Gabriel

95 6 0
                                    

Hiçbiri bilmiyor fakar ben sürekli nehirin diğer tarafına geçiyorum.Her ne kadar Lucifer bizden öncede yaratılsa aslında ben hepsinden daha güçlü ve daha iyi olduğumu bir gün Işığada göstercem.

Lucifer bulunmadan önce sürekli onu bulmak için nehirin karşısını izliyordum.Bir gün yine izlerken Michael geldi yanıma ,sohbet ederken o da bana nehirin karşı tarafını merek ettiğini ve ordaki yeni ağaç ve meyvelerden çok güzel aromalar yapmak istediğini söyledi.Bende ona isterse onla beraber karşıya geçebilceğimi söyledim.Amacım onla beraber geçip Luciferı bulmaktı.Böylelikle Işığın bizi cezalandırmıycağınıda düşündüm fakat Michael teklifimi redetti.Kesinlikle karşıya geçmiyceğini ve ışığın emirlerini bozmıycağını söyledi.Sonra ikimizde beraber Angere döndük.Sarayımdayken bu konu üzerine baya düşündüm .Neden Lucifer bizden önce yaratılmıştı ve ortada yoktu? Diğerlerinden önce onu bulursam belki onun bilgilerinden de yararlanabilirdim.Hem Işık herşeyi bilseydi bunları benim yapacağımıda bilirdi ve bilmediğine göre gizlice yasak yere gidebilirdim.Kararımı verdim ve gece sarayımdan kimseye haber vermeden ayrıldım ve nehirin karşı tarafına geçtim.

Burası cidden farklıydı konuşan meyve ağaçları vardı ve her geçtiğim yerde sen yabancısın ve burdan gitmen gerekiyor diye homurdanıyorlardı.Luciferı sorduğumda ise hiçbiri bana cevap vermiyordu.Aklıma, dağa doğru uçmak geldi ve o tarafa yöneldim.Dağa doğru gittikçe ağaçların rengi koyulaştığı gibi daha çokta sıklaştılar.Artık uçamıycağım kadar sıklaşan ağaçlar arasında yürümeye başladım.Etraf okadar karanlıktıki gökyüzü bile görünmüyordu.Yürürken vücudumu dallar çiziyordu ve karanlıkta net göremediğim için sanki ağaçlar üzerime geliyormuş gibi oluyordu.O anki korkumla Işığın beni cezalandırdığını ve burdan asla çıkamıycağımı düşündüm ve panikle zorlada olsa kanatlarımı açtım ve etraf birazda olsa aydınlandı.Yürümeye devam ettim ağaçların arasında bir şey gördüm ve görmemle korkudan yere düşmem bir oldu.Gördüğüm şey okadar çirkin ve kötü kokan bir yaratıktı ki .Yinede onun Lucifer olavbilceğini düşüdüm.

-Lucifer kardeşim ben Gabriel .

Karşımdaki yaratık dikeldi ve gözlerini açtı bana doğru ve anlamadığım bir dilde mırıldandı.Ne demek istediğini anlamadım sonra bana dönüp ...

-Ne istiyorsun benden,Işıkmı gönderdi seni.Onun hükümü burda geçmiyor.

Dediklerine anlam veremedim .

-Sen ne konuştuğunu biliyormusun nasıl onun hükmü burda geçmiyor.Işık sonusuz bir güce sahiptir bilmezmisin.

Gözlerini iyice açtı.

-Seni ne zaman yarattı?Beni biliyormusunda konuşuyorsun.

-Beni beş büyük melekten biri olarak yarattı.Seni tanımıyorum ama bu cürreti nerden bulduğunu öğrencez seni yanımda Angere götürcem.

O an aklımda sadece onu Angere götürüp daha sonra Işığa onu göstermek vardı .Böylelikle farkımı ortaya daha net bir şekilde koyacaktım.Ona doğru kanatlarımı açıp uçmak istedim fakat başaramadım.Daha sonra yürümeye çalıştım fakat yine başarılı olamadım.Ona yaklaşmak imkansız gibiydi.Ben ona yaklaşmaya çalıştıkça bana bakarak kötü bir şekilde gülüyordu.Bu beni daha çok sinirlendiriyordu kendimi kötü bir oyunun içindeymişim gibi hissediyordum.

-Neden bana bakarak gülüyorsun .Konuşsana!

-Bana ulaşmaya sakın çalışma ,seni yaratan bile bana dokunamaz.Güçlerinizi bile birleştirseniz yetmez.

Nasıl böyle konuşabilirdi anlam veremiyordum.Fakat cesur olduğu ve laflarını esirgemediği belliydi.

-Sen aciz bir yaratıksın baksana haline pis kokuyorsun senin gibi bir ucubenin gücü bırak Işığa bana bile yetmez.

Yine bilmediğim bir dilde mırıldandı ve oda saf bir Işık oldu.O an onun Işık olduğunu ve beni denediğini düşündüm.Ona öyle hayranca bakarken birden o Işık bana hızlıca yaklaştı ve zaman ve yer kavramını unuttum.Sonsuz bir boşluk içinde süzülüyordum yavaşça ve her tarafımda bilmediğim görüntüler vardı.

-Bende bir Işığım şimdi beni iyice dinle.Bundan önce İnfinitumda sadece Tanrılar yaşardı.Hepimiz güçlü ve sonsuz bir hayata sahiptik.Hepimiz tek bir Işıktan gelmeydik.Tüm Işıklar farklı işlerle uğraşıyorlardı.Fakat aramızdan biri yaratıcılık ve sonsuz en büyük gücü istiyordu.Bunun için çok çalıştı ve durmadan araştırma yaptı.Yaptığı büyüler ve deneyler için diğer arkadaşlarını kobay olarak kullandı ve bazılarını yok etmeyi başardı.Bu da İnfinitumda herkesin ondan korkmasını sağladı.Fakat bu durum kabul edilemezdi ve yargılanıp bir daha bunları yapmıycağına dair söz vermesi gerekirdi.Tam yargılanırken söz vereceği yerde eğer ona biat edersek bizi bağışlıycağını söyledi ama herkes karşı çıktı ve yeni aldığı güçle herkesi yok etmeye başladı.Ben tek kaçabilen oldum .Beni yıllarca aradı ve bulabilmek için infinitumu bile yok edip tekrar yarattı.Fakat ben kurtuldum.

-Nasıl kurtulabildin?

-Ben onun en yakın arkadaşıydım çoğu araştırmasında bende yanındaydım ve bildiklerinin çoğunu bende biliyordum.Öğrendiği büyüleri bende biliyordum.İnfinitumu tekrar yarattığın da beni bulabilmek için sonsuzluğu ikiye ayırdı bir dağla .Kendine cennetini yarattı.Bunları yaparken nihayet beni buldu ve dağda asırlar boyunca benimle savaştı.Çok yorgundum onun gücü ve bilgisi benden fazlaydı ona biat etmemi istedi fakat ben bunu kabul etmedim.Son olan yaşam gücümle kendimi korudum onun için beni kötü ucube gibi bir yaratık olarak gördün.Kendimi korumak içinde İnfinitumda bana ait olan tek yeri Karanlık ormanı yarattım.Burda kendi yaşam gücümle kendimi koruyorum.Son gücümle kendimi koruduğum için benim yaratıcılık gücüm artık kalmadı ve gücüm her geçen saniye azalıyor.Işık gücü azalmasın diye sizleri yarattı.Çünki sadece sizlerden gelen sevgi ve şükürlerle kendi yarattığı cennetin dışına çıkabilir.Bizleri yok ederken beslendiğimiz sevigiyide yok etti.Hatasının farkında ve onun için artık gücümün azaldığını bilsede bana dokunmuyor çünki geçmişiyle arasındaki tek sevgi bağı benim.

-Demekki onun için bize nehirin diğer tarafını yasakladı.

-Evet.

-Peki ,benden başka benim gibi birini gördünmü hiç?

-Hayır görmedim.Fakat buraya her geldiğinde artık zihninde olacağım ve burdan gitmene izin vereceğim fakat kimse bunları bilmiycek.Çünki eski gücüme kavuşup ondan geçmişin intikamını almak istiyorum.

-Hayır!Buna izin vermem vermiycemde...

Dedim ve hızlıca orayı terk ettim.Ormadan çıktığımda artık oda zihnimde yoktu.Olanların şokuyla hızlıca Angere sarayıma gittim.Uriel beni gördü ve neden bu kadar şaşkın olduğumu sordu, ona da cevap vermeden sarayıma çekildim.Dedikleri kafamı kurcalıyordu.Gündüz ve gece arasındaki bağı unuttum ,sarayımda her gün bu konuları düşünüyordum.Neden bende de sonsuz güç olmasın ki ? Neden bende cennettin sahibi olmıyayım ki? Sonra kendi kendime at bunları Gabrie kafandan diyordum.Sonuçta Işık bizi yarattı ve sonsuz sevgisini bize bahşetti.Ama düşününce bunuda çıkarı için yapmamışmıydı.Belkide ondan, biriyle ilişkiye girip aşk yaşamamız yasaktı çünki ozaman sevgimiz ona karşı bölünmüş olacaktı.Beynimin içinde resmen ikinci Gabrieli yaratmıştım ve onunla savaşıyordum .

Odamda uzanırken Uriel geldi yanıma ve beni böyle gördüğü için endişelenmişti ayrıca büyük ayine katılmam gerektiğini söyledi.Herkes bundan önceki ayinlere katılmamı yadırgamıştı.

-Gabriel hiçbirşey büyük ayinlerden önemli olamaz.Bu diğer üçümüzüde rahatsız ediyor.Farkındayız kardeşimiz Luciferı arıyorsun ama zamanı gelince Işık onu bulacağımızı söyledi zaten.

-Evet biliyorum Uriel kardeşim .Tamam bugünki ayin için hazırlanıp hemen gelecem.

Ya Şeytan Masumsa?Where stories live. Discover now