6.BÖLÜM

477 94 7
                                    


Chanyeol kahvaltıdan sonra biraz yalnız kalmak için orman da yürüğüşe çıkmıştı.

Hala kısa olanın vurduğu yer sızlıyordu. Nasıl bu kadar güçlü olabilirdi ki.? Kendine gelebilmesi baya bi zaman almıştı. Sonunda yürüyebilecek kadar iyi hissetiğinde prensin vurduğu yere morarmaması için ve ağrısını dindirmesi için krem sürmüştü.

Baekhyun mutfakta uzun süre Chanyeol'ün gelmesini beklemişti.

Uzun olan aşağıya indiğinde Baekhyun'a hiç bakmadan yada tek kelime etmeden kendisi için atıştırmalık bir şeyler hazırlamış ve salona geçmişti. Kısa olanın hazırladığı şeyleri yememişti, onunla konuşmamıştı, yaptığı şeyden dolayı kızmamıştı, kızamazdıda onunda suçu vardı. Küçük çocuklar gibi trip atıyormuş gibi görünebilirdi belki ama, Chanyeol Baekhyun'la ne konuşmak istiyordu ne de onu görmek.

Onun sızlayan karnı umrunda bile değildi onu üzen şey kısa olanın Chanyeol'dan nefret etmesiydi. Chanyeol neden nefret ettiğini bile anlamamıştı ama bunu hissetmişti. Bu yüzden onu yarı çıplak görünce etkilenmiş olmasına bile sevinememişti.

Chanyeol hayatında ilk defe birilerine karşı birşeyler hissetmişken, o kişini ondan nefret ediyor olma düşüncesi üzmüştü onu.

Evet kabullenmişti bunu Chanyeol.
Baekhyun'u gördüğünde yada ona yakınken kalbinin ritmi görmezden gelinemeyecek yada kabullenemeyecek kadar yavaş değildi.
Daha ismini bile bilmiyordu, doğru düzgün konuşmamışlardı ama ondan hoşlanıyordu.

Kim bilebilirdi ki dünyanın en zenginlerinden biri olan Park Chanyeol cinsellik harici birilerine bir şeyler hissedecek ve bu kişide ondan hoşlanmayacak hatta nefret edecek.

Chanyeol uzun süre orman da yürümüş ve düşünmüştü. Lanet olası kölelik onun umrunda bile değildi artık, eğer başından beri ona yardım etmiş olsaydı belki ondan nefret ediyor olmazdı. O yüzden bu kölelik saçmalığına son verecekti ve herşeye baştan başlayacaktı.

Eve ulaştığında kısa olanı aradı gözleri ama ortalıklar da görünmüyordu. Chanyeol hızla evin bütün odalarını kontrol etti ama yoktu.

Telaşla ve korkuyla salonda volta atmaya başladı. Şimdi ne yapacaktı, nereye gitmiş olabilirdi. Ona birşey olabilme ihtimali bile Chanyeol'ün kalbini sıkıştırmıştı.

Chanyeol ne yapacağı hakkında düşünürken bahçe geldi aklına orda olabilirdi. Bahçede olmasını ümit ederek koştu.

Çimlerin üzerine oturmuş ve çiçekleri koklaya Baekhyun'u görünce elini kalbinin üzerine koyup derin bir nefes verdi.

"HEY."

Kısa olanın onu farkedebilmesi için seslendi.

Baekhyun aniden duyduğu sesle yerinden sıçradı. Ona seslenen kişinin Chanyeol olduğunu görünce hızla oturduğu yerden kalktı.

Uzun olanın onunla konuşmamasına ve görmezden gelmesine çok üzülmüştü, ve gittiğini sanmıştı. Bir daha dönmeyeceğini.

Neden bilmiyordu ama Chanyeol'ü görünce çok mutlu olmuştu.

Chanyeol büyük adımlarla Baekhyun'un yanına ulaştı ve tam karşısında durdu.

"Dışarıda ne işin var?"

Sert bir dille konuştu. Amacı onu üzmek değildi, sadece ona bir şey oldu diye korkmuştu.

"Be-Ben özür dilerim. Sadece çiçeklere bakmak için çıkmıştım."

Baekhyun Chanyeol'ün sert tavrından dolayı ona kızacağını düşünmüştü, bu yüzden ellerini önünde birleştirmiş ve başını eğerek konuşmuştu.

DEAD KİNGWhere stories live. Discover now