*23.Bölüm* Seçim

116 8 1
                                    

Ella

Rugaru avının üstünden 1 hafta geçmişti. Bu hafta içerisinde Dean sadece 2 kere evde uyumuştu. Tabii buna uyumak denilirse. Düzgün göremeyene kadar içiyor ve sızmaya eve geliyordu. Geri kalan günlerde ise hep bir av peşindeydi. Sam'in dediğine göre tek başına bir vampir yuvasını bile yok etmişti! Evet Sam'in dediğine göre çünkü Dean bana son bir haftada bir kelime bile etmemişti. Önüne geçip onu konuşmaya zorladığımda beni ittirip işinden uzak durmamı söylemesi hariç, bana hiç laf etmemişti. Hoş Sam'e de pek arkadaş canlısı yaklaştığını söyleyemezdim. Yinede Sam onun kardeşiydi. Bazen birbirleri için yaptıkları şeyleri düşününce aklım hayalim duruyordu.

Dean'in nasıl benimle tekrar iletişime geçirmem gerektiğini bilmiyordum. Sessizlik terapisini uygulasam, tam istediği şey olacaktı. Daha çok zorlasam bu sefer de onu kendimden uzaklaştırabilirdim. Belki ona bir illüzyon büyüsü yapıp kendimi Sam gibi gösterip onunla konuşabilirdim? Hayır, bu saçma duyuluyordu. Belki çok umutsuz kalırsam.

Evin yoluna dönerken derin bir nefes aldım. Büyük ihtimalle şu an bile evde değildi, ve ev her zamankinden bile daha büyük ve yalnız hissettiriyordu.

Arabayı garaja park ettim. Alışveriş torbalarını da aldıktan sonra içeriye girdim. Sandığımın aksine herkes evdeydi. Sam ve Dean masaya oturmuş, bir bira eşliğinde hararetli bir tartışma yaşıyorlardı. "Selam Ella," dedi Sam. Ardından Dean'e bir bakış fırlattı. "Hoşgeldin Ella" dedi Dean, sıkkın bir şekilde. "Merhaba çocuklar. " diye mırıldandım.

Sam, "Ben yerleştiririm." diyerek poşetlerin bazı kısımlarını alıp kayboldu. Neden olduğunu tahmin etmek zor değildi. İlk adımın Dean'den gelmesini bekleyerek sustum ve kahve yapmaya başladım. "Biliyorsun, makinede taze kahve var. " dedi Dean. Sesi zorluyormuş gibi çıkıyordu. "Hmm, öyle mi? Görmemiştim. " deyip malzemeleri geri yerlerine yerleştirip kahve makinesinden kendime bir bardak kahve koydum. "Alışveriş nasıl geçti?" diye sordu Dean. "İyi geçti. " diye cevap verdim. Başka ne diyebilirdim ki? Sandalyeye oturmak için arkamı döndüğümde Dean'in göğsü ile çarpıştım.Beni, kendi vücudu ve tezgah arasında sıkıştırmıştı. Kafasını eğdiğinde, yüzümü ekşitip onu ittirdim. " Ne yapıyorsun? " dedim sesimi yükselterek. "Bunu istemiyor musun?" diye sordu kızgın bir şekilde. Kaşlarımı çattım. "Böyle değil, Dean. Kendine gelmeni istiyorum o kadar." dedim. Derin bir nefes aldı. "Zaten kendimdeyim. " O sırada Sam içeri daldı. "Dean!" dedi uyarıcı bir sesle. Dean kızmış bir şekilde Sam'e döndü. "Ne var Sam? Dediğini yaptım işte. Daha ne istiyorsunuz benden? Ben her zaman böyleydim, hepte böyle olacağım!" dedi Dean bağırarak. Ne Sam ne de ben cevap veremeden odada çok parlak bir ışık belirdi. Gözümü açtığımda artık evde değildim. Eski bir depodaydık. Sam, Dean ve benim karşımda Metatron duruyordu.

Metatron Sam'e doğru yürüdü ve alnına dokundu. Sam bayıldı. "Sana ihtiyacımız yok." dedikten sonra bize döndü. "Dean Winchester. Hatırlarsan seninle bir antlaşma yapmıştık." dedi Metatron. Ardından gözleriyle beni işaret etti. "Yanında ki için." Dean zaten çatık olan kaşlarını dahada çatıp kollarını kavuşturdu. "Antlaşmadan daha çok zorla emir verilmesi gibiydi." dedi Dean sinirli bir ses tonuyla. "Antlaşma mı? Dean?" diye sordum ancak Dean sadece bana gözlerini devirdi ve bakışlarını tekrardan Metatrona çevirdi. "Evet, antlaşma. Görüyorsun ya, Abbadon senin içindeyken, kendisi kaybedecek bile olsa yinede karşı takımında tamamiyle kazanmasını istemiyordu. Bu yüzden senin vücuduna zarar verdi. Kendisini köprüden attı. Eğer içimde olmasaydı ölecektin. Ve Abbadon, kaybedeceğini anladığında vücudunu terk etti ve seni ölmeye bıraktı. Tabii ki bu sırada melekler iblislerle savaşmakla meşgul olduklarından sana yardım edecek benden başkası yoktu. Ben, seni kurtardım Ella, ve yanındaki bu antlaşmanın tek taraflı olmadığını biliyordu" dedi Metatron. Son cümlesini söylerken yüzünü iğrenç bir gülümseme kaplamıştı. " Neyse, hepimiz güncelsek eğer, Dean, çok yakında seninle tekrar görüşeceğiz. Ve unutma, ne dersem yapmak zorundasın..." dedi Metatron. Dean sinirlenerek, " Evet, eminim, melek bıçağımı alana kadar bekle Me..." dedi fakat Metatron bizi eve geri ışınladığı için Dean'in lafı yarım kaldı.

Supernatural / New HomeTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang