19.BÖLÜM:SUBJEKTİF

121 11 2
                                    

Oylama için teşekkürler. İyi okumalar:

-*yumruk ve yaprak hışırtısı sesi, büyük olasılıkla ağaç biri tarafından yumruklanmıştı* NE YAPMAYA ÇALIŞTIĞINI SANIYORSUN? ONDAN UZAK DUR!

Bu kükreyen kişi Harry'di. 'gerçekten, tanımadığı birine bağırarak beni elde edebileceğini mi sanıyor bu aptal?'

-*minik bir kıkırdama* onu seviyorsun değil mi? Fakat o seni sadece arkadaşı olarak görüyor , ne acı. Fakat ne biliyor musun? Bana bağırman hiçbir şekilde seni ona götürmeyecek.

-*çekiştirme sesi* bilmediğin konular hakkında konuşmaya kalkma sakın. Onu buraya getirmemeliyidin.

-niye? Babasını görmek onun hakkı değil mi?

Elimi hayretle ağzıma götürdüm . Yo-Ka bunu nasıl bilebilirdi ki?

Yaklaşık 15 saniyelik sessizliği Yo-Ka bozdu:

-Ne? Marilyn Manson'un kızı olduğunu anlamamak için embesil olmak lazım. Soyadı ve görünüşü sence gerçekten tesadüf mü yani?

-buraya gelmesi için onu sen zorladın. Senin gerçeği anlama ihtimalini düşünüp teklifini reddetmedi. Ona gelip gelmeyeceğini bırak sormayı gideceğimden bile haberi yoktu. Onu ne kadar zor durumda bıraktığının farkında mısın? Babasıyla yaşadıklarını bilmiyorsun.

Kafayı yemenin eşiğindeydim. Şimdi taşlar yerli yerine oturmuştu. İlk başta doğruyu söylemeye çalışmış, fakat verdiğim tepkiden dolayı yalan söylemek zorunda kalmış, aynı zamanda güvenimi geri kazanmaya çalışmıştı. Büyük olasılıkla halası hala marilyn'ın menejeriydi ve büyük olasılıkla Harry de bu yüzden gelmişti.

-*kıkırdama*Ben burda senden başka zor durumda olan birini görmüyorum. Söylesene onunla kaç senedir 'arkadaş'sın Harry? 6?7?

-*iç çekiş* 5 senedir arkadaşız.

-ve 5 senedir seni tanımasına ramen sana manson'un kızı olduğunu itiraf etmedi öyle mi? Senin hislerini fark etmiyor mu sanıyorsun Harry? Yakın arkadaşın olmasına ramen onun buraya geleceğinden dahi haberin yoktu peki neden? Sana küçük bir sır vereyim Harry; Ivy sana güvenmiyor.

Yo-Ka'nın tespit yeteneği her ne kadar etkileyici olsa da fazla ileri gidiyordu ve bu durum cidden canımı sıkmıştı.

Yine oldukça uzun bir sessizlik oldu ve yine sessizliği Yo-Ka bozdu:

-ne kadar çabalasan da seni  sevmedi, sana inanmadı, güvenmedi. İlerde birine aşık olacak, evlenecek, çocukları olacak ve sevgilisiyle seni tanıştıracak. Onun yüzüne aşkla bakarken sana, hislerini bilmene ramen gözlerinin içine bakarak arkadaşımsın diyecek Harry.

Yere düşme sesi ve yaprak hışırtısı duydum. Büyük olasılıkla kendini sertçe   bırakarak, sırtını ağaca çarptırarak yere oturdu.

-sen yaptın değil mi? Onun güvenini sarstın. O tam sana inanacakken onu paramparça ettin.

Hıçkırık sesi duyduğum anda kalbimin derinlerinde korkunç bir acı hissettim.

-istediğin kadar ağla, inkar et , tehdit et ya da beni öldüresiye döv, bu senin onun güvenini sarsan aşağılık biri olduğun gerçeğini değiştirmeyecek! Kendine kız, bana değil. Ben onunla sadece 2 gündür tanışıyorum. Onu benden kıskandığına göre gerçekten acınası bir durumda olmalısı-

-YETER!

Kapıyı çarparak açtım ve öfkeli adımlarla ikisini inceledim.

Manzara tam olarak hayal ettiğim gibiydi, Harry meşe ağacına yaslanmış, bacaklarını karnına çekmiş, kollarını bacaklarına dolamıştı. Gözleri kıpkırmızı olmuş, hayrete düşmüş mavi gözleriyle bana bakıyordu. Yo-Ka ise Harry'nin dibine kadar gelmiş, kollarını kavuşturmuş, aklı karışmış bir ifadeyle bana bakıyordu.

Manson'un Kızı Where stories live. Discover now