Bölüm 4

130K 6.3K 464
                                    

Genç kadın akşam geç saat olmasına rağmen müşterilerle ilgileniyordu

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

Genç kadın akşam geç saat olmasına rağmen müşterilerle ilgileniyordu. Aysu çalan telefonu ile kısa bir ara verdi."Aysu evde misin?"diyen Yazgı'ya cevap verdi genç kız."Sorma Yazgı kafe çok yoğun çıkamadım hala"dedi isyankarca Aysu.Patronunun gözünün içine bakıyordu adeta.

Sıkıntıyla iç çekip bir süre sonra telefonu kapatıp işine devam etmeye gitti.Aysu'nun patronu genç kızı yanına çağırıp "Geç oldu kızım evine git artık sen" diyerek izin verdi Aysu'ya. Genç kadın önlüğünü çıkartıp montunu giydi.Hava soğuktu. Aysu kafeden çıkıp otobüs durağına yürümeye başladı. Birden kolunu tutan bir el ile olduğu yerde durdu. Yine bir sapık mıydı? Bu sefer nasıl kurtulacaktı? Hızla arkasını döndü genç kız.

"Sakın bana yaklaşma yoksa..."derken sustu.Karşısındaki kişi bir sapık değildi.Yüzünü bir gülümseme kapladı Aysu'nun.Tam konuşacakken karşısındaki kişi eliyle ağzını kapattı."Lütfen Alpay diye bağırıp herkesi başıma toplama"dedi genç adam. Aysu başını 'tamam' anlamında salladı. Genç adam yavaşça elini geri çekti."Buradan geçiyordum ve seni gördüm. Saat geç oldu istersen evine bırakabilirim seni" dedi genç adam hızlı konuşarak.

"Çok güzel olur. Ah birine Alpay beni evime bıraktı desem inanmazlar zaten"dedi genç kız.Alpay yol kenarındaki arabasına doğru yürüyünce genç kızda onu takip etti. Genç adam jipine bindi. Aysu bir süre arabayı inceleyip hayran bir şekilde bindi arabaya."Hayatımda ilk ve son kez böyle bir arabaya biniyorum."diye mırıldansada Alpay bunu duydu.

"Kemerini tak Aysu"dedi genç adam.Aysu ikiletmeden kemeri taktı. Araba hareket etmeye başlayınca genç kadın olanlara hala inanamıyordu.

Genç adam kahvesini yudumlayıp yanındaki kıza baktı."Hiç dans etmedin mi?"diye soran Yazgı'ya ne diyecekti?

'Çok iyi basketbol oynarım ancak dansta berbatım' demeliydi. Ama Yazgı'nın gözlerine bakınca konuşmadan oturmak istiyordu. Bugün antrenmanı bitince direkt buraya Yazgı'nın bale okuluna gelmişti. İlk kez böyle bir yere geliyordu ve genç adamda farklı duygular uyanmıştı.

"Aslında ben hiç dans edemem."dedi Uygar.Yazgı gülümsedi."Bende basketbol oynayamam.Herkes kendi işini yapmalı değil mi?"dedi nazikçe.Genç adam Yazgı'nın olumlu fikirlerini seviyordu.Her şeye pozitif yaklaşması Uygar'a farklı bir insan olduğunu diğerleri gibi olmadığını gösteriyordu. "Basketbola ilgin olmadığını biliyorum. Beni tanımamıştın." dedi genç adam. Bir süre sessizlik oldu. Öyle derin bir sessizlikte ki Uygar yanlış bir şey dediğini düşündü. Ama sorun sözlerde değildi. Uygar'ın hayatını merak eden Yazgıdaydı.

"Hayatın zor olmalı" dedi genç kız sessizliği bozarak. "Hayatın hep göz önünde. Belki şu an bile burada olduğunu biliyorlardır"diyerek ekledi Yazgı. Uygar başını salladı."Zor. Ancak çoğu sporcuya göre hayatımı çok iyi gizliyorum."dedi genç adam.Uygar spor çantasını cebinden telefonunu çıkarıp birkaç fotoğraf açtı.Telefonunu Yazgı'ya uzattı."Ailemi kimse bilmiyor. Onlar rahat yaşıyorlar."dedi kadına. Yazgı fotoğraflara bakıp Uygar'a döndü."Annene çok benziyorsun"dedi gülümseyerek.Uygar başını salladı."Evet kopyasıyım."dedi.

Koca AdamTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang