Bölüm 1

12.1K 465 95
                                    


(Element Koruyucuları kitabım "Element Varisleri" olarak isim değiştirdi ve düzenlendi.)   

Alarmın çalmasıyla uyandım. Tam olarak uyandığımı söyleyemezdim, hala yarı uykuluydum. Saate tek gözümü açarak baktım 6.45'i gösteriyordu.

Bugün Cuma, yarın okul olmadığından bu gece en azından daha iyi bir uyku çekecektim, gözlerimi zar zor açıyordum. Tam o sırada annem bana seslenmeye başladı.

"Alan, hadi kalk; okula geç kalacaksın." Uyandığıma dair ses vermeyince annem bir daha seslendi. "ALAN!"

Annemi daha fazla sinirlendirmemek için yataktan kalktım, ayaklarımı süreye süreye banyoya gittim. Hızlıca duş aldım ve okul için hazırlanmaya başladım. Üzerime kot gömlek ve siyah kot pantolon giydim. Okul çantamı aldım ve merdivenlerden aşağı mutfağa indim. Annemle babam kahvaltı yapmaya başlamışlardı bile.

"Günaydın." diyerek tezgâha gittim ve kendime kahvaltılık gevrek hazırladım.

"Günaydın tatlım." Dedi annem. Bugün yine güzel giyinmişti; beyaz salaş bir gömlek, koyu kahve etek, özenle taranmış kumral uzun saçlar... O sırada babamın sert karşılığını duydum.

"Günaydın evlat." Dedi babam. Çekingen bakışlarla babama göz gezdirdim. Her zaman ki gibi takım elbisesini giymiş, bir yandan kahvesini yudumluyor bir yandan da gazetesini okuyordu. Masaya oturup gevreğimi yemeye başladım.

Babam son bir kaç yıldır anlayamadığım bir şekilde bana fazlasıyla sert davranıyor. Ben bunu avukat oluşuna yorumluyorum, çünkü son dönemlerde ağır işler alıyor. Annem ise onun tam tersi pedodonti uzmanı olduğu için babamın aksine daha yumuşak ve sevecen bir yapıya sahip.

Kara kara derslerimi düşünürken babam aklımı okumuş gibi "Derslerin ne durumda Alan?" Diyerek ilk sorusunu sordu.

Ağzımdaki lokmayı zor yuttum. "Şimdilik iyi." Annemin babama attığı endişeli bakışları fark edince bakışlarımı babama diktim.

"Şimdilik mi, emin misin?" Gözlerini bana dikti, bir şey ima etmeye çalışmıştı. Gazetesini katlayıp yanına koydu ve bana odaklandı.

"Evet, eminim baba."

"Yine başlama James, bırak kahvaltısını yapsın."

Babam, annemi duymazlıktan geldi. "Kimya hocan öyle demiyor."

Başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Hemen de yumurtlamış, bu hocaların ağzı neden sıkı durmaz anlayamıyorum. Hâlbuki babama söylememesi için onunla konuşmuştum ve notumu düzelteceğime söz vermiştim.

"Tek sıkıntılı dersim o, onu da düzelteceğim merak etme."

"Umarım düzeltirsin. Yoksa annenle biz tatile giderken sen evde kalırsın."

Cidden mi? Yine saçma sapan tehdit etmeye başladı, iştah bırakmıyordu insanda. Resmen lokmaları boğazıma dizdi. Sırf bu ders takıntısı yüzünden ilk sene bir dersim düşük geldiği için kayak yapmaya bensiz gitmişlerdi. Annem buna karşı çıksa da babama söz geçirememişti. Aramız bu tür davranışlarından dolayı da bir türlü düzelmiyordu. Sürekli benimle uğraşıp duruyor. Halbuki bu böyle değildi, sonradan ne oldu bilmiyorum ama bu durum yeterince keyfimi kaçırıyor. Kahvaltımı yarım bırakıp, çantamı alıp masadan kalktım.

"Alan, nereye gidiyorsun; daha doğru düzgün bir şey yemedin."

"İştah mı bıraktınız..."

Başka bir laf duymamak için hızlıca kapıyı çarpıp çıktım. Babama göre ailenin itibarı için iyi bir meslek edinmeliymişim; onun gibi avukat olmalıymışım. Çokta umurumdaydı sanki. İyi ki bugün okul var; yoksa evdekilerin çenesini çekmek zorunda kalacaktım.

Element Varisleri (Tamamlandı)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora