《24》Dünya Ahiret Bacımdır.

Start from the beginning
                                    

İkimiz de gününce konuştum.
"Adın ne?"
"Yekta. Sen?"
"Eftalya."
"İsmin çok garip. Yine de çok sağol. "

Bir anda bana sarılınca ben de yavaşça ona sarıldım. Bunu yapmamam gerektiğini hissediyordum ama karşımdaki insan üzgündü ve yaptım işte. Sebebi yok. O an öyle istedim. 

"Eftalya!!!"

Uzaktan gelen ses ile Yekta'dan ayrıldım.

İleriye baktığımda Atakan'ı gördüm. Hızlıca buraya geliyordu.

"Bu kim? "

Eli ile Yekta'yı işaret edince elinin titriyor olduğunu gördüm.

"Atakan sakinleş-"
"Eftalya! Erkeklerle ne zamandır bu kadar yakın oldun sen ha?!"
"Arkadaşım yanlış anladın sen. "
"Sus sen!"
"Atakan, bağırma. Yekta-"
"Ne demek bağırma?! Sevgilimle görüşmek istiyorum ama o erteliyor. Anlayış gösterip susuyorum ve sonra sevgilimi bir erkek ile sarılırken görüyorum! Bağırmayım değil mi? Çünkü yanlış anladım! "
"Atakan! Sen böyle biri olacaksan ayrılalım! Yekta'yı ağlarken gördüm. Yanına gittim ve nedenini sordum. Sevgilisi ayrılmış. Babası olumlu görmemiş. Teselli ettim ve o da teşekkür etti! Bizim aramızda hiçbir zor engel yokken sen böyle davranacaksan bu ilişki ilerlemez!"

Omzuna çarpıp kantin kapısına doğru ilerledim. Herkes bize bakıyordu ve aralarında konuşuyorlardı. Merdivenlerden çıkınca odaya çıktım ve içeri girdim. Odadan içeri girer girmez başımdan aşağı simler ve rengarenk kağıtlar döküldü.

Ben şaşkınca etrafıma bakarken arkadaşlarım etrafımdaydı.

Gülümseyerek bana baktıklarını görünce ben de gülümsedim.

"Bu neydi şimdi? "
"Trip atma kraliçesi seçildin."

Erva'nın cevabına karşın kollarımı bağladım.

"Sağolun. "

Hepsini kollarımın arasına alarak sıktım.

"Kağıtlar tamam da simler kimin fikriydi?"
"Ahenk'in!"
"Yoooo."

Ağlamaya başlayınca Erva bana sarıldı. Peşinden Zümrüt ve Ahenk de sarılınca Bediz tepeden elini indirdi ve uzaktan sarılıyor gibi yaptı. Onlara anlatmak istiyordum ama kelimeler boğazıma dizilmişti, anlatamadım. Kızlar bana sarılırken aklımda tek bir düşünce vardı: En azından beni asla bırakmayacak kardeşlerim var.

º•.○●º•.○●º•.○●º•.○●º•.○●º•.○●

Eftalya.
"Atakan?"
Eftalya.
"Efendim?"
Eftalya.
"Atakan cevap ver."
Eftalya
"Atakan!"
Eftalya. Eftalya. Eftalya. Eftalya.
Eftalya. Eftalya. Eftalya. Eftalya
Eftalya. Eftalya. Eftalya. Eftalya
Eftalya. Eftalya. Eftalya. Eftalya.
Eftalya. Eftalya. Eftalya. Eftalya

EFTALYA!!!!

-------

"Hıııh!!!"

Aniden doğrularak etrafıma baktım ve derin bir nefes aldım.

Neyse ki rüyaymış. Göğsüm inip kalkarken hıçkırık sesi duymam ile ayaklarımı yere bastım.

Kaşlarımı çatarak karanlıkta bir şey görebilmeye çalıştım ve sonunda sesin Ahenk'in yatağından geldiğini anladım.

Yanına oturunca bana döndü. Pencereden vuran ışıkla Göz altlarının şişliğini ve burnunun ağlamaktan kıpkıpmızı olduğu belli oluyordu.

Ahenk'i daha önceden hiç ağlarken görmemiştim.

Sonra bir ses daha duydum ve Bediz'i gördüm. O da yanımıza gelince Ahenk yorganın altına girmişti. Bediz yanımıza gelirken Erva ve Zümrüt'ü de dürttüğü için şuan hepimiz uyanıktık. Erva ve Zümrüt de kısa sürede yerini alınca Ahenk'in içinde saklandığı yorganı çektim.

"Ahenk? İyi misin kuzum?"

Erva'nın sorduğu soru ile yatakta doğruldu.

"Hayır. "
"Ne oldu? "

Göz yaşları akmaya devam edince devam etti.

"Babam ve annem boşanma kararı almış. Bir hafta önce. Ama, bana şimdi söylediler. "

Zorlukla söylediği cümleden sonra iki elini de yüzüne kapatınca dayanamayıp kollarımı beline sardım. Benle beraber Erva, Zümrüt ve Bediz de sarıldı.

Bu durumda konuşmak bize düşmezdi. Yanında olmak yeterdi.

Ahenk de kollarını uzatınca kafalarımızı yastığa koyduk. Bir kişilik yatağa 5 kişi sığmıştık.

Ahenk' e baktığımızda uyumuş olduğunu gördük fakat ifademizi bozmadan sarılmaya devam ettik ve sabaha kadar öyle hiç kıpırdamadan uyuduk...

Biraz duygusal bir bölüm oldu.

Yatılı OkulWhere stories live. Discover now