Anger 3

55 4 0
                                    


Gabriel düşünceler için kayboluyordu.Büyük sarayda odasına kapandı bir kaç gün.Kimseyi odanın içine kabul etmiyordu.İkinci ışık günlerdir zihninde yoktu.Acaba gerçekten tükendiyse diye geçirdi içinden.Dünyaya giden kapıyı bulması lazımdı ve artık orayı da yönetmek istiyordu.Aç gözlülük ve kibire karşı ,kendini hiç terbiye etmiyordu.Belki ilerde yaratıcı bile olabilirim diye düşünmeye başlamıştı.Sonra odasından çıkıp balkonuna doğru yürüdü ve balkonun taşlarına tutunup Angere baktı.

Raphael ve Uriel zevkin doruklarından kendilerini çıkarmış, bir şeyler yiyorlardı.İkiside yemek yerken çok sesizlerdi. Birbirlerinin gözlerinin içine bakarak anlaşıyorlardı.Sonra tüm herkes odadan çıkınca:

-Raphael ,Gabriel kaç gündür odasından çıkmadı ve bana göre daha kötü planlar peşinde.Halkı istediği gibi yönlendirebiliyor.Herkes onun ağzından çıkan her şeye inanır oldu.Galiba olayı tam istediğimiz gibi kontrol edemedik.

-Olayları konturol edemedik bu konuda haklısın, fakat bütün suç bizim değil.Bana kalırsa Gabriel bizi taraf seçmeye ve tehditlerle onun yanında olmaya zorluyor.Taraf seçersek bana göre büyük bir sonuçsuz döngünün içine girecez. Her şeyden önce Gabriel ve taraftarlarını bana göre Angerden göndermeliyiz.Bunun içinde kendi taraftarlarımız toplamamız lazım.

-Bunu Gabriel anlamadan nasıl yapabiliriz ki? Kendi saraylarımız da bile ajanları var.

-Uriel bütün bunları tabiki bir anda yapmamız imkansız, zamanı iyi değerlendirip gerekirse yavaş yavaş ilerlememiz gerekecek.

Gabriel büyük ayin günü tüm kalabalığı toplamıştı yine ,Uriel ve Raphael de ordaydı. Gabrielin konuşma tarzında ve üslubunda büyük değişimler vardı.Daha çok uzlaşmak ve sorunu çözüp artık Işığı aramanın vaktinin geldiğini söylüyordu.Bunun için Gelusa bir elçi göndereceğini ve tekrar eskisi gibi toplanıp tamamen tüm enerjilerini Işığı arama yönünde harcamaları gerektiğini belirtiyordu.

Bu konuşma tarzı Uriel ve Raphael kafasında bir sürü soru işareti bıraktı.Gabriel indikten sonra bir ilk yaşandı ilk defa Uriel herkese seslenecekti.Böyle bir şeyin olacağından Raphaelin de haberi yoktu.O da çok şaşırmıştı ve şaşkınlıkla Uriele baktı.Uriel bembeyaz teni ve bembeyaz gözleriyle herkese bakıyordu.Çok heyecanlıydı fakat onun gözlerinden heyecanı kimse anlayamazdı.Tok bir sesle seslendi tüm Angerlilere .Işık gittikten beri neler oldu ve ne yapmaları gerektiğini kendince anlatmaya çalıştı.En çok vurguyu sevgi ve yeni çıkardıkları bir kelime olan Aşk üzerine yaptı.İnfinitum için yeni bir kelimeydi Aşk.Bu yüzden kimsenin yargılanamıycağını ,yargılansalar bile sadece onları Işığın yargılayabileceğini söyledi.

Aslında Uriel istemese de bir taraf seçmiş gibiydi artık Gabriel için.Daha sonra konuşmalar bitti ve kalabalık dağıldı.Gabriel kimseyle konuşmadan ayrıldı hemen oradan. Raphael ise Urieli bekledi.

-Neden böyle bir konuşma yapacağını bana söylemedin?

-Söyleseydim eğer, buna izin vermeyecektin Raphael. Dünden beri kendimi böyle bir şey yapmak zorunda hissediyordum.

-Uriel farkında değilsin ama konuşmalarında tarafını belli ettin Gabriel için .Artık bundan sonra bize ,karşı da bir cephe alacak bunu biliyorsun demi.

-Merak etme tüm sonuçlarını düşündüm ama bizimde artık var olduğumuzu ve taraftar toplayabileceğimizi görmesi lazım.Yoksa onun gözünde güçsüz olduğumuz heran ,aleyhimize işliyor.

Gabriel bu sonucun olacağını biliyordu.Gece olmasını bekledi ve Angerdan ayrıldı gece vakti.Önce karanlık ormana gitti.İkinci Işık zihnine girmeyince ayrılıp ordan da Dağa gitti.Nasıl bulacağını bilmiyordu Dünyaya gidiş yolunu.Bunun için bilgilendirmemişti tam onu ikinci Işık.Günlerce oraya gitme yolunu aradı fakat bulamadı.Umutsuzluğa düştü ve dağdan ayrılıp tekrardan Angere döndü.

Hemen sarayına girdi ve hemen bana Hiralayı çağırın dedi .Günlerdir dağda olmanın verdiği yorgunluğunu üstünden atmak için kendini büyük sıcak havuzuna bıraktı.Kafasından düşünceleri geçirmeye başladı birinci düşüncesi acaba Gelusa kimi göndermeliydi.İkincisi ise neden ikinci Işık artık zihninde değildi.Dünyayla iletişime geçememek onu çıldırtıyordu. Kanatlarını açarak kendini suyun sıcaklığına bıraktı.

Hirala yanına geldi.Tüm herkesi odadan çıkardı.Gabriel havuza kendini yaslamıştı ve gevşemiş bir konumdaydı,hiralaya sırtı dönüktü .Hirala beni çağırtmışsınız Yüce Gabriel diye seslendi.

-Kurduğunuz teşkilat sayesinde ,bir çok bilgiye ulaşmam kolay oluyor Hirala,fakat bu aralar umduğum bilgiler elime ulaşmıyor.Ulaşmadığı gibi de bilinmemesini istediğim şeyleride başka kişiler biliyor.Bu sorunu çözmen ve teşkillattaki herkesi soruguya çekmeni istiyorum.Ayrıca Urielin sarayındaki olup biten herşeyi istiyorum.

-Tamam efendim fakat Uriel genelde kendi sarayında kalmıyor.Çoğunlukla Raphaelin sarayında kalıyor.

-Biliyorum fakat Raphaelin sarayında bir kör nokta var bunu da biliyorum.Bizden çekiniyorlar , Raphaelin sarayındaki ajanların farkındalar ve zamanla o sarayda vakit geçirmeyi bırakacaklar.Onun için şimdiden Urielin sarayına yerleştirceğin adamlar,onların güvenini sağlamalı.

-Haklısınız efendim.

Gabriel havuzdan çıktı Hiralaya döndü.döndü. Hirala ilk defa karşısında çıplak bir vücut görüyordu ve kafasını hemen eğdi.Kanatlarını kapatan Gabriel ,Hiralaya doğru yürümeye başladı.

-Benden utanıyor musun.

-Hayır efendim.

-O zaman neden bana bakmıyorsun.

Ses çıkmadı Hiraladan .Gabriel iyice yaklaştı ve ellerini tuttu.Elleri sıcaktan ve heyecandan terlemişti.Gabriel aslında düşüncelerini okuyabiliyordu. Hirala uzun sarı saçlarını arkadan sıkıca toplamıştı. Gabriel ona doğru eğildi ve kokusunu iyice içine çekti. Hirala ne yapacağını bilmiyordu.Aslında oda istekliydi.Nede olsa Gabriel hiç bir süranın elde edemiyceği bir güçtü aynı zaman da çok yakışıklıydı .Michael ve Luciferın olaylarından sonra Meleklerinden cinsellik yaşadıklarını tüm İnfinitum biliyordu.

-Kalbinin atışını duyuyorum Hirala.Sende benimkini hissetmek istermisin?

Dedikten sonra Hiralanın elini kendi kalbinin üstüne koydu.

-Ellerin titriyor farkında mısın?

Zaman geçmek bilmiyordu Hirala için adeta her şey yavaşlamıştı.Gabriel,Hiralanın ellerini alıp dudaklarına götürdü ve emmeye başladı.Nefes alış verişi hızlanmıştı Hiralanın.Kendi ellerinide onun dudaklarına koydu ve diğer eliyle de omuzlarını açtı.Yavaş yavaş soyuyordu onu fakat Hirala buna tepki bile veremiyordu.Tamamen soymuştu onu .Heycanlı ve tedirgin gözlerle ona bakan Hiralaya bakan Gabriel ,omuzlarına bastırarak onu yere çömeltirdi. Hirala gözlerini açarak yukarı doğru ona bakıyordu karşısında ise Gabrielin sertleşen organı vardı.Hirala sertleşen organı dudaklarının arasına aldı.Küçük bir inleme sesi geldi Gabrielden.Gabrielin çok zevk aldığını gören Hiralanın hoşuna gitmişti bu durum.Daha sonra Hirala utangaçlığı yenip ayağı kalktı ve dudaklarına yapıştı Gabrielin.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 27, 2016 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Ya Şeytan Masumsa?Where stories live. Discover now