24. Bölüm

697 81 8
                                    

Bana büyük bir merakla bakan Jason'a ve Jake'ye dikkatle baktım ve derin bir nefes aldım.
"Hadi Hilary." bunu söyleyen Jake'ye baktım, iyi görünmüyordu.

"Jason." dediğim anda Jason bana baktı, gözleri dolmuştu. Onun bu hali beni mahvediyordu.
"Efendim?" sesi kısık çıkmıştı.
"Kararım sensin demiştim sana hatırlıyorsun öyle değil mi?"
"Evet hatırlıyorum." bunu söylerken sesi titremişti.

Nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum, bir tarafta çocukluğum diğer tarafımda ilkim. İkisine de büyük bir dikkatle bakıp kelimelerimi seçerek konuşmaya başladım.
"İkiniz de benim için çok değerlisiniz fakat birinizi seçmek zorundayım. Bu kararımdan sonra lütfen bana kızmayın ve arkadaşlığımızı bitirmeyin." Jason'a baktım çenesini sıkmıştı.

"Kararım..." duraksadıktan sonra devam ettim. "Ben Jason'sız yapamam." bunu dediğim anda tuttuğum gözyaşlarım akmaya başladı.
Ben ağlarken etrafımızda hafif bir rüzgar, denizde büyük dalgalar, toprakta sarsıntı ve son olarak küçük alevler çıkmıştı.
Kafamı kaldırdım bunu yapan Jason'dı. Mutlu olmuştu ve kendini kontrol etmiyordu. Daha sonra toprağa baktığımda toprak yarıldı, bunu yapan da Jake'ydi.

"Jake yapma!" sesim yüksek çıkmıştı, Jake gözlerime büyük bir hayal kırıklığıyla baktı ve çekip gitti. Kendimi kötü hissetmiştim, ardından Jason ellerimi tutup beni kendine çekti. Dudaklarıma sıcak bir öpücük bırakırken gözyaşlarıma engel olamamıştım.

Jake

Hilary'nin Jason'ı seçmesine tahammül edememiştim. Bir yabancıyı bana yani çocukluk aşkına tercih etmişti. Erkekler ağlamaz lafına yüzde yüz katılan ben artık bu söze uzaktan yakından inanmıyordum.

Derin bir nefes alıp denizin kenarına oturdum. Hilary çok güzel bir kızdı ve onu gerçekten çok seviyordum. Ona zamanında çok şey yaşatmıştım ve sanırım bunun acısı çıkıyordu.

Hilary onu seçti diye ondan vazgeçmeyecektim, onlar evlenene kadar pes etmeyecektim.

Jason

Hilary beni seçtiği için çok mutlu olmuştum ve o heyecanın verdiği adrenalinle onu öpmüştüm. Fakat ağladığını fark edince hemen geri çekilip gözyaşlarını ellerimle sildim.

"Teşekkür ederim Hilary." bunu kısık bir sesle söylemiştim.
"Jason lütfen beni bu kararı verdiğime pişman etme." sesi güçsüz çıkıyordu.
"Söz veriyorum." deyip alnına serin bir öpücük kondurdum.
Herkes bize bakıyordu Hilary'de bunu fark etmiş olacak ki kürsüye çıkıp konuşmaya başladı.
"Size layık kral ve kraliçe olmaya çalışacağımızdan emin olabilirsiniz."
Bana baktı ve gülümsedi, bende gülümsemesine karşılık verdim.

Fakat bir detayı atlamıştık, kimse Voya olduğumu bilmiyordu. Dolayısıyla Hilary'le evlenince elementi aynı kalacaktı. Ya da ona Su elementi gücümün çoğunu verecektim, Hilary tehlikeli olduğu için bunu kabul etmeyebilirdi ama başka çaremiz yoktu.

Kürsüden inip yanıma geldi ve elimi tutup beni dışarı çıkardı.
"Jason evlenince elementim aynı kalacak." bana telaşla bakıyordu.
"Bir yolu var." gözlerime dehşetle baktı ne demek istediğimi anlamıştı.
"Hayır, ölebilirsin buna izin veremem!" kolundan tutup onu yanımızdaki banka oturttum.

"Ölmeyeceğim."
"Neden riske atıyoruz ki söyleyelim gitsin." bana yalvaran gözlerle baktığında yutkundum. Benim için telaşlanması beni bir yandan mutlu ederken diğer yandan onun canı yandığı için midemi bulandırıyordu.
"Olmaz."
"Neden olmaz Jason?"

"Kraliçe olamazsın ve büyük bir ihtimalle Voya'dan sürgün edilirim."
Hilary'den uzak kalma fikri bile canımı yakıyordu.
"Kraliçelik umrumda değil Jason ölebilirsin." gözleri dolmuştu ve ellerini sıkmıştı. Yani ağlamamak için kendini tutuyordu.
"Ağla prenses." dediğim anda ağlamaya başladı, onu kendime çekip sımsıkı sarıldım ve kokusunu içime çektim.

"Rahatla." alnına serin öpücükler bıraktığımda az da olsa rahatlamıştı.
"Jason ne yapacağız?"
"Sana düğün günü Su elementini vereceğim. Eğer birşey olursa -" sözüme devam etmemi istemediği için iki parmağını dudaklarıma bastırdı.

"Bu ihtimali düşünmek bile istemiyorum."
Başımı salladım ve yüzünü ellerimin arasına aldım.
"Herşey senin için bunu bilmen yeterli." gülümsedim, o da gülümsemeye çalıştı fakat başarısız oldu.
"Seni seviyorum." bunu söylemesi kalbimin daha hızlı atmasını sağladı. "Bende seni seviyorum prenses." alnına serin bir öpücük kondurdum.

Kervansaray'a gelmiştik, Hilary'i odasına bırakıp Range Rover arabamla Coston şehrinin merkezine gittim.

Herkese merhaba. Müthiş bir bölümle karşınızdayım. Hilary Jason'ı seçti, Jason fanları son ses müzikle dans etmeye başlayabilirsiniz :D
Şaka bir yana Jake tehlikeli olmaya başladı, sizce Jason'a bir zarar verir mi? 
Bunların cevabı sonra ki bölümlerde. Takipte kalın :)
En güzele emanetsiniz. 🙏

Voya 1- Kraliçe TAMAMLANDITempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang