"Heh! bir bu eksikti !,Bu gidişle şirketi başımıza yıkıcaksın kızım sen ! bas istifayı ! söz istediğin kadar tazminat vericem ! YETER!"
"Ben....özür dilerim efendim!
Bu kadarı fazlaydı. Annemi kaybettim,babamın gazabına uğrayıp bir sığıntı gibi dayımın evine yerleştim. Şimdi de sevdiğim adamın nişanlanacağına şahit oluyordum.
Allah'ım ne günah işledim !? Neden bana bu acıyı yaşatıyorsun !?
Lokantadan kendimi nasıl dışarı atıp nasıl eve geldiğimi ben bile fark edememiştim.
Şimdi tek önemli olan evdekilere çaktırmadan odama geçip kendi acımı içimde yaşamam gerekiyordu.
Saat daha 13:30 du sadece Mina evdeydi. Çantamdan anahtarı çıkartıp kapı deliğine sokmaya çalışıyordum.
Lanet olsun ! Göz yaşlarım mani oluyordu. Kapıyı açar açmaz direk odama koştum.
Mina farketmiş olacak ki.
"Akay senmi geldin !?"
Hiç cevap vermeden odama girip kapıyı arkamdan kilitledim. Artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Yaralı ve aciz bedenimi taşıyamayan ayaklarım kendini salıverdi.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yüreğimin sessiz hıçkırıkların bastırabilmek için ağzımı avuçlarımla bastırıp kapatıyordum.
Ama nafile bana inat edercesine çığlık ata ata kan ağlıyordu içim .
"Akay iyi misin canım ? Bak korkuyorum."
Minanın sesi bir uğultu gibi geliyordu kulaklarıma. Bedenim hissiyatını yitirmiş kendini soyutlamışdı.
"Bak dayını arayacağım ! Hadi bana bir ses ver ?"
Umursamadım. Bıktım. Yoruldum. Bittim. Ailemden sonra bir tekme daha vurdu hayat bana.
.......
Ateşten ... ( Akaydın dayısı )
"Peki sizin düşünceniz nedir beyler ?"
"Ateş bey biliyorsunuz ki şirketimiz şimdiye kadar oldukça büyük başarılar elde etti. Ama bu proje üstümüze oldukça büyük bir ağırlık bindiriyor. Eğer böyle bir riske girecek olursak bir ortak edinmemiz şart ."
"Peki bunu düşüneceğim."
O sırada kapı çalınıp içeriye asistanım Gupse girdi.
"Ateş bey biliyorum toplantıdasınız ama Mina hanım hatta . Sizinle görüşmesi gerekiyormuş."
"Şuan işim var . Onunla sonradan görüşeceğimi ilet !"
"Önemli ve acil olduğunu söyledi. Akay hanımla ilgiliymiş."
"Tamam ver."
"Toplantıyı bitirelim beyler. "
"Efendim hayatım ? Önemli bir toplantıdaydım."
"Ateş ! Boşver toplantıyı ! Hemen eve gelmen gerekiyor ! Akay-"
"Bire şey mi oldu !?"
"Bilmiyorum. Odaya kapattı kendini sesi soluğu çıkmıyor çabuk gel ! Lütfen!"
"Tamam geliyorum.!"
Hemen aşağıya inip arabaya bindim.
"Çabuk ol Caner ! Eve gidiyoruz!"
"Ciddi bir sorun yok ya efendim ?"
"Bilmiyorum. Gidince öğreneceğiz !"
......
Akaydan...
Yatağın üzerine oturmuş boş boş karşımdaki aynaya bakıyordum. Siyah uzun saçlar esmer bir ten zayıf ama gideri olan bir vücut.
Kimin için yaptım ben bunları ?Kime güzel görünmek için ? Hayatımda sadece sevilmek istedim. Ama Allah bana layık görmedi. Annemin bir sözü vardı.
"Bu hayatta sırtına taşıyamayacağın kadar yük binse bile Rabbine isyan etme ! Yakınma ! Elbet derdi veren Allah çaresini ve devasını da verecektir !"
Dışardan birkaç uğultu gelmeye başladı. Sonradan ise kapım yumruklanma sesleri.
Sanırım Mina dediğini yapmış dayımı çağırmıştı.
"Akay ! Güzelim ! İyi misin? ! Aç hadi şu kapıyı !"
