1.BÖLÜM:TÜRKİYE 'YE DÖNÜŞ

En başından başla
                                    

"Her sabah aynı şekilde kalkıp ve beni delirtmek zorunda mısın? Sen nasıl bir manyaksın kızım!" Diye gürledi çok sevgili Meriçim. Ayakkabımı elimden alarak egilince giymemi işaret etti. Ayakkabımin iplerini bağlayıp yakışıklı kuzenime şöyle gururla bakıp kıkırdadim. Ayağa kalkıp odamın dağınık olduğunu görünce yine gözlerini devirip beni odadan çıkardı.

"Senin yüzünden toplantıya geç kaldım ne pasaklı bir kızsın odandan tiksindim resmen neyse ki bugün gidiyorsun odanı komple ilaçlattircam!"

"Ne demek ilaçlatacam odamda faremi besliyorum, gece hamambocekleriyle partimi yapıyorum ne ilaclatmasi yahu!" Diye cemkirince busefer gülen taraf kuzenim olmuştu.

"Senin ne yapacağın hiç belli olmuyor tatlım kim bile bilir belkide cidden fare ile geceleri dertleşip, hamambocekleriyle parti yapmadığını bak şimdi şüphelendim senden hemen ilaclamalari arayıp senide ortadan kaldirmalarini en büyük tehlikenin sen olduğunu söyleyeceğim." Dedi ve bana göz kırptı. Sabah muhabbetimiz herzamanki gibi böyle dalga geçmekle geçiyor. Meriç holdinge geç kalır sonra amcamdan azar işitir sonra eve gelince hıncını benden çıkarır yani bu koca yıl böyle geçip durmuştu. Bişey demek yerine sadece onu çok özleyeceğim ve sadece gitmeme az bir süre kalmıştı.

"Seni özleyeceğim manda." Diyince şaşkın halde bana bakıp sonra gülümsedi. Konuyu uzatmadigim için şaşırmış olmalıydı. Ee oda napsin her sabah kavga edince bünye ters tepki veriyor bu çok normal bence ama cidden seviyordum kuzenimi beraber büyümüş ve beraber aynı evde yaşamıştık benden sadece iki yaş büyük olmasına rağmen benimle çocuklasir ama uzak insanlara hep olgun gayet ciddi dururdu. O ciddi yüz ifadesini hiç sevmezdim çünkü ben ciddi değilsem kimse ciddi olamaz!
Hiçbirsey demeden evimizin görevlisine odamı temizletmelerini ve valizimi toplamalarini söyleyip beraber kahvaltıya oturduk.
Kahvaltı boyunca sessizce yemek yemiş ve artık gitmem gerektiğini ucağimin kalkmasına sadece bir saat kalmıştı. Valizimi arabaya koyan kuzenim gidince evdeki görevlilerle vedalaşıp evden çıkmıştım. Meriç ne kadar gitmemem için ısrar etsede amcam artık gelmem gerektiğini söyleyip durduğu için itiraz edememişti. Meriç 'te gelmek çok isterdi yanliz gitmemi hiç istemiyordu ama işleri holdingte yoğun olduğu için gelemiyordu. Herkese el sallayıp arabanın ön koltuğunda yerimi aldım. Meriç arabayı çalıştırinca burayı çok özleyeceğimi, ve çokça anımin olduğu duygusu beni içten içe üzuyordu. Kuzenime doğru dönünce onunda üzüldüğünün farkındaydim birbirimizi çok seviyorduk, ayrılmaz ikizler gibiydik başına onca bela açardım ve bana adam akıllı kızamazdi bile ah zaman ne kadar kötüsün ya bi yıla dönemiyor muyuz? Öyle bir şansım olsada dönsem ayrılmak hiç gelmiyor içimden ama amcam ne zaman istersem gidebileceğimi söylemişti oda tabi uslu durursam.
Yol boyunca Meriç ile hiç konuşmadan sessizce geçmişti ve bünye böyle şeylere alışkın olmadığından sessizliği bozan ben olmuştum malesef.

BENİM PSİKOPAT MAFYAM(DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin