19.Bölüm

4.7K 350 216
                                    

Herkese günaydınn!! Şöyle en kallavisinden en köpüklüsünden güzel bir Türk kahvenin yanında iyi gider sanki bu bölüm. Pazar keyfi niyetine :)

Akşam wattpad sağolsun (!)yayınladığım bölümü eksik,karışık ve yorumsuz bir şekilde yayınlanınca bende kaldırdım bölümü, bu arada okuyanlar varsa kusura bakmasın lütfen :(

Artık klişeleşmiş twitter duyurum da yapayım hemen :) Şahsen ben twitter da çok eğleniyorum. Ufak ufak yeni bölüm hakkında yazdıklarımın fotosunu atıyorum, videolar paylaşıyorum, sonra Aybüke ağzımdan spoiler'ı kapıyor falan siz hep kaçırıyorsunuz bunları baştan diyeyim :))Gruba katılmak isteyen profilimdeki link'e tıklayabilir ;)

Bölüm de geçen filmi bana tavsiye eden, hiç üşenmeden her bölüm yazdığı upuzun yorumlarıyla Wattpad'in bana kazandırdığı dostlardan biri olan Ahu'ya ithaf olsun bu bölüm :) Seviliyorsun tatlı kız sessiz-firtina ;)

Bu bölüm az biraz aksiyonsuz oldu sanki umarım beğenirsiniz diyip artık sahneden çekiliyorum.

Son bir not: Multi.deki video benden Alp'e gitsin ;)

Keyifli Okumalar!!

************

"Benim dünyamın sahipli olduğunu nerden biliyorsun ki?"

Ece, duyduklarının gerçekliği konusunda fazlasıyla çelişki içine düşünce ne yapacağını şaşırmış bir halde olduğu yerde kalakaldı. Ne bir adım ileri gidebiliyor ne de arkasını dönüp biraz önce söyledikleri konusunda ciddi olup olmadığını Alp'e sorabiliyordu.

Aradan geçen birkaç saniyenin ardından kendini biraz olsun toparlayan genç kız, yavaşça arkasını dönerek karşısındaki adamın gözlerinin içine baktı. Kafası fazlasıyla karışmıştı. Alp'in bir annesinin olduğunu okuduğu bir yerlerden net bir şekilde hatırlıyordu genç kız. O halde Alp'in kendi dünyasının sahipli olmadığını söyleyerek neyi ima ettiğini anlayamıyordu bir türlü.

"N..Ne demek şimdi bu?"

Alp, geçmişinin çok çok gerilerinde bıraktığı hatırlarını, acılarını kendi ağzıyla gün yüzüne çıkarmanın verdiği şaşkınlıkla kendisine yöneltilen soruya bir süre cevap vermekte zorlandı.

Nasıl anlatabilirdi ki aslında resmi kaynaklarda var olan annesinin sevgi kaynaklarında var olmayan halini. Kendisine her baktığında gözlerinde bir evlada duyulan sevgiden ziyade nefreti gördüğünü...

"Seninde mi ailen yok?" diyen Ecevit'in kısık bir sesle ve oldukça masumca sorduğu bu soru Alp'in hafifçe gülümsemesine sebep oldu.

Biraz önce kendi kimsesizliğine laf kondurmadan, içindeki boşluğun verdiği üzüntüyle bağırıp çağıran çocuk, şimdi Alp'in "Evet! Benimde ailem yok; bende yıllarca aynı senin gibi kimsesiz ve kendisinden nefret eden biri ile büyüdüm." cümlesine maruz kalsa ufacık kalıbına bakmadan Alp'e sıkıca sarılıp üzülme diyecek gibi hissettiriyordu, bakıyordu.

Ama demezdi Alp kurmazdı o cümleyi. Uzun uzun yıllar önce bir karar alıp o defteri kapatmıştı. Hiç kimse tarafından da defterin açılmasına müsaade etmezdi.

"Hayır var!"

Alp'in ani çıkışı ile birlikte Ecevit'in gözleri kocaman açılırken kafası fazlasıyla karışmıştı. Madem bir ailesi vardı o zaman biraz önce öyle bir cümle kurmasının sebebi neydi?

Formulaşk1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin