1. Bölüm - Ben Deli Değilim

4.1K 224 102
                                    

"İnsanların umutlarını ellerinden almayın. Belki de sahip oldukları tek şey odur."

***

"Bırakın beni. Ben deli değilim. Size ben deli değilim dedim, bırakın beni."

Tımarhanenin iki çalışanı genç kızı kollarından tutup bir yere doğru sürüklüyorlardı. Loş ve soğuk koridorda bayan bir doktor göründü. Genç kız bu sefer kendini doktora ifade etmeyi denedi.

"Bakın, ben gerçekten deli değilim. Neden anlamak istemiyorsunuz?"

"Elbette hayatım, elbette sen deli değilsin." Daha çok başından savmak için söylenilen bir şeye benziyordu.

Genç kızı karanlık bir odaya götürdüler. Odada ışık alan sadece ufacık bir pencere vardı.

"Çıkarın beni. Ben karanlıkta kalamam, çıkarın beni. "

Tımarhane çalışanları onu odaya bıraktıkları gibi çıktılar. Genç kız kendisine zarar vermeye çalıştığı için bu odaya kapatılmıştı. Karanlık odada ne yapacağını bilemeyen genç kız, odadaki pencereden dışarıyı izlemeye başladı. Yapacak bir şeyi yoktu. Bağırsa da çıkarmayacaklardı zaten. Yüzünü avuç içine koyarak dışarıyı izlemeye devam etti. Karanlık sokağı aydınlatılan sokak lambasının altında bir genç gördü. Genç kızın bulunduğu kata bakıp gülümsüyordu. Genç kız bu çocuktan etkilenmişti etkilenmesine ama bu çocuk ona çok tanıdık geliyordu. Genç kız da çocuğa gülümsedi. Çocuk yukarı bakarak el salladı. Kız da karşılık olarak el salladı.

Bir süre o şekilde kalıp bakıştılar. Bir süreden sonra çocuk durduğu yerden aniden kayboldu.

"Nereye gittin? Gece fazla uzun?" dedi genç kız çaresiz bir ses tonuyla.

"Gitmedim ki. Ben seni bırakıp gidebilir miyim hiç?"

Genç kız tam arkasından gelen sese doğru yöneldi. Az önceki çocuk tam arkasındaydı.

"Seni nereden tanıyorum? Bana çok tanıdık geliyorsun. Ünlü falan mısın?"

"Ben senin hayalindeki adamım. Bunu biliyorsun."

"Hayalimdeki adam?" diye tekrarladı genç kız anlayabilmek için. "Evet, sen O'sun. Yani, o sensin. Ama nasıl olur? Senin benden nasıl haberin oldu ki?"

"Ben senin hayalinim ve sen istediğin için buradayım."

"Benim için mi?"

"Aynen öyle."

"Ah, buna inanamıyorum."

Genç kız, çocuğun yüzünü büyük bir ilgiyle izliyordu. Yüzüne düşen gölge, genç kızın daha tuhaf hissetmesine neden oluyordu. Yüzünün her hücresi gölgede daha kusursuz görünüyordu. Onu bütün gece izleyebilirdi genç kız.

"Sen benim hayalimdeki adamsın. Ama nasıl oluyor da buradasın?"

"Gece uzun. Bunları konuşacak çok zamanımız olacak. Ama senin bildiklerinden fazlasını beklememelisin."

"O da ne demek?"

"Sen ne biliyorsan ben de o kadarını biliyorum demek."

Bir süre sessizlik oldu. Sessizliği çocuk bozdu. "Bana isminizi lütfeder misiniz matmazel?"

"Şey, benim adım..." Adını hatırlamak için beynini zorladı. Bir süre öylece kalakaldı. Adını hatırlamaya çalışırken bulunduğu odanın ağır çelik kapısı aralandı ve içeri çok ağır sarı ışık doldu. Bu arada hayalindeki adam aniden yok oldu.

"Efsun, yemeğini getirdim." diyen hemşire sayesinde adını hatırladı. Hemşire içinde günün yemeğinin olduğu tabldotu yere bırakıp çıktı. Yerden tabldotu alarak yatağına çekildi. O an hayalindeki adamın yok olduğunu farketti. Tabldotu yatağın yanına bırakarak ayaklandı.

Ben Deli DeğilimWhere stories live. Discover now