4; Kılıçların Beşlisi

3.6K 274 134
                                    

"Geçen hafta Heptomoloji'yi bitirdiğimizi düşünüyorum, sınıf. Elbette, F.Y.B.S'de sorumlu olacaksınız. Söylemedi demeyin. Bugünse," profesör kendine en yakın masadan yani Alice, Lily ve Marlene'nin oturduğu masadan kalın desteyi eline aldı. "Evet! Tarot kartlarına geçiyoruz." sınıftan iç çekişler geldi. Kehanet, çoğu öğrencinin favori dersi sayılmazdı. "Tarot falı çok eski bir kehanet yöntemidir. İskambil falının bir alt alanıdır..."

Sınıfta fallara gerçekten inanan birinin olduğunu sanmıyordu Sirius. Kendisi, çalışması kolay bir ders olduğu için seçmişti. Bonus olarak, sınıfın şekerleme yapmaya elverişli kasvetli bir havası vardı. Kehanet, Sihir Tarih'inden sonra en çok uyuduğu dersti.

Bugün değil ama.

"Unutmayın! Tarot kartları ile ilgili dikkat etmeniz gereken konu, bize geleceği söylememeleridir. Kartlar bizi belli başlı konularda uyarır ve aynı zamanda teşvik eder. Aslında çoğu zaman farkında olduğumuz ama göz ardı ettiğimiz şeyleri de açığa çıkarır. 

"Şimdi masalarınızdaki desteyi alıp her birini arkası dönük bir şekilde dizmenizi istiyorum. DURUN! Karmanıza gerek yok Bay Yaxley! Hepsini kendi ellerimle ben kardım zaten - karmak deniyordu değil mi? Karmak... KARIŞTIRMAYIN YETER..."

"Bence saçmalık. Bunların doğruyu söylemesine imkan yok," diye fısıldarken Sirius, tamamen doğruyu söylüyordu. 

"Ürkütücü, değil mi? Kader Çarkı, Şeytan..." James ders kitabından okuyordu, "Asılmış Adam, Ölüm... Bu isimleri kim verdiyse onunla tanışmak istemem."

"Korktun mu Jamie? Kartlar ödünü mü kopardı?" Sirius parmağını ısırdı. Kitaba eğilip sırıttı. "Tılsımların Kraliçesi duysa ne der?" Lily'den bahsediyordu.

"Of, kapa çeneni Sirius."

Peter parmağıyla kitaptaki başka bir ismi gösterdi, "Tılsımların Dörtlüsü de biz olmalıyız! Bunlar epey havalıymış. Sevdim."

"Kusura bakmayın ama bunda Sirius'a katılmak zorundayım." Remus'un sohbete dahil olması mutluluk vericiydi. Yavaşça kartları diziyordu, profesörün de dediği gibi. Tabi ki. "Bence de kesinlikle saçmalık," dedi gülerek. 

"Ha! Bu yüzden en çok Aylak'ı seviyorum." 

"Bırak öyle kalsın," James alayla dudağını büzüp orta parmağını bir saniyeliğine Sirius'a yolladı.

"Fark ettim de Asılmış Adam'ın resmindeki tiple çok benziyorsunuz dostum." 

James burnundan güldü. "Gözlük göremedim dostum." 

"Asıldığı için düşmüş olabilir dostum." 

Hepsi gülünce Sirius kalbinin patlayacağını hissetti. Son günlerde atılan her kahkaha hafif bir burukluğu beraberinde getiriyordu. Hogwarts'tan ayrılmak kesinlikle eziyete dönecekti. 

Elbette kahkahaları profesörü çağırdı, adam dördünü susturup dizili kartların üstünde sol elini gezdirdi. Sirius gözünün ucuyla bakınca James'in gülmesini bastırma çabasını gördü. Remus ise yanaklarını şişirmişti. Ve. Bu çok tatlıydı.

"Bay Pettigrew. Kartlarınızı ilk siz seçin lütfen. İyice odaklanın ve içinizden geleni alın."

Peter yedi kart seçtikten sonra onları önüne açtı. Beklentiyle profesöre baktı. 

"Kendi kendilerine yorumlanmayacaklar."

"Ah! Tabi efendim." Hızlıca bir kitaba bir kartlara baktı, "Hangisini... Şey edeyim?"

"Üçüncü kartı ele alabilirsiniz. Bakalım... Kılıçların Beşlisi."

Peter kitabın sayfalarını agresifçe çevirdi. "Ehem. Etrafınızdaki birini incitebilirsiniz. Birini incittiğinizde aslında kendinizi inciteceğinizi aklınızda bulundurmalısınız." 

Ay Işığı | WolfstarKde žijí příběhy. Začni objevovat