gxg// 23

2.2K 127 84
                                    

Önceki bölümlerde bir yorum okumuştum ve o yorumu yazan becky'yi halsey olarak düşündüğünü söylemişti. Uhm hayal gücünüzde böyle canlanıyorsa bir şey diyemem, özgürsünüz ⭐️.

SKYLAR'IN BAKIŞ AÇISI

"Yani ondan ayrıldın, öyle mi?" Bavuluma doldurduğum kıyafetlerimi biraz sıkıştırarak uğurlu eşyalarım için yer açtım. Aynı zamanda da Calum'ın dediğini kafamı sallayarak onayladım. "Peki, eşyalarını neden topluyorsun? Bana evden kaçtığını söyleme! Sky böyle şeyleri sevmediğimi biliyorsun!"

Kafamı Calum'a çevirdim. "Evden kaçmıyorum. Sadece biraz yanlız kalmak istiyorum bu yüzden yazlık eve gitmeye karar verdim. Bir kaç hafta orada kalsam iyi olacak." Spor ayakkabılarımı bavula sıkıştırırken Calum'ın nefesini dışarı üfleyip yatağıma oturduğunu fark ettim.

"Sky, sen gerçekten iyi misin?" Ona kötüyüm diyemedim. Michael'ı kaybettikten sonra beni de kaybetmeyi istemiyordu ama bunun olacağını ikimizde biliyorduk. Tüm bu yaşananlar beni o kadar yıpratmıştı ki, bazen nefes almakta zorluk çekiyordum. İstemeden tek suçladığım kişi Becky oluyordu. Ona aşıktım ya da ben öyle sanıyordum, bu konuda tam bir fikrim yoktu.

"İyiyim ben merak etme. Sadece ufak bir tatil Cal. Fazla uzun sürmeyecek." Evet, fazla uzun sürmeyecekti.

"Tamam, çabuk dön ama meleğim." Ve ona sıkıca sarıldım.

***

Yazlık eve ulaşmıştık. Calum arabayı park etti ve benimle birlikte arabadan indi. Bagajdaki bavulu alarak kapının önüne koydu ve bende çantamdan anahtarlarımı çıkarıp kapıyı açtım.

"Benim kalmamı istemediğine emin misin?"

"Biraz yanlız kalmaktan kastım sadece kendimin olması Cal. Hadi geri dön sen." Ona karşı gülümsedim ve bana sarılmasına izin verdim. Daha sonra tekrar arabasına bindi ve buradan uzaklaştı. Bende bavulu içeri sürükleyerek önceden bana belirlediğimiz odaya götürdüm. Burada fazla kalmayacaktım, bu yüzden kıyafetlerimi bavulda bıraktım. Ev fazla tozlu olduğu için mutfak, salon ve kendi odam hariç diğer odaların kapılarını kilitledim. Kullandığım odaları ufak bir temizlikten geçirdim çünkü toz beni olumsuz etkiliyordu.

Bavuluma sıkıştırdığım bir kaç paket makarna ve abur cubur vardı. Şuan aç değildim bu yüzden onları mutfağa bırakıp odaya döndüm. Yatağa yattığım gibi uyumaya başladım.

***

2 GÜN SONRA

'Senden nefret ediyorum'

Terlemeye başlamıştım. Uyuduğuma emindim ama biri bana sesleniyordu.

'Beceriksizin tekisin'

Hala uyuyordum ama bilincim açıktı. Kafamı iki yana salladım.

'Neden hala ölmüyorsun ki!'

Sesler fazla netti. Gözlerimi açmak istiyordum ama yapamıyordum.

'Senin yüzünden öldüm ben lanet olası'

Seslerin sahibi Michael'dı.

'Senin o aptal aşkın ve senin canın cehenneme'

Sonunda yataktan fırlayarak uyandım ve etrafa bakmaya başladım. Saat gece 3'ü geçiyordu ve etraf karanlıktı. Gülme sesi duydum.

'Fakat cehennemde ben seni bekliyor olacağım Skylar'

"Tanrım, bu da ne?" Kafamı ellerim arasına alarak bastırdım ağrısını geçirmek için. Fakat hiç bir etki olmamıştı. Kendimi tutamayıp bağırdım. "Benden ne istiyorsun!?"

'Ölmeni Skylar, öleceksin'

"Hepimiz bir gün öleceğiz zaten! Tanrım!" Her geçen saniye baş ağrısı katlanıyordu. Derin nefesler almaya çalışıyordum aynı zamanda.

Ama ağrı o kadar arttı ki dayanamayıp çığlıklar atmaya başladım. Saç diplerimi çekiyor ve yüzüme tırnaklarımı geçiriyordum. Faydası olmuyordu. Siktir, ölüyordum.

"Tanrım yardım et, ne olur yardım et bana!" Gözlerimin önünde renkler yanıp sönüyordu fakat gözlerim açık bile değildi.

Ve o gece o kadar fazla bağırdım ki, ağrı geçtikten sonra uyuyamamış ve sabaha kadar boş duvarı izlemiştim. Beyaz tişörtüm yüzümü çizdiğim için kan olmuştu. Kollarımı kendime sarıp yatağın yanına oturmuş, öylece bir noktaya bakıyordum. Beynimdeki Michael'ın sesi ise sürekli bana 'öldür' diyordu.

Alt kattan anahtar sesi duydum ama hiçbir şekilde yerimden kalkamadım. Sesimi çıkaramadım, gözümü ayıramadım, hareket edemedim.

Ama onun sesini duydum.

"Skylar, neredesin?" Adım sesleri bulunduğum odaya yaklaşırken onun sesini de duydum.

'Becky'yi öldüreceksin'

"Aman tanrım, bebeğim, sen iyi misin?" Onu görüyordum. Bana yaklaştı ve kollarının arasına aldı.

"Ne oldu sana böyle? Yüzüne ne oldu? Neler oluyor? Hiçbir sikim anlamıyorum."

'Onu öldür'

Duyduğum sese karşı hiçbir şey yapamadım. Sadece gözümden bir damla yaş aktı. Buğulu sesi beynimi uyuşturuyordu fakat bir şey yapamıyordum. Duyduğum tek şey 'onu öldür'dü.

Becky kollarını boynumdan çekerek yüzüme baktı ona "beni yıkar mısın?" dedim. Kafasını sallayarak beni banyoya götürdü. Ne yaptığımı bilmiyordum.

Kıyafetlerimi tek tek çıkardı. Suyu ayarlarken onu izliyordum ve arkası bana dönüktü. Seslendim. "Birlikte yıkanalım." Ve güldüm. Önce bana tuhafça baktı ama ağzından da 'tamam' kelimesi döküldü.

Küveti doldurdu ve kıyafetlerini çıkarmaya başladı. Suyun içine girdim ve gelebilmesi için ona yer açtım. Küvette iç çamaşırları ile karşıma oturdu.

Önce yüzümü temizledi nazik hareketlerle. Sonra uzun parmakları saçlarımda gezindi.

'Onu öldür'

Gülümsedim ve Becky'nin yüzüne yaklaştım. Gözlerime baktığı anda ağlamak ve bu hislerin içinden çıkmak istedim. Onu öldürmek istemiyordum çünkü. Ama öne uzanıp dudaklarını öpmeye başlamıştım. Sert hiç bir şekilde değildi. Fazla yumuşaktı ve bu beni iyice öldürüyordu.

Çünkü ben kendimde değildim.

Geri çekileceği sırada omuzlarından tutarak gitmesini engelledim. Kıkırdadığını duyduğuma yemin edebilirdim.

Ve o an hayatımın içine eden sesi tekrar duydum.

'Onu öldür'

Becky'nin omuzlarından bastırarak kafasını suya gömdüm. Kollarımı tutarak beni üzerinden çekmeye çalıştı fakat nereden geldiğini bilmediğim bir güç ile onu dibe bastırıyordum. Ağlamaya başladım, kendimi durduramıyordum. Bağırdım, Becky'nin hareketleri yavaşlayana kadar.

Kafamı sallayarak kendime geldim ve olanların farkına vardım. Becky suyun içindeydi ve hiç bir şekilde hareket etmiyordu. Çığlığım tüm evi doldurmuştu.

Onu öldürmüştüm. Onu ben öldürmüştüm.

Onu sudan çıkarmıştım. Buraya getirdiğim beyaz elbisemi ona giydirdim ve saçlarını kurutarak taradım. Ağlayarak yanağına son bir öpücük bırakıp onu yatağa yatırdım. Daha sonra evden çıkarak uzaklaştım. Nereye gittiğimi bile bilmiyordum.

'İyi işti'

-SON

Colors ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin