Ama.. olmadı.

Rein gözlerini yavaşça açtı. Başının etrafında adını seslenen kişileri hissedebiliyordu ama göremiyordu. Görüşü bulanıktı, görüşünü düzeltmek için gözlerini birkaç kez kırptı. Diğerlerinin sustuğunu fark etmemişti.

Theo Rein'in altın rengi gözlerini gördüğünde donakalmıştı.

Lanet olsun, şimdi olmak zorunda mıydı, diye düşündü diğerlerine göz gezdirirken. Ne yapabileceğini düşünmeye başladı. Cynan'dan kurtulamazdı belki ama diğerlerini kandırabilirdi.

Elini uzatarak Rein'in kırpıştırıp durduğu gözlerinin üstüne kapattı.

"Gözlerin biraz kapalı kalsın Rein" dedi gülümsemeye çalışarak. "Nasıl hissediyorsun?"

"İyiyim, bulanık görüyordum" dedi Rein, elini Theo'nun elinin üstüne koyarak.

"Gözlerine kurumasın diye bir şey damlatmıştım, ondan böyle görünüyor" dedi Theo şaşkınlıkla bakan diğerlerine dönerek. "Hadi siz gidin de Rein kendisini biraz toplasın. Sonra yine gelirsiniz."

"Ama gözlerinin rengi-"

"Dedim ya bir şey damlattım diye" dedi Theo elini yavaşça Rein'in gözlerinden çekerek. Rein kendi elleriyle gözlerini ovuşturmaya başladı.

"Ya birazdan gideriz Theo amca, lütfen" dedi Alin heyecanla. Az önce Rein'in gözlerini gördüklerinde kaybolan heyecanı geri gelmişti. Theo onun kendisine inanmasına sevinse de oğlunun delici bakışları onu rahatsız ediyordu.

Her şeyi ona açıklamak zorunda kalacağı bir günün geleceğini biliyordu. Ama bunun şimdi olmasını beklemiyordu. Dhakear döndükten sonra her şeyi anlatmayı düşünüyordu.

Galiba artık o kadar bekleyemeyecekti.

"Rein nasılsın!?" dedi Alon, gözlerini ovuşturan Rein'e. Alin de yatakta doğrulmaya çalışan Rein'e yaklaşırken Theo oğluna döndü. Oğlu kaşlarını çatmış bir şekilde kendisine bakıyordu. Theo başını hafifçe sağa yatırarak gözlerini kırptı.

Sana sonra anlatacağım, burada olmaz, demek istiyordu. Oğlu da onu anlamıştı.

"Hadi biz çıkalım, Rein dinlenip kendine gelsin."

Theo oğluna minnettar bir şekilde gülümsedi.

"Gerek yok ben-"

Theo doğrulmaya çalışan Rein'i yatağa tekrar ittirdi.

"Sen yatıyorsun" dedi biraz sertçe. Sonra Cynan'a itiraz eden ikizlere döndü. "Siz de dışarı çıkıyorsunuz."

"Ama Theo amca-"

"Hadi yürüyün."

Cynan ikizleri kollarından çekerek kapıya doğru sürüklemeye başladı.

"Rein geri geleceğiz!"

"Sen dinlen Rein!"

İkizler son sözlerini söyleyip dışarı çıktıklarında Theo odada kalan diğerlerine baktı. Rein uyandığından beri sessizce bekliyorlardı.

Onlar da Rein'in gözlerini görmüşlerdi.

"Onların gitmesine gerek yoktu Theo amca" diyen Rein ellerini gözünün üstünden çekti ve gözlerini açtı. Gözleri hala altın rengindeydi. Yatakta doğrulmaya çalıştığında Yuran ona yardım etti.

"Bizi biraz yalnız bırakır mısınız?" dedi Theo diğerlerine. Rein ile yalnız konuşmak istiyordu.

"Olmaz" dedi Yuran kaşlarını çatarak. "Bırakmam."

KIZIL EJDERİN UYANIŞIWo Geschichten leben. Entdecke jetzt