Kalanların Ardından

67. Bölüm - Geçen Günler

5 ay sonra

Herkesin okulu bitmiş, yaz tatilindeler, Eylülün ajanstan kazandığı para, kızlara yetiyor. Meral de mutfak ihtiyaçlarını karşılıyor, bu yüzden Cemre de Kader de artık çalışmıyor. Güney şirketteki işleri yavaş yavaş öğrenmiş, artık alışmış. Serkan da babasıyla barışmış, arasını düzeltmişti. Babası Orhan da oğluyla, geçen tüm zamanı telafi etmek adına onunla bol bol vakit geçiriyordu...Orhan, onu işleri öğrenmesi için arkadaşıyla ortak olduğu şirkete davet eder, hem staj yapacak hem de işleri öğrenecekti. 1 aydır işteydi. Ama Serkan, Defne gibi Nazanı terketmemiş, onunla kalıyordu, Nazanın tek tesellisi buydu.Songülün karnı burnundaydı, doğumuna bir ay kalmıştı. Kızlar Feride'nin evinde, erkeklerse Rüzgarın evindeydi, çünkü bugün Eylül ve Rüzgarın söz günüydü. O günden sonra babasını ilk defa görecek olan Rüzgar ise gergindi...

Rüzgarın evi...

Rüzgar : öf nerden çıktı şimdi bu? Biz Eylülle o sözü birbirimize verdik, ne bu tantana?

Güney: aa... öyle deme.bak ben bunu yapamadım diye hep içimde kalmıştı Rüzgar. O kahveyi içeceksin, başka yolu yok

Rüzgar : alt tarafı kahve işte

Mert : öyle değil, tuzlu kahve bu

Rüzgar : ben kahvesinde değilim... o adamı görmeye tahammülüm yok. Normalde hiç bir güç beni böyle birşeye getiremezdi ama söz konusu Eylül olunca...

Serkan : bak bugün sinirlerine hakim ol, bir tatsızlık çıkmasın

Güney : noolcak tatsızlık çıksa? Toprak hoca Eylülü vermeyecek mi? İşine gelir aslında bu kardeşim (gülerek)

Serkan : neden işime gelsin? Eylülün üzülmesi hoşuma mı gitsin?

Cenk ve Güney bakışırlar...

Cenk : nikahına beni çağır sevgilim dırım dırım dırım (gülerek)

Güney : istersen şahidin olurum ben senin dırım dırım dırım (gülerek)

Cenk & Güney : bu adam kim diye soran olursa dırım dırım dırım... eski bir tanıdık dersin sevgilim dırım dırım dırımmmm (gülerek)

Mert ve Emre gülmekten yarılmıştı, Cenk ve Güney de söyledikçe kahkaha atıyordu. Rüzgar'ın sinirleri bozulmuştu, dayanamaz sırıtır, Serkansa sinirle onlara bakıyordu...

Serkan: ha ha ha, gerçekten çok komik...

Güney : Rüzgar, harbiden, nikah şahidin Serkan mı olacak? Belki de Eylülün şahidi olursun Serkan (gülerek)

Rüzgar : o zaman gelsin düşünürüz, daha çok var zaten...

Feridenin evi

Meral : bu ne kızım? Ben sana böyle mi öğrettim? Bu kadar makyajla istenecek kız sen gibi durmuyorsun...

Cemre : bu kadar makyajla anca sen istenecek gibi duruyorsun canısı

Meral : ee gelinin kız kardeşiyiz sonuçta

Songül : ulan ortada gelin yok, ettiğin lafa bak. Sanki düğüne gidiyoruz