BAALBERİTH (DURDURULDU)

VARLIĞIN ARAYICISI - 4

Şehir meydanında beklediğim kadar insan yoktu. İnsandan daha çok dükkanlar vardı. Dükkanlara insanlar girip çıkıyordu. Meydanda bir yer bulup oturdum.

İnsanlar her dükkandan çıktıklarında konuştuklarına kulak kabartıyordum. Bir kaç saat orda durduktan sonra tam kalkıp gidecekken bir ses duydum.

Sesin geldiği yer kalabalıktı. Ses ise kalabalık arttıkça azalmıyordu aksine daha çok artıyordu. Kalabalığa doğru yaklaştıkça adamı daha iyi duyuyordum. Aslında 1 km uzakta bile olsam istesem yine net duyardım ama canım istemedi.

Her dakika artan kalabalığa karşı her saniye artan bir ses vardı. İnsanların arasından geçerken onların söylediği sözleride duyuyordum.

"aptal yine başladı", " bir gün onu öldürecekler", " aklını yitirmiş şeytanın hizmetine girmiş " benzeri bir çok kötü şey duyuyordum.

İyi sözler ise sınırlı sayıdaydı ve bunlarda acıdıkları için düzelmesini istiyorlardı. Konuşanın erkek olduğu sesinden belliydi.

Ve en sonunda görünmüştü. Ben onu yaşlı biri olarak hayal etsemde o genç bir çocuktu. Ve bunca kalabalığa rağmen korkmadan konuşabiliyordu. Özgüveni yerindeydi. Konuşma tonunu ve uslubunu kaybetmiyordu buda onun istikrarlı bir birey olduğunu gösteriyordu.

Yaklaştım ve adamı dinledim.
" size diyorum arkadaşlar yoldaşlar enerji bir enerji var biliyorum ve bu enerji tüm gezegenlerin ve evrenin içinde var. Hatta ben şuan konuşurken bile o enerji etrafımda şekilleniyor " dedi

Ben size bu kadarını anlattım çünkü şaşkınlıktan gerisini dinleyemedim.  Adam ki enerjisinden bahsediyordu. Hatta bahsetmiyordu nasıl bir işlevi olduğunu kısmen anlatıyordu.

Biz ise ki enerjisi kullandığımız halde bile söylediği bazı şeyleri yıllar sonra öğrendim. Kalabalık içerisinden bir adamın sesi duyuldu "oliolag geçen seferde dünya düz demiştin şimdide enerji diyorsun  bunlar gerçek değil ama tek bir gerçek var oda senin delirdiğin"  dedi ve kalabalığı yararak gitmeye başladı.

Adam giderken bir kaç tanesi daha oliolag'a deli veya üşütük dedi ve gitti onlardan sonra ise koyun sürüsü gibi hepsi tek tek gitti. Buna sürü psikolojisi deniyordu.

Ve bu sürü psikolojisi iyi bir şey değildi. Mesela sürünün başı burada ilk konuşan insandı ve o adam sürünün başı oluyordu diğerleri ise koyun.

Herkes gittikten sonra oliolag'a doğru gitmeye başladım. Yüzü düşmüştü yanına yaklaşıp "ben sana her iki konuda da inanıyorum bay oliolag"  dedim

Oliolag bana bakıp " gerçekten mi?"  diye sordu.  Ben ise evet anlamında kafamı salladım. Oliolag ise "o zaman benim evime gidelim ve size gerçekleri anlatıyım mı?"  diye sordu

Ben ise olur hadi gidelim dedim

Kısa oldu ama iyi oldu

Ve yazar sizi çoooooooooooooooook seviyorrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr