13.Bölüm

31 8 0
                                    

Merhabalar efenim. Bu ne hız diyebilirsiniz.Yayınlayıp sonra taslağa almış olduğum bir hikayeydi.Hazır olan bütün bölümleri yayınlamayı düşünüyorum.Toplam 40 bölüm olmasını planladım.30 bölüm hazır ve 10 bölüm düzenleniyor.Medya da hikaye de yer alan castlar var.
İYİ OKUMALAR.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.Kocaman öptüm:*

Derin bir nefes çekti içine genç adam

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Derin bir nefes çekti içine genç adam.Uzun bir zamanmış gibi yalnızlıklarıyla savaşmaya başlamıştı genç kadınla.Her bir tarafa gittiğinde gördüğü suratı düşük Müge canını sıkıyordu.Anlatmasını beklese de anlatmayacak olması oldukça üstünde durulan bir ihtimaldi.Bu ve benzeri konularda ketumdu.Yanında olmasını istese de bazı nedenleri öne süren genç kadını kale almamaya çalışıyordu.Şu üç günün ardından yanından ayırmayacaktı Müge'yi.Kollarından gitme çalışırsa bile kollarından çıkarmayacaktı.
Dünden bu yana yaptığı tek şey düğün yerini ve yapılan işleri kontrol etmek olmuştu.Gelen konukları odalarına yerleşmeden hemen önce ayak üstü sohbet etmiş sonrasında odalarının katına kadar eşlik etmiştir.Ama şimdi şu dakika da otele giriş yapan Selen'i görmesiyle resepsiyondan hızla ona doğru ilerledi.Artık onunda derdini çözecekti.
Kolundan tuttuğu kadını etraftakilerin ilgisini çekmeden odasına çıkarmak için asansöre doğru ilerletti.Kolunu çeken kadına bakıp asansörü beklemeye başladılar.On saniyeden kısa bir süre sonra gelen asansöre bindiler.Elindeki çantaya telefonunu koyan Selen'e göz ucuyla inceledi.Oldukça soluktu yüzü...Asansörün sesiyle kata adım attılar.Bundan sonrası susmakta olan bir adet Selen,konuşması için çırpınan Ali Egemen kaldı geriye.

*****

'Oo güzel hanım sizi buralarda görmek ne büyük şeref!'Sesindeki imayı engellemeye tenezzül dahi etmedi.Soğuk rüzgardan çıkıp gelmişti sanki.Müge'siz geçen son yirmi dört saati zindanlardaydı sanki.

'Hayatım bu sesindeki imaları aldırış etmediğimin bilincindesindir değil mi?'gülerek cevap verdiği adama koltuktan kalkıp kollarına almasına izin verdi.
'Saatlerdir görmemek kötü ya.Ben bu kadar uzak olacağımız zannetmezdim.Bu ne canım karım olacaksın doğru düzgün göremiyoruz.'

'Hadi buradayım.Akşamda yanındayım.Ama yarın sabahtan yalıya geçeceğiz.Kızlar arasında eğlence var.Sende istersen dışarıya çık burada misafir,yapılan işler derken kaçamak yap.'
'İyi bari bizi düşünen varmış.'
'Bana isyan edene bak.Koca adam olmuşun hala nazlısın.'diyerek güldü adamın kollarında.Kollarına sıkıca sarılan kadını kendine daha kuytularına çekmeye başarmaya çalıştı.Koşarak gidiyordu gönlündeki nihan-ı revanlar.Boylu boyunca sükuneti işaret ediyordu.
'Hadi biraz yemek yiyelim sonra da uyumaya gidelim.'
'Saatin kaç olduğunun farkında mısın?'
'Evet sekiz.Yemek yiyene kadar saat sekiz buçuk.Biraz dolaşırız dokuz belki dokuz buçuk en fazla sürer.Dün pek uyuyamadım.Sabaha karşı uyuduk kızlarla.'
'O saatte kadar dedikodunuzu bırakmazsanız öyle olur küçük hanım.'
'Dedikodu bir taraftan,Ela'nın dikişleri bir taraftan,Eyşan'ın ateşlenmesi bir taraftan gece baya hareketliydi.'
'Eyşan neden ateşlendi?'
'Çocuk bu işte dişlerini çıkarmaya başladıkça huysuzlanır,ateşlenir.Bu dönemde gülücükler saçan Eyşan gitti yerine ağlayan,bağıran bir adet cazgır Eyşan geldi.'
'Şimdi nasıl hala aynı mı?'
'Neye hikmetse bize nazlanarak ağlayan Eyşan hanım babasını görünce sakinleşti.İlaçlarını içti.Oyun bile oynadı.En son bıraktığımda Ela ben artık bıktım bu kızdan babasını görünce akıllanmasından diyordu.Dayanamadım çıktım.Bu bünyeye ağır geldi çığlıkları Eyşan'ın.'
'Bizim çocuğumuz olduğunda artık alışmış olacaksın.'
'Bak bak garantiye almak buna denir.Hadi masaya geçelim.Tüm gözler bizim üstümüzde rahatsız edici.'kollarından ayrıldı Ali Egemen'in.Elinden tutarak masaya geçtiler.Siparişlerini almaya gelen garsona her zamankinden diyerek gönderdi genç adam.Aralarındaki sessizliği Müge bozdu.
'Senin moralin neden birden çöktü?'ellerini çenesine koydu.
Yanıt vermeden önce cebindeki telefonu masaya koydu.'Sorun Selen.Birden ortadan kayboldu,şimdi de benden kaçan bir Selen oluvermiş.Bir sorunu var gibi geliyor bana.Sürekli gülen Selen gitmiş,oturduğu yerde saatlerce düşünen bir Selen gelmiş.'
'Rahat bırak onu.İlla ki derdinden kurtulduğunda yanına gelecektir.Eğer derdini sana yansıtmak istemiyorsa bir bildiği vardı.Ona saygı duymaya gayret göster.Eğer seni sevmeseydi bu mutlu günlerimizde yanımızda olur muydu?Ben cevap veriyim olmazdı.Şimdi biraz zaman ver ona.'diyerek eline dokundu genç adamın.
'Zaman vermesine veririm de eğer canın sıkan bir adam falansa onun bir ifadesini alırım ve sen bunu engellemezsin.'
'Karaca.'kızmaya çalışsa da dudağın kenarında bir buse belirdi.
'Ne Karaca öyle harekette böyle hareket.Benim canımı üzeni,kıranı ben de üzer kırarım.Ama lafla değil azıcık okkalı bir dersini vererek Tabiki de.Bu konu yakında ortaya çıktığında düşüneceğiz.Senin babanlar yarın sabahtan annemle beraber otele yerleşecek.Bu arada Aliye hanımın kardeşi gelecekmiş.Haberin olsun.Sonra sen bana demedin falan deme.'
'Şehrazat'ın benim düğünümde ne işi var.Benim bu ailem beni deli etmek için programlanmış.'
'Ve bir hatırlatma onlar otele girdikten iki saat sonra bizim odaların katında anneanne oda ayırttım.'
'Onu bir ara Ela'nın yanına götürmeliyim.'
'Neden kıyafetinden sıkıntı mı var?'
'Hayır.Anneannem Eyşan'ı doğduğu gün gördü.Onu göreceğim dedi.'
'Anladım.'dediğinde masalarına iki tabak gelen garson ile sustu.Garson gittikten sonra yemeklerini yiyerek sohbetlerine devam ettiler.Kimleri otele giriş yaptığını,kimleri yarın giriş yapacağını söyledi Ali Egemen.Müge ise adam hem dinliyor hem de hararetli bir o kadar da tatlı anlattıklarını elini çenesine koymuş dinliyordu.Yemeklerini bitirdiklerinde masadan kalktılar.Otelin arka tarafına sahile açılan kapıdan dışarıya süzüldüler.Ellerine aldıkları iki kadeh ve şarap şişesiyle kumsala doğru yavaş adımlarla ilerliyorlardı.Otel odasından onları izleyen Selen'den habersiz.Selen elindeki meyve suyunu yudumlarken rastlamıştı onlara.Müge'nin Loya'nın gözyaşlarının hesabının soruşunun ilk adımı olduğunu biliyordu Ali Egemen ile evlenmenin.Buna göz yumacaktı.Eskiden olsa yapmayacak Müge falan derdi.Şimdi Ali Egemen ile evlenip Karaca ailesine yakın olmasını onaylayan biri olmuştu şu birkaç günde.Kumsala doğru ilerleyen Ali Egemen ile Müge'yi izlemeye koyuldu.Aslında bir yandan da onaylamasının sebebi Müge'nin Ali Egemen'i gördüğündeki hali ve tavrıydı.O da kısa sürede alışmıştı Ali Egemen'e.Balkonunun köşesine kuruldu ve mavi denizin son bulduğu kumsalda yan yana oturan çifte bakmaya başladı.Müge,genç adamın yanındayken kendine söz verdiği gibi rahat bırakıyordu.Kendini kasmıyor,sıkmıyordu.Rahatlığın verdiği etkiyle iki güzel duygu tanesi birleşiyor huzurlu bir ortama imza atıyordu.Durgun suyun ardındaki kumsala oturdular.Kollarının arasında girmeden önce şarap kadehlerine beyaz şarap doldurdu genç adam.Kollarına girdiği adam ile sırt üstü kumsala uzandılar.Başını kaldırdığında gülen dudaklarını gördü.Aynı orada güçlü bir gülümseme belirdi dudaklarında.Elini adamın kalbinin üstüne koydu,başını boyun girintisi gömdü.Gözlerini kapattı,ona sarılan adama biraz dahası mümkünmüş gibi karşılık verdi.Sessiz ama bir o kadar gürültülü kalp atışlarıyla kumsalın ortasında deniz dalgalarını dinlediler.Her dalga melodisini aralarındaki bağı kurduğuna inandılar.

PERDELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin