"Ahh harikaydı..."
"Harika, mükemmel..."
"Tebrikler, ne müzik..."
Şarkının bitmesi ile kısa sözler. Ve sohbet.
"Davet edenler kimler demiştin?"
"Morosini, tek bildiğim adı. Mocenigo'nun önem verdiği biri. Benim içinse Mocenigo rahatsız edici gelmeye başladı."
"Mocenigo, hafıza dersleri istiyordu."
"Fazlasını istediğine eminim, belki beni büyücü filan da sanıyor olabilir."
"Ha Ha Ha..."
"Haha ha haa..."
"Ha haa haaaha..."
Her yerde kahkahalar, çeşit çeşit. Ve işte yeni şarkının zamanıydı. Oradaki konuklar içlerinden birinin adını andılar:
"Lucieta, evet sen çalmalısın, haydi ama."
"Lucieta, evet işte buradasın."
Bu gözlerimi alamayacağım güzellikteki kızın çalması için uğraşıyorlardı. Aslında onu unutamazdım, unutmamalıydım. Ve mandolinini alan kız biraz mahcup önündeki notalara baktı. Nolalı kulağıma eğilerek:
"Bu notalar da daha bestelenmedi. Hiçbiri hatırlanmayacak."
Ve dinlediğim en güzel şarkılardan biri daha çalınacaktı. Dans ettiler, benim gözüm ise mandolini çalan kızdan başkasını görmüyordu bile.
Müzik: A. Bertali - Chiacona for violin & continuo in C https://www.youtube.com/watch?v=76phq9-KHi0
YOU ARE READING
Rönesansın Çocukları
Historical FictionBu Nolalı Giordano Bruno ile yola çıkacağımız hikâyelerden oluşan bir kitaptır. İlk başta sadece Bruno ve 2014 yılında yazmaya başlayan anlatıcıya odaklanırken, Engizisyon zindanlarındayken bulacağız kendimizi. Yıl 1600. Bir heykelle konuşacağız ve...