Bölüm 17 (신호)

4.4K 358 301
                                    

Bölüm Şarkısı: Twice (트와이스) - Signal (신호)

ㅣㅣㅣㅣㅣ Medyada Var.ㅣㅣㅣㅣㅣ

Medyadaki sevimli fanart. ♥️

İstemsizce dudağımı ısırırken kekelememek için söyleyeceğim kelimeleri sayamadığım kadar içimden tekrar ediyordum.

Nasıl yakalanabilirdim? Jin'in de dediği gibi bir işi doğru yapsam şaşardım.

Jimin ağır adımlarıyla yani tam olarak 'dolgun bacaklarıyla' aramızdaki mesafeyi kısa bir sürede kapattı. Siyah dar pantolonu tüm hatlarını belli ederken gözlerimi zar zor bacaklarından alabilmiştim.

'Tanrı bizi korusun'

Kafamı bacaklarından kaldırdığımda işin ciddiyetini zor olsa da anlamaya başlamıştım. Beynim sanırım eriyip jöle kıvamına gelmişti ancak aptalca bir şey yapmam gerektiğimin de farkındaydım.

'Şimdi sırası değil Jungkook'

İçimden kendime söveceğime söz verirken hafifçe boğazımı temizledim ve yakalanmanın verdiği utançla gözlerimi kaçırdım.

"Ah! Merhaba Jimin."

Jimin'in dudakları hafifçe yukarıya doğru kıvrılırken elini yavaşça saçlarının arasından geçirdi.

'Tanrım tam karşımda böyle yapmamalıydı!'

"Sana da merhaba Jungkook, ne güzel bir tesadüf."

Kesinlikle bir tesadüf. Evet evet güzel bir tesadüf hem de.

Hafifçe gülümserken mırıldandım.

"Kesinlikle öyle."

Jimin saçındaki elini hafifçe ensesine götürdü. Onu o kadar iyi tanıyordum ki yaptığı şeyle aslında bir şeylerden çekindiğini anlamıştım.

"Aslında seni gördüğüme sevindim Jungkook çünkü..." Yavaşça dudağını ısırırken sessizce fısıldadı.

"Sanırım yardıma ihtiyacım var."

Dudağını ısırırken böyle bir şey söylemesi... Tanrım. Klisedeyiz ama!

'Terbiyeli olmalısın Jungkook.'

İçimdeki kötü düşünceleri uzaklaştırmaya çalıştım çünkü bunları düşünmenin yeri burası değildi. Ama bunları sonradan düşüneceğimi kafamın bir köşesine not ettim.

Üstelik planlasam böyle olmazdı... Kesinlikle dua etmesini bilmediği için yardım istiyordu.

Şaşkın bir Jimin ve şanslı bir Jungkook.

Kafamı hafifçe çevirip loş ışıkta parlayan koyu renkteki gözlerine bakarken gözlerinin içinde kayboldum.

'Tanrım bu kadar güzel de bakmamalıydı!'

"Olur... nasıl bir yardım?"

Aslında kendimde gerçekten oldukça gelişme görüyordum. Ergenlikten çıkmıştım sanırım yoksa şimdiye kadar çığlık atıp elimi yumruk yaparak ısırmam gerekiyordu.

"Bu işleri pek bilmiyorum ve tam olarak ne yapmam gerektiğini de bilmiyorum. Dua işini yani."

Jimin'in çekingen tavırlarını görünce otuz iki diş sırıtmamak için kendimi zor tutuyordum. Park Jimin bu hallere düşecek insan mıydı? O değil de Park Jimin bir insan mıydı? Yunan mitolojisinden fırlama bir Tanrı olabilirdi... Evet.

TwiLove // JiKookWhere stories live. Discover now