlıydım.Kimsenin olmamasını ben istemiştim.Arka bahçe de küçük bir törenle evlenmek istiyordum,sade bir sonbahar düğünü olacaktı... Ki üzerimdeki gelinlikli bile,belki de en sade gelinlik olabilirdi.Ben gelinlik olmasından bile yana değildim ama İrem çok ısrar etmişti.Saçlarımı hafif bir maşa yapmış ve koyu renklerde çiçekleri olan bir taç takmıştı.İrem,Esin ve Lara'nın üzerinde ise;Bordo kısa elbiseler vardı.

Kapı tıkladığında,şaşkınca İrem'e baktım.Şirince gülümsedi ve "Hazır mısın?"diye mırıldandı.Kafamı olumsuz anlamda salladım.Kıkırdadı ve yatağın üzerindeki çiçeği elime tutuştururken "Harika,hadi gidelim."dedi.Ardı ardına bir kaç kez yutkundum.

"Şimdi,ben aşağa da olacağım;bizimkilerin yanına gideceğim.Ashton getirecek seni,tamam mı?"dedi ve koluma girip beni sürükleyerek odadan çıkardı.Ashton,beni gördüğünde;gülümsedi.Her zamanki gibi altında siyah dar pantolonu,üstünde siyah gömlek ve kumaş ceket vardı.Ashton böyle olduysa,Michael'ı düşünmek istemiyordum...

"Sakin ol."diye fısıldadı İrem ve Ashton'a dönüp "Ben iniyorum,sizde hemen gelin."dedi.Ash kıkırdayarak onayladı ve İrem'in gidişini izledik.

"Mel,birazdan düşüp bayılacaksın;sakin."dedi Ashton,koluma girerken.Derin bir nefes aldım... Haklıydı,birazdan düşüp bayılabilirdim;çok çok büyük bir olasıydı.Gelinliğimi hafifçe yukarı kaldırdım ve merdivenleri inmeye başladık.Sakin Mel,sakin ol...

Arka bahçenin kapısına geldiğimizde,geri gitmeyi bile düşünüyorum ama oraya gitmeyi düşünmüyordum.İstemediğimden değildi,kim aşık olduğu adamla evlenmek istemezdi ki? Sadece... Korkuyordum,heyecanlıydım.

Ama bunların hiç biri,bahçeye çıkmamızı engellememişti.Michael'ı gördüğümde,bunun bir rüya olduğunu düşündüm,gerçek olmayacak kadar mükemmeldi.Takım elbisesinin içinde,harika gözüküyordu.Gülümsemeye çalıştım ama bu kalbim az sonra duracakmış gibi hissederken,o kadar zordu ki.Turucu yeşil yaprakların,yanan mumların arasından geçip Michael'ın yanına geldiğimizde;Ash,kolumu bıraktı ve Esin'in yanına geçti.Michael'a baktım.Onunda benim kadar kadar heyecanlı olduğunu görebiliyordum.Gülümseyerek ve büyülenmişcesine bana bakıyordu.Ve bu utanmama sebep oluyordu.Michael ellerini uzattığında,ellerimi ellerinin üzerine koydum.

İrem,yanımıza geldi ve "Bayanlar ve baylar,bu güzel günde Michael ve Mel'in evliliklerine tanıklık etmek için toplandık.Sonunda onlarda evleniyor."diyip kıkırdadı.Hepimiz gülmüştük.

"Ehe,her neyse;Lütfen dediklerimi tekrar edin."dediğinde,gülümseyerek bize bakıyordu.Gülerek"Ben Michael Clifford,gerçi ben Michael değilim;sen bunu tekrar edeceksin."dediğinde,Lara "İrem..."diyip kıkırdadı.

"İyi be."diyip göz devirdi ve bu beni güldürdü,komik olması,stresimi alıp götürmüştü.

"Şimdi az önce dediğimi tekrar et."dediğinde,Michael,gözlerimin içine bakarak "Ben,Michael Clifford,seni koruyup kollayacağıma,"dedi ve devam ettim "İyi günde,kötü günde,"

"Zenginlikte,fakirlikte..."

"Hastalıkt ve sağlıkta..."

"Seveceğime,"

"Sevgiyle anacağıma,ikimizde yaşadığımız sürece yemin ederim."diye mırıldandım.

"Kabul ediyorum.."dedik aynı anda.(Y/n;Bundan sonra asla evlilik sahnesi yazmayacağım,beceremiyorum bye.)

"Hadi şimdi öpüşün."dedi,İrem kıkırdayarak;Calum'un yanına giderken.Bizde güldük ve Michael,yavaşça belimi kavrayıp beni kendine çekti ve dudaklarını dudaklarımın üstünde hissettim... Ben bu çocuğa,gerçekten aşıktım...

İreöm'den;

"Evlenmeyen tek siz kal-"diyordu ki Ash yine,göz devirip "Geçen seferde aynısını söyledin ash,ayrıca sizde varsınız."dedim,Esin'i işaret ederken.Esin utandı ve Ash bir şey diyemeden,sadece Esin'i kendine çekip sarıldı.

"Ah,artık 2.kez teyze olmak istiyorum."dedim gülerek,Melis'e bakarken.İçtiği içki,bir an püskürtüyordu ki,son anda elini dudaklarına bastırıp engel oldu.İçkisini yuttuktan sonra,öyle bir bakış atmıştı ki,kahkaha atmamak için kendimi zor tuttum...

"Ne var yani,hamile olsan fena mı olur?"dediğimde,göz devirdi ve "Daha yeni evlendik,hem sen niye kendin çocuk yapmıyorsun?"dedi gülerek.Yorumsuz kalmayı tercih ettim ve bu hepsinin gülmesine sebep olmuştu,Calum dışında... Ah hayır,Melis'in dediğini düşünmüyordu değil mi?

Hafifçe ona dönüp "Calum?"diye mırıldandığında,bakışlarını yerden çekti ve bana baktı "Ne oldu sevgilim?"diye sordum... Gülümsedi ve "Belki de Melis haklıdır..."diye fısıldadı.Kıkırdayarak "Güzel şakaydı."diyip önüme döndüm.Komikti.

"Ama ben şaka yapmıyorum."diye fısıldadı ellerini belime dolarken,derin bir nefes aldım ve elimdeki içki bardağımı kafa diktim.Tabiki de şaka yapıyordu,ciddi olmaması gerekiyordu.Melis'in de,Lara'nın da bebeklerine bakabilirdim ama kendi bebeğime bakabilecek kadar sorumluluk almak istemiyordum,hepsi buydu.

Ah mükemmel bir bölümdü yeyyy
Tbkide çck istmyrm~
Ve öhöm,hesaplarım göre;Lara artık 4 aylık hamile vee... Tarih 20 ekim... Resmen hikaye gerçek zamandan 1 ay sonrayı anlatıyor skfjsdfjkd

Baby •5Sos•Where stories live. Discover now