\5/

1.7K 142 61
                                    

''Doğrusu Jack, niyetini anladığımı sanmıştım ama tahmin etmesi zor biri olduğun ortaya çıktı.'' Barbossa etkilenmiş bir şekilde konuştu.

Jack ise o kadar etkilenmemişti. ''Dürüst değilim. Dürüst olmayan birinin dürüst olmayacağına güvenebilirsin.'' Jack elindeki altın putu kayanın üzerine geri koydu. Suyun kenarında, suya altın atan adama doğru ilerledi. ''Asıl, dürüst olanlara dikkat etmen gerekir. Çünkü asla ne zaman aptalca bir şey yapacaklarını bilemezsin.'' Jack, Saphire ile son kez göz göze gelip suya altın atan adamın belindeki ikinci kılıcı çekip Saphire'a attı. Will hemen kendisini tutan korsanı suya ittirdi. Saphire hızla kendi bağlarından kurtulup Will'i çözdü ve kılıcını Will'e attı.

Barbossa şakın bir şekilde yerinden kalkıp Jack ile dövüşmeye başladı. Saphire ise Will'in suya düşürdüğü korsanın belindeki kılıcı alıp geri suya ittirdi. Saphire ve Will sırt sırta vermiş birbirlerinin arkasını kolluyorlardı.

Jack, kılıcını Barbossa'ya sapladı. Barbossa iç çekerek karnındaki kılıcı Jack'in karnına sapladı. Saphire, Jack'e bakmak için dönünce kalbini bir korku kapladı. ''JACK!'' Saphire'ın sesiyle Jack'e bakan Will hızla Saphire'ın koşmaması için kolunu tuttu.

Jack kılıcın etkisiye ay ışığına doğru birkaç adım geriledi. Gerilemesinin etkisiyle kendisi de Barbossa ve adamları gibi iskelete dönüştü. Jack eline bakıp kaşlarını çattı. ''Çok ilginç.'' Jack önce kendisine şaşkınlıkla bakan Saphire'a sonrada Barbossa'ya döndü. ''Kendime engel olamadım, dostum.'' Aztek altınını parmaklarının arasından geçirirken konuştu. Kendilerine doğru koşan korsanı gören iki kardeş, transdan çıkıp savaşmaya devam ettiler.

''Lizzie! Burda ne yapıyorsun!'' Saphire, Elizabeth'e saldırmaya çalışan korsanı bayılttı.

''Sizin için geldim.''

''Sana acının anlamını öğreteceğim.'' Elizabeth ve Saphire arkalarından gelen sese dönünce Will'i gördüler ve yerden uzun metal bir direk alıp korsana doğru koştular.

''Acıdan hoşlanır mısın?'' Saphire ilk olarak korsanın dikkatini çekti ve Elizabeth ile direği korsanın kafasına geçirdiler.

''Korse giymeyi dene!'' Elizabeth hemen direği, Will'e uzattıp yerden kalkmasına yardımcı oldu.

Lanetli iki korsanı gören Elizabeth Will'e döndü. ''Jack kimden yana?''

Will omuzlarını silkip cevap verdi. ''Şu anda mı? Sanırım Saphire'dan.'' Elizabeth elindeki direkle bir korsanın kafasına daha vurdu. İkili üç tane korsanı direğe kebap gibi geçirdi.

Saphire yerden bomba alıp direğe geçmiş koşanlardan birinin karnına koydu. Will ve Elizabeth direkteki korsanları ay ışığından uzağa ittirdiler. Karnında bomba olan korsan bombayı çıkaramayınca Saphire'a döndü. ''Haksızlık!''

Saphire omuz silkip Will'in peşinden koştu. Jack hızla elinde altın bulunan elini kesip Will'e fırlattı. Barbossa tabancasını çıkartıp Will'in yanına gitmek için koşan Saphire'a doğrulttu. Saphire bir anda yerinde durup nefesini tuttu. Mağrada iki tabanca sesi yankılandı. Barbossa kaşlarını çatarak Jack'e döndü. ''O tabancayı on yıl taşıdın ve şimdi o kurşunu boşa harcadın.''

''Boşa harcamadı.'' Will elindeki altınları sandığa attı. Bunu gören Barbossa gömleğine baktı.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Jack's GemWhere stories live. Discover now