5.Bölüm

4.5K 427 115
                                    


Merhaba, öncelikle gecikme için özür dilerim. Metro çalışmalarında yaşanan bir talihsizlikten dolayı internetimiz bayağı gelgitler yaşadı. Üstüne bir de wattpad kıllık yaptı.Bir şekilde sorunlara çözüm buldum ve bölümü geç de olsa yayınlamayı başarabildim :)

Keyifli okumalar diliyorum...


************


Alp'in kaza yapan Ecevit'in arabasına doğru hareketlendiğini gören Sercan aniden kolunu yakalayarak onu durdurdu.

"Nereye gidiyorsun? Bu... Bu çok tehlikeli!" diyen Sercan'a doğru kafasını çevirdi Alp.

"Saçmalama Sercan! Çocuk çarpmanın etkisiyle bilincini kaybetmiş olabilir. Ölüme mi terk edelim?"

"Ya bir görevli falan yok mu? Bu ne boktan iş ben anlamadım ki?" diyerek saçlarını yolarcasına çekiştirerek bağırdı Sercan. Ardından Alp'in kolunu bırakarak elini cebine attı.

"Tamam. Tamam. Sen git arabaya doğru bende bu sırada yardım çağırayım ama fazla yaklaşma bak. Arabadan tek başına onu çıkartamazsın. O kopili kurtaracağız diye en yakın dostumu kaybetmeye hiç niyetim yok."

Yardım lafını duyan seyirciler birden huzursuzluklarını belli eden cinsten homurdanmalar çıkarıp alanı terk etmeye başlayınca Sercan şaşırmadan edemedi.

"Ne oldu şimdi nereye gidiyor bunlar?"

" Yardım çağırmaya gitmedikleri kesin."

"Nasıl ya? Abi bunlar şimdi o kazayı görmelerine rağmen evlerine gidip yataklarında mışıl mışıl uyuyacaklar mı?"

"Bak Sercan. İnan burada kalıp seninle bu insanları sosyolojik, psikolojik ve hatta anatomik olarak eleştirmeyi çok isterdim ya da kimi kandırıyorum ki ben? Asla istemezdim. Şuan o çocuğun yanına gidip arabadan çıkarmam lazım. Anlıyorsun beni değil mi?" diyen Alp, Sercan'ın omzuna hafiften vurup hızla kaza yapan arabaya doğru koşmaya başladı.

Allahtan araba kendi etrafında dönerken aldığı hızı yavaşlatmıştı da çarpmanın şiddetini hafiflemişti. Alp arabanın yanına gelir gelmez Ecevit'e baktı. Çocuk baygın bir halde sürücü koltuğunda kafası ve üst bedeni sağa doğru yatmış halde duruyordu. Emniyet kemeri araç içinde savrulmasına engel olurken; kafasını vurmasına engel olamamıştı.

Tehlikeli olduğunu bilmesine rağmen çocuğun kafasını hafifçe sola doğru çevirdi Alp ve boynundaki şah damarına dayadı üç parmağını.

İpek gibi bir tene dokunduğunun farkına varamayacak kadar dağınıktı kafası. Cılız bir titreşimin parmaklarının altında hareket ettiğini duyunca içi rahatladı. Yaşıyordu ya çocuk, şimdi her şey biraz daha kolaydı.

Çocuğu arabadan çıkarmak adına kapıyı kendine doğru çekti Alp. Ama arabanın lanet kapısı açılmamak için inat ediyordu resmen. Gecenin bir yarısında in'in cin'in top oynadığı bu yerde yardım almadan sıkışan kapıyı nasıl açması gerekirdi ki? Kafasını kaldırıp ileriye baktı Alp.

Arabaya doğru gelen iki kişinin varlığını fark etti. Biri arkada diğeri önde... Biri Sercan diğeri sanırım atom karıncanın sarı arkadaşı.

Onlar gelene kadar arabanın kapısını açabilmek amacıyla dizlerini kırıp eğilerek yere bakındı. Bir sopa bulabilirse kapıyı açabilmesi daha rahat olacaktı. Bu sebepten dolayı Alp yere çömelerek elleri yardımıyla yerde sopa aramaya başladı.

Formulaşk1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin