Bölüm 19

1.9K 184 5
                                    

Kapının açılmasıyla Chris gelen iblisin üzerine atlayıp onu yere serdi ve yumruklamaya başladı. İçeri iki iblis daha girince onlara da John ve diğer koruyucu saldırdı. Onları izlerken bana doğru gelen karanlık küreyi geç fark ettim ve omzuma çarptı.

"Ahh!" Bu omzumu yakmıştı, hem de kötü bir şekilde. T-shirtümün sol tarafı parçalanmıştı ve omzum kıpkırmızı olmuştu.

İçeri Dracula girdi: "Neler oluyor burada!" deyip elindeki kumandanın düğmesine bastı ve basmasıyla koruyucuların yere yığılması bir oldu. Yerde başlarını tutarak kıvranıyorlardı.

"Bir yere mi gidiyordunuz?" diyerek gülmeye başladı.

Beynimden vurulmuşa döndüm, başıma çok büyük bir acı saplandı ve bu acı beni olduğum yere yıkıp bırakmıştı. John zarar gördüğü için acıyı ben de hissediyordum, omzumun ağrısını o anlık unutmuştum. Mason ve Claire de yerde benimle aynı haldelerdi. Acı dinmeye başlayınca kendime gelmeye başladım.

"Çabuk çıkışları kapatın! Artık bu işe bir son vermenin vakti geldi." Demesiyle iki iblis hücrenin kapısını kapatıp çıktı.

Dracula, Mason'ı tutup ayağa kaldırdı ve benim yanıma itti, Claire de yerde sürünerek yanımıza geldi. Dracula, John ayağa kalkamadan gidip karnına hızlı bir tekme attı ve Chris'in yanına gitti, yüzünü yüzüne yaklaştırıp: "Eee Chris, anlat bakalım şu aramaya gittiğiniz silah nerede?"

"Silah falan yok!" Deyince Dracula, Chris'in yüzünden tutup onu sertçe itti ve kalkıp Elena'nın yanına gitti: "Belki sen anlatırsın Elena!"

"Silahı bulamadık çünkü öyle bir silah yokmuş."

"Hiç inandırıcı değil." Deyil deyip Elena'yı daha sert itti. "Bir de Rick'e soralım." Kalkıp diğer koruyucunun yanına gitti. "Sıra sende Rick."

"Sana bilsem de bir şey söylemem Dracula!" Rick bunu eğlenircesine söylemişti.

"Yanlış cevap!" Demesiyle yüzüne yumruk atması bir oldu. Daha sonra ayağa kalktı, sinirden suratının değiştiği görebiliyordum.

"Size tatlı dille sormak işe yaramıyor demek ki!" dedikten sonra hücrenin kapısını yumrukladı ve içeri iri olan iblis girdi. 'Ne güzel bir sen eksiktin koca adam.' Dracula bize doğru geldi ve sırayla hepimizi süzdü. Mason'ı yakasından tutup ayağa kaldırdı ve hançerini çekip bir anda karnına sapladı.

Clarie "Mason!" diye bağırdı ve ayağa kalkmaya yelteniyordu ki kolundan tutup kalkmasına izin vermedim. Sinirle bana bakınca ben de hayır anlamında başımı salladım.

"Evet koruyucular şimdi ötün bakalım yoksa bu veledin sonu iyi olmayacak!"

Rick ayağa kalkıyordu ki iri iblis onu omzundan tutup geri yere oturtu. "Bırak onu Dracula, senin işin bizimle!"

"Senden korktuğumu mu sanıyorsun iblis!" Mason, Dracula'nın sevmediği lafı söylemişti. Dracula'nın yüzü sinirden kıpkırmızı oldu ve hançeri Mason'a bir kez daha sapladı.

"Mason...hayır." deyip omzunun acısını yok sayarak ayağa kalktım Dracula'yı engellemek için üzerine atladım ve birlikte yere düştük. Hançerini yere düşürdü, üzerine çıktım ve yüzünü yumruklamaya başladım. İri olan iblis arkadan yaralı omzumu sıktı ve Dracula bunu fırsat bilip karnıma yumruk atarak beni üzerinden attı, yerden hançerini alıp yaralı omzuma sapladı. O anda John yetişti ve Dracula'nın yüzüne tekme attı.

Acıdan nefesim kesildi. Hançeri omzumdan çekip çıkardım, çok fazla girmemişti ancak çok acıyordu. Diğerleri bundan faydalanıp iri olan iblisi yere sermişlerdi.

"İyi misin Alan?" John'a cevap verebilecek durumda değildim.

Yanıma Emma'nın geldiğini gördüm, bizi bulmuşlardı.

"Alan!" Yarayı görünce ne yapacağını bilemedi.

Dan de gelmişti. "Dostum iyi misin?"

"Sence iyi gibi miyim?"

"Daha kötü halini görmüştüm."

Beni ayağa kaldırdılar, o anda John yanımıza geldi: "Hemen gidin buradan çabuk!"

"Ama siz olma-"

"Biz de birazdan geliriz, hadi gidin."

"Tamam dikkatli olun." dedim ve hücreden aceleyle çıktık. Arkamızdan Ellie de bize yetişti, kelepçelerden kurtulmuşlardı. Omzundaki yaranın acısından nereye gittiğimizi algılayamıyordum, görüşüm bile bulanıklaşmıştı. Dan arkaya dönüp Mason'ı taşıyan Franklin'e yardıma gitti.

Ellie yanıma geldi: "İyi misin?" deyip yaraya baktı. "Omzunun durumu hiç iyi değil."

Bir şey demedim ve koridorda hızla ilerlemeye devam ettik.

"Çıkışı buldunuz mu?" Diye sordum.

"Evet, sizi ararken çıkışa giden koridora rastladık. Sizi de gelen yoğun güçten dolayı bulabildik."

Mason ve benim kullandığımız gücü kast ettiğini anladım. Dönüp Mason'a bakmaya çalıştım, yüzü bembeyaz olmuştu muhtemelen kan kaybından dolayı olmalıydı. Claire de su olmadığı için tedavi uygulayamıyordu ve bir an önce buradan çıkıp hastaneye yetişmez isek sonumuz pek iyi olmayacaktı, özelikle Mason için.

Element Varisleri (Tamamlandı)Where stories live. Discover now