⚜️27-part 2⚜️

38.1K 1.3K 168
                                    

Ne olur yorum yapın özellikle bu bölümde çok merak ediyorum tepkilerinizi ! Yorum istiyorum lütfen ! 😭😭

Sınır 30 vote

Tam şirket kapısından çıkacakken telefonuma mesaj geldi.
Çantamdan telefonu çıkartıp açtığımda bilmediğim bir numarydı.

"Yakamoz kafedeyim. Yarım saate burda ol. Konuşmamız gerekiyor."

Mine Samyeli

Hah şimdi belli oldu. Ulan bu buruşuk muşambanın benimle ne konuşucakları olabilir ki ? Acaba gitmesem mi ?
"Akaycım ! İkimizde biliyoruz ki gitmezsen sabaha kadar meraktan çatlayacaksın !"
Haklısın iç ses. Gidelim bakalım.

......

Kafenin önüne geldiğimde taksiye parasını ödeyip indim.

İçerisi çok kalabalık değildi. Bir süre etrafı taradıktan sonra bizim buruşuk muşambayı gördüm. Yanına gittiğimde selam verip oturdum.

"Ne içersin Akaycım !"

Şu saatten sonra adımı değiştiriyorum !

"Buraya sizinle çok yakın bir kişi gibi sohbet etmek için gelmedim Mine Hanım ! Söyleyeceklerin izi dinliyorum.?"

"Akıllı kızsın vesselam. Umarım bu tavrını ve akıllılığını konuşmamız bittikten sonra da uygularsın !"

"Şüpheniz olmasın !"

"O zaman direk konuya giriyorum."

Durduğunu kabahat rulo suratlı seni !

"Dinliyorum."

"Kaç yıldan beri Ateş ile yaşıyorsun ?"

"5"

"Peki onlar kaç yıldır evli ?"

"7"

"Ama bu cevaplarla konumuzun ne alakası olduğunu anlayamadım ?"

"Yani Kızım ve Dağmadım evlendiklerinden beri sadece 2 yıl başbaşa geçirebildiler.
"İlk geldiğin zamanlar birşey demedim. Annesi ölmüş yarası taze, diye de sesimi çıkartmadım. Ama sen geldin hemde öyle bir geldin ki ! Bir dahada hiç gidemedin maşallah ! Yater artık ! Kızımın yuvasını yıkıcaksın bu gidişle ! Ne kocasıyla ne de yavrusuyla baş başa vakit geçiremiyor ya ! Yani Akay hanım. Düş artık yakalarından ! Ne kızım ! Ne de dağmadım ! Sana bakmak zorunda değil ! Koskocaman kadınsın ! İstesen kendi evini tutarsın ! Şimdi iyi dinle ! Ya kendin defolup gidersin ! Ya da ben defetmesini bilirim !"

Artık bu son raddeydi ! Masadaki suyu alıp yüzüne çarptığında Nevriye dönmüştü. Ama sonuna kadar hak etti oruspu !

"Sen kim oluyorsun -"

"Bana bak buruşuk muşamba ! Şimdide sen aç kulaklarını iyi dinle ! Ben Ateş Madencinin de yiğeniyim ! İstediğim yerde kalırım ! Ama gidecğim ! O evde de herkesin hayatında da çıkıcam ! Ama sen istedin diye değil ! Ailemin iyiliği için gidicem !"

.....

Kendimi kafeden nasıl attım ? Nasıl taksiye bindim bilmiyorum.
Ama gözyaşlarıma bana ihanet etmeyip o oruspu kılıklı kadının önünde küçük düşmediği için minnetardım.

"Nereye abla ?"

"Atatürk havaalanına lütfen."

Bu saatten sonra birde o kadar sözden sonra ne bu şehirde kalacak ne mecalim. Ne de sabrım vardı. Bir insanın içinde bu kadarmı öfke ,bu kadar mı nefret olurdu anlamıyorum.

Ben zaten herşeyin farkındaydım. 2 yıl önce ayrılmak istemiştim evden ama dayım sürekli annemin beni dayıma emanet ettiğini söyleyip beni bırakma istememişti. Belki de bu yüzden izin vermedi bakmak zorunda olduğu için.

Havaalanına geldiğimde taksiden inip içeriye girdim.
Personelin yanına gidip Konya ya bilet kestirdim.

"Valiziniz varmı efendim ?"

"H-hayır yok."

"Peki buyrun."

Zaten istesemde valiz hazırlayamam ki.
Umarım Konya'daki yazlıkta kıyafetim vardır.

.....

Ateşten....

Saat nerdeyse 8:30 olucak ama bu kız hala eve gelmedi !

Yok telefonu da kapalı ! Çıldıracağım !
Başına bir iş mi geldiki ? Allah'ım sen koru.

Yukarıya çıkınca yatak odasından bağırışlar geliyordu tam içeri girecekken Minanın sözleriyle yerimde durup dinlemeye başladım.

"Anne nasıl yaptın böyle bir şeyi ?! Sana mı kaldı benim ailemin saadetini düşünmek ?! Sen kimsin ha ? Kimsin ! Yazık değil mi o kıza ha ! Hem nereden çıkardın benim kocamla, oğlumla başbaşa kalmadığımı ?! "

"Ama kızım ben senin için -"

"Yapma ! İstemiyorum yapma ! Bu zamana kadar bana zarardan başka birşey vermedin ! Ben şimdi kocama ! Sevdiğim adamın yüzüne nasıl bakacağım ha ! Anne yeter artık bana acıdan başka, zarardan başka birşey verm-"

Ben odaya dalınca Minaın lafı yarıda kesilmişti.

İkisininde yüzü bana döndüğünde Mina çekingen ,mahçup bir suratl bana bakıyordu. Mine hanım ise görünen o ki korkuyordu.

"Ateş ö-zür di-lerim "

"Nasıl yaptınız lan ! Garip ! Öksüz bir kızdan ne istediniz !? Ha !? Bu kadar mı içinize battı Yiğenimin bu evde yaşaması !? Size bir zararı mı dokundu ha ?! Birşey diyeyim mi !? Bizim evliliğimiz bozsanız birtek siz bozarsınız ! Şimdi defolun ! "

"A-anlamadım ?!"

"HEMEN ! BU EVDEN ! DEFOLUN !"

Mine hanım çıkarken bende Minaya döndüm.

"Ateş inan bilmiyordum ! Haberim olsa engellerdim ! Ne olur inan bana !"

Yanına gidip boğazına yapıştım.

"Dua et Akayın başına birşey gelmesin ! Yoksa hem senin hemde o annen olucak şeytan kadının benden çekeceği var !"

Telefonum çalınca odadan çıkıp açtım.

"Efendim !?"

"Ateş Akay evdemi ? Telefonlarımı açmıyor !"

"Akay yok !"

"Ne demek yok !?"

"Yok işte bizim burada durumlar karışık ama eğer sen bir haber alırsan banda haber ver lütfen !"

"Tamam ! Bende bakarım  şimdi !"

Nerdesin be güzelim !?

.....

Gidiyorum. Herşeyi arkamda bırakıp. Gidiyorum. Sen bana iyi gelmedin be İstanbul hep acı verdin bana. Tek verdiğin şey bir ömür yetecek aşk oldu. Onun için de minnetarım sana ...

 Onun için de minnetarım sana

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
PATRON vs ASİSTAN Where stories live. Discover now