AYKIRI:2 UYANIŞ

~SÜRPRİZ~

Başlığı görünce 'SONUNDA!' diye söylenenleri duyabildim sanki :)) Evet bu bir açıklama sayılır... Yani aslında bir açıklama yapmak için önce ne yapacağımı kendime açıklamam gerekiyordu, bir plan program yapmam gerekiyordu ama sonunda bunu başaramadım!! Evet yanlış okumadınız, başaramadım! Aslında başarmama kararı aldım. (Ne diyor bu kız!?) :)) Peki, daha açıklayıcı konuşacağım. Şöyle ki;

Plan program yapmak bana ve yaptığım bu işe tamamen ters bir şey! Yani ben daha önce (Aykırı' yı yazmaya başladığım ilk günlerde) şu gün bölüm yazacağım, bunu yazacağım, bölüm şöyle olacak şeklinde herhangi bir plan yapmıyordum ve böylelikle özgürce yazıyordum. Canım ne zaman, nerede yazmak isterse. O an aklıma bir şey gelirse, kendimi birden bire bilgisayar başında buluyordum.

Birisi veya birileri için değil... Ya da bir amaç için, bir yerlere gelip birileri tarafından tanınıp, övgü kazanmak için hiç değil... Sadece... Sadece hayallerimi yazmak hoşuma gittiği için yazdım. Bunu yapmak hala da benim için paha biçilmez bir güzellik. Ve hep öyle kalsın istiyorum. Başkalarının beklentilerini karşılamak için yazmak... Bu kendimle ters düşmeme sebep olur, öyle değil mi!?

Yani Ayşe, Mehmet ya da başkası istiyor diye bölüm yetiştirmeye çalışmak, kendi özel hayatım içindeki koşuşturmacalarım arasına bir de en sevdiğim şeyi sıkıştırmak, ona hakaret etmek olmaz mı? Ona, kendime ve size... Bunu İSTEMİYORUM!

Bu işe başladığım gün nasılsam değişmeden devam etmek istiyorum! Canım yazmak istediğinde koşarak bilgisayar başına geçmek, zoraki durumda olmadan, kendimi sıkıştırmadan, sevdiğim için yazmaya devam etmek istiyorum. Ancak bu şekilde amaç gütmeden yazmış olmaz mıyım zaten? Aksi durumda Ayşe, Mehmet ya da başkaları yazdıklarımı okusun, hatta daha çok okusun diye yazmış olacağım. Yani bana göre bunun anlamı: Hayallerimi pazarlamış olacağım... Kulağa korkunç geliyor öyle değil mi...? En azından bu düşünce beni korkutuyor.

Olmak istemediğim bir şey olacağım diye korkuyorum! O yüzden yapmayacağım. Bir plan ya da program yapmayacağım. Size her ay bir bölüm yazacağım demeyeceğim, çünkü bunun bir garantisi yok! Canım ne zaman isterse, o zaman özgürce yazacağım...

Size de tavsiyem budur!! İstemediğiniz hiçbir şeyi yapmayın ve neyi istediğinizi iyi bilin! İyi bilin ki ne olursa olsun kimse sizi ondan vazgeçiremesin! Neyi ne zaman ve nerede yapmak istiyorsanız, ötesini berisini hesaplamadan yapın! Hayat ertelemek için kısayken, plan yapmak için de fazla garantisiz değil mi!? Yarın bunu yapacağım diye plan yapıyoruz ama yarın olacak mıyız hesaba katmıyoruz... O yüzden tekrar ediyorum! Başkaları için değil, kendi istediğiniz için yapın bir şeyleri... Benim Aykırı' larıma da bu yakışır çünkü ;) <3

Üstelik bunu yaparken anlaşılmayı beklemeye de gerek yok. Herkes herkesle anlaşacak diye bir kural yok çünkü. Bazen açıklamaya gerek yoktur. 'İstedim ve istediğim için yaptım.' demek gerekir. Hayatta bundan daha büyük bir lüks, daha özgür bir cümle yok sanırım. Ben de şimdi tam olarak bunu söyleyeceğim:

Böyle yapmak istiyorum. Sizi ve Aykırı' yı hayatımın monoton angaryalarından birisi haline getirmek istemiyorum! Bu büyüye saygı duymaya devam edeceğim. Yani özgür vaktimin çok daha bol olduğu yaz dönemi, tüm yılın birikmişliğini, (boş boş durmayacağım yani tüm yıl tabii ki, ilham perilerim geldikçe bölüm yazacağım ;) ) o bölümleri sizinle paylaşmak için yeniden döneceğim!!

Okul, sınavlar, okunacak kitaplar, yapılacak ödevler arasına sizi sıkıştırmak istemediğim bu dokuz ayda mola istiyorum da diyebilirim! Biliyorum, güzel şeyler için uzun bekleyişler çok sıkıcı ve yorucu oluyor. Ama unutmayın ki: Sabırla beklenen bir şey, hızlı kavuştuklarımızdan çok daha kıymetli oluyor ;)

Siz benim kıymetlilerimsiniz... Sizi asla ikinci plana atmak istemediğim için bunu yapmam gerekiyor. Umarım bu uzun yazımda ne demek istediğimi size anlatmayı başarabildim??

Size baştan savma ve aceleye getirilmiş bir kurgu yerine yine geçen yıl ki gibi daha oturaklı bir kurguyla geri gelebilmek için, kısa(!) bir tatile çıkıyorum.

Son olarak, benim biricik Aykırı Ailem... Gelecek yaz geldiğimde (Muhtemelen yine Temmuz ayında, bu biraz da okuluma bağlı...) kaldığımız yerden yazmaya devam edeceğiZ! Bu sürede sizden ricam ay, gün vs. saymayın... Hayatınızı istediğiniz şekilde yaşamaya devam edin. Bırakın aksın zaman, hesabını tutmayın! İşte o zaman bir bakmışsınız ki yeni bir kitap, yeni bir bölüm, 'Yine heyecanlı yerinde bitti!!' diye sitem ettiğiniz yep yeni bir kurguyla geri dönmüş olacağım...

O zamana kadar... Hoşça Kal' ın demeden önceyse :D bir sonraki bölümde 'Soru-Cevap' bölümü yazmayı düşündüğümü bildirmek istedim. Yani bundan sonra ki bölümü 'Soru- Cevap' bölümü yapacağım. Varsa sorularınız şimdilik not edin yakında birbirimizle paylaşıp, cevaplarına birlikte varacağız :)) Sorularınızı ne zaman cevaplayabilirim bilmiyorum ama muhtemelen o da sömestr tatilini bulacaktır. Fakat zaman alsa da, geç olsa da güç olmamasını umuyorum :) Benim için hayatımın en yoğun yıllarından biri olacak olan bu yılı başarılı atlatabilmem için de sizden bana bol bol şans dilemenizi istiyorum... Tabii hiç şüphesiz, benim iyi dileklerim de hep sizinle olacak...!!

Soru- Cevap' ta yeniden görüşünceye dek, hoşça kalın...<3<3 Sizi sevip, size değer veren özgürce yazmak peşinde koşan Aykırı yazarınız:

~Gülçin ÇELİK~