Takip - Shawn Mendes

Shawn|nine

"Anne, hayır! İstemiyorum Nashville gitmek falan."

Annem beni nashville göndermek istiyordu.
Çünkü annemle babam 2 ay iş için Almanya'ya gideceklerdi.
Bu nedenle Ariana ve Crystal'la birlikte tatile Nashville'ye gitmemi istiyorlar. Sanki anlaşmışlar gibi Ariana ve Crystal'da ısrarcıydı.
"Tamam gideceğim ama yeter ki susun artık." dediğimde hepsi birden güldü.
Çok komikti cidden. Beni çıldırtıyorlardı.
...

Uçaktan indiğimizde hâlâ mutsuzdum.
Ari ve Crystal koluma girip beni taksiye sürüklediler. Ciddiyim yürümedim kaydım.

Çok geçmeden eve geldiğimizde hâlâ sıkılıyordum.
Tatile gidecek ne yerler varken burayı mı bulmuşlardı yani. Bir kere dostum biz Los Angeles'da yaşıyoruz.
"Ne o daldın gittin"dedi Ari

"Size sövüyodum"dedim çok açık sözlüyümdür.

"Kesin 'Ayy neden buraya geldim ben evde oturup depresyona girecektim. Shawnın beni nasıl yüzüstü bıraktığını düşünecek ağlayacaktım' diyodur"dedi salak arkadaşım Crystal.

"Hiçde bile tatile gitcek başka yer mi bulamadınız diyordum"dedim
"Sana ne be."dedi Ari.
"Şu an çok saçmaladık yeter bu kadar konuşma." dedim ve yukarı çıkıp odaya eşyalarımı yerleştirdim.
Sonra uzun bir yolculuk geçirdiğimden dolayı yorgun düşen beynim ve vücudum sayesinde uykuya daldım.

Kalktım ve her zamanki gibi tuvalete girdim duş aldım. Yatağı toplayıp aşağıya kahvaltı yapmaya indim.
Şimdi boş boş oturuyorum. Telefonuma mesaj gelince heyecanla baktım.

Shawn: 2 gün geçti konuşmayalı bence sinirin geçmiştir. Geçmediysede umrumda değil çünkü anlatacaklarım var.

Carter: Bir de hâlâ ukalalık yapabiliyorsun. Benim senle konuşucak hiçbir şeyim kalmadı zaten.

Shawn: Sen istersen okumayabilirsin ama ben anlatıcağım.

Carter: Umrumda değilsin.

Shawn: Sen bana o mesajı attığın sırada ben konser veriyordum.
Yani telefonum bende değildi asistanımdaydı. O bir çok kez bana yakınlaşmaya çalıştı ve çok kıskanç biridir. Sana mesaj attığımda sen beni tersleyince bir şey olduğunu anladım. Belki biri telefonumu almıştır diye düşünüp bizimkilere sordum. Kimseden cevap çıkmadı ilk başta ama sonra telefonumu konser zamanında sadece asistanımda olduğunu hatırladım ve sen mi yaptın diye sordum. İlk cevap vermeyince odama çağırdım ve cevap vermediği için onun yaptığını anladım ve onu işten çıkardım oda bir şey diyemedi. Yani o mesajları sana ben yazmadım.
Shawn: Yani suçlu olan ben değilim. Beni affet.

Carter: Ben bilmiyorum Shawn. Yani o asistanın benimle oyun oynadığını söyleyen şeyler yazmıştı. Yalan bile olsa tekrar aynı şeyi yaşadım.

Shawn: Ne oldu, Carter?

Carter: Bunu sana anlatabilecek kadar yakın görmüyorum kendimi.

Shawn: Peki. Eğer anlatmak istersen her zaman dinlerim. Hoş dinleyemem okurum.

Carter: Ve dediğin gibi bu senin suçun değil. Sizi affediyorum bayım.

Shawn: Bu kadar kolay affedeceğini tahmin etmezdim.

Carter: İstersen affetmeyedebilirim sorun değil yani.

Shawn: Yok canım ben böyle iyiyim.

Oysaki ben kendime o kadar demiştim hemen affetme diye.
Ama gerçekten onun suçu yoktu ve dostum o Shawn Mendes.

Eşek gibi koltukta saçma gülüşümle yatarken yanıma Crystal ve Ari geldi.
Onlara ne var dercesine baktım.
"Seninki saçını kazıtmış" dedi Crystal. "Kim olum" dedim. "Went-" diyemeden Ariana'yı susturdum. "

"Kıt mısınız bitti diyorum yok unuttum diyorum hatırlatmayın diyorum. Siz nasıl arkadaşlarsınız. O beni bıraktı gitti benimle oyun oynadı. Eğer bir daha onun adını sizin ağzınızdan duyarsam sizi hayatımdan çıkartırım ANLADINIZ MI BENİ!" diye bağırdım bağırmakta değil kükredim.
Şu an kendimi hiç iyi hissetmiyorum.

"H-Hayır sakın sakin ol"diye bağırmaya başladı Ariana.
Etrafı yıkmaya başladım koltuğu devirdim, sehpayı bir yere fırlattım, boş bardağı kırdım ve son olarak telefonumu attım.
Sonra cam kırıklarının hemen yanına çöktüm ve tırnaklarımı kafama geçirdim. "Ben onu unuttum, ben onu unuttum" diye sayıklamaya başladım. Gözüm karardı, başım döndü. Yine kriz geçiriyordu. Yani bunları bilincimin dışında yapıyordum.

"İğneyi getir" diye bağırdı Crystal Ariana'ya.
"Ne iğnesi"
"Sakinleştirici"
"Nerde?"
"Dolapta kör müsün!"
Crystal elindeki iğneyle yanıma geldi ve iğneyi batırdı ve görüntü koptu.
Hep böyle olurdu insanların gününü mahvederdim böyle.
Wentworth benim zayıf noktamdı. Onun yüzünden piskoloğa gitmiştim. 1 yıl kadar tedavi görmüştüm. Hiçbir işe yaramadı diyemem eskiden daha kötüydüm tüm gün ağlar kendime zarar verirdim yemek falan yemez, uyumazdım.
...

Uyandığımda hastanedeydim. Crystal telefonla konuşuyordu kendisininkiyle değil benimki ile konuluyordu.
"Carter şuan sana cevap verecek bir durumda değil" dedi Crystal.
"Hastanede"
"Endişelenecek bir durum yok"
"Şu an uyuyor."
"Uyanınca aradığınızı haber veririm." diyip kapattı ve bana doğru gelmeye başladı.

"Uyanmışsın"

"Evet... Arayan kimdi?"

"Peter yani Raul. Raul diye kaydetmiştin ama Peter çıktı tuhaftı. Ayrıca hastanede diyince çok endişelendi."
"Kim o bize hiç Peter diye birinden bahsetmemiştin." dediğinde zorlukla gülümsedim.

"Bahsettim aslında. O Shawn. Diğer adıyla tanıtmış kendini sana."
"Kaç adı var acaba? Dumbledore gibi yani 1500 tane ismi var." dediğinde Crystal, kahkaha atmaya başladım.
Ne olursa olsun beni mutlu edebilen az insanlardandı.

xx

Hey! Yeni bölümle buradayım.
Bölümler sık sık da gelebilir çok aralıklarlada çünkü yurtdışındayım ve ne olacağını bilmiyorum kusura bakmayın ama elimden geldiğince yazmaya çalışacağım.
İyi okumalar 🖤